Kamu vicdanı, Aziz Bey’in Büyükşehir’ine yapılan polis operasyonu ve sonrasındaki yargılama ve tutuklamaları “haksızlık” olarak görüyor.
Bunu nereden anlıyoruz; İzmirlinin değerlendirmelerinden...
* * *
Bırakın onbir kişinin tutuklanarak (dün saat 18.00 itibariyle) cezaevine konulmasını, bu sayı 100 kişi de olsa, Aziz Kocaoğlu yaka paça alınıp cezaevine atılsa da, farketmeyecek.
Çünkü;
Büyükşehir’e ilk operasyon 2 Mayıs’ta yapıldı.
İkinci dalga 22 Kasım’da geldi...
Yetmişküsür belediye çalışanı gözaltına alındı, sorgulandı, yargılandı.
Tutuklananlar da oldu, polis-savcılık ve mahkemeden salıverilenler de...
Ve aradan dolu dolu 6 ay 25 gün geçti...
Ben dahil daha hiç kimse, buna sanıkların avukatları da dahil; Büyükşehir’e bu operasyonlar niçin yapıldı?
Bir “çete”den söz ediliyor ama, bu çetenin reisi kim?
Bu nasıl ve ne çetesi?
Silahlı mı, silahsız mı?
Büyükşehir’in kaç parasını hortumlamışlar?
Suçları ne?
Ne bilen var, ne de bilgi veren...
Ve daha da önemlisi, ortada bunca zaman geçmesine karşın şok yaratan bu operasyonların dayanak noktası olan iddianeme de yok...
Ama 6 ay 25 gündür, suçunun ne olduğunu bilmeden, neyle suçlandığından bi haber cezaevinde yatan bir alay bürokrat var...
* * *
“Kamu vicdanı-kamu vicdanı” deniyor da; bu kamu vicdanı nedir diye merak ettim.
Meğer; “Toplumun adalet, eşitlik, dürüstlük gibi değer yargılarını göz önünde bulundurduğu” bir durummuş.
Çoğu kez de bu iki kelimeden oluşan sözcük; devlet-hükümet-yargı vicdanı yerine kullanılan bir kavrammış...
Başka;
Bazen önemli kişi ve kurumların, linç edilmesi hadisesi...
Bazen fikrinden, siyasetinden, savaşından dönen dönekler durumu...
Halka hızlı bir yoz kültürsüzlüğünün aşılanması...
Önemli değerlere, içi boş kavramların yüklenmesi...
Tıpkı İzmir’de olduğu, yaşandığı gibi...
* * *
Bu açıdan baktığınızda Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun, bunca yaşananlar karşısındaki duruşunu; dik, mağrur ve fevkalade onurlu buluyorum...
Bugün “kamu vicdanı” onu ve arkadaşlarını suçsuz buluyor, böyle değerlendiriyorsa, bu duruşun büyük önemi olduğunu kimse gözardı etmemeli.
Ve hiç kimse, bu duruşu bozacak, bu fedakarlığı ucuzlatacak girişimlerde bulunmamalı, buna kalkışmamalıdır.
Yani bir CHP İl Başkanı çıkıp; 2 Mayıs’taki ilk operasyon sonrasında olduğu gibi, “16 milletvekili çıkartacaktık, şimdi 20 vekil garanti çıkarırız” gibi ipe sapa gelmeyen laflar etmemeli.
Etmeye kalkışırsa susturulmalıdır...