EXPO nasıl gidiyor?
Neler yapılıyor?
Kasım ayında ikinci sunum var; hazırlıklar ne alemde?
Paris’te kimleri kürsüye çıkaracağız?
Kısacası bir bilen, bir duyan, ne yapılıyor ne ediliyor haberi olan var mı?
Sitemse sitem...
Sitem ediyorum, çünkü;
EXPO organizasyonu, kimse kusura bakmasın; “kendin pişir-kendin ye” durumuna dönüştü.
Amerika’ya gidiliyor; kimsenin haberi yok!
Dönülüyor; neler yapıldı, nasıl geçti, kimle ne görüşüldü bilen de yok, açıklama yapan da...
Yunanistan’a gidiliyor; hem de Kültür Bakanımız Ertuğrul Günay ile birlikte...
Olup biteni, atlatma haber yapan bir gazeteden öğreniyoruz!
Haber çıktıktan tam 3 gün sonra, EXPO Basın Bürosu lütfediyor, açıklama gönderip, bilgilendirme yapıyor!
Bunlar benim, bir gazeteci-yazar olarak kulaktan duyma bilgilerim.
Bu arada başka ülkelere gidilip gidilmediğini, görüşmeler yapıldı mı yapılmadı mı bilemiyorum...
Benim İzmir’im 2020 EXPO için yarışıyor...
Tüm masraflarını bu kentte yaşayan insanlar karşılıyor, birileri heyet halinde bizim adımıza geziler yapıyor ama İzmir halkının bunlardan bilgisi ve haberi olmuyor.
Anlayamıyorum...
Daha doğru anlamıyorum...
EXPO 2020 için bir “gizlilik kararı” falan alındı da haberimiz mi yok?
Ya da;
Yayın yasağı konuldu da bilgimiz mi yok?
EXPO, ülkelerin değil, kentlerin yarışıdır.
Açık bir ifadeyle sivil insiyatiftir.
İzmir’e afişler asarak, altışar ay arayla yapılacak sunumlar için avuç dolusu paralar ödeyip, milyarlık bütçeden karşılanacak seyahat harcamalarıyla oraya buraya gidilerek EXPO kazanılmaz.
İzlenecek böyle bir yol, İzmir’i değil, ancak birkaç kişiyi mutlu eder, o kadar...
Ben mi yanılıyorum bilmiyorum;
Aylardır EXPO ile ilgili ne yazılı ne de görsel medyada doğru-dürüst haber çıkmıyor.
Böyle bir organizasyonda;
Yapılan çalışmaları bu kentte yaşayanlar bilmezse...
Heyecanını duymazsa...
“Benim de katkım oldu” diye, sevincini yaşamazsa...
Neyleyelim biz bu EXPO’yu?
Öyle değil mi?
EXPO İzmir, iyi gitmiyor...
Geçmişte Milano’ya karşı kaybettiğimiz yarışta, o dönem EXPO’nun Genel Sekteretliğini yürüten Seferihisar Belediye Başkanı Tunç Soyer bu görüşte.
“Kral Çıplak” diyor.
Bir bildiği, gördüğü ve öngörüsü olmasa, böyle konuşmaz.
Çözüm;
Öncelikle şeffaflık...
Neler yapılıyor?
Neler yapılacak?
Ne kadar para harcanıyor?
İkinci sunum için hazır mıyız?
EXPO’da kimler hangi ülkelere ne zaman gidip geldiler?
Bundan sonra kim nereye gidecek?
Rakibimiz olan kentlere karşı nasıl bir strateji geliştiriyoruz?
İzmir’in sivil inisiyatifi ya da dinamikleri diyebileceğimiz; işadamı ve sanayiciler, sivil kurum ve kuruluşların seçilmiş ya da profesyonel başkanlarını niçin göreve çağırmıyoruz?
Neden yardım istemiyoruz?
Kısacası, işler pek iyi gitmiyor gibi bir algı ve görüntü var.
İnşallah yanılıyoruzdur.