Hamdi Türkmen

Hamdi Türkmen

hamdi-turkmen@hotmail.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

GÖREVDEN alsan ne olur, almasan ne yazar Aziz Bey!...
Ehliyetine alkollü araç kullanmaktan iki yıl el konulmuş şoförü bindirdiğin belediye otobüsünün çarptığı ve ölümüne neden olduğu iki canı geri getirebilecek misin?
Vicdanın rahatsa; “Benim ESHOT ve İZULAŞ’tan sorumlu bürokratımın ihmali yok, suçu yok” diyorsan, senin bileceğin iş...
Tıpkı, Başbakan Erdoğan’ın, madende hayatlarını kaybeden işçilerimizin ölümünde, “Ne yapayım kaderleri bu”;
Şehit düşen evlatlarımızın Türk Bayrağı’na sarılı tabutlarına anne-babaları sarılıp, yürekleri parçalanırken, “Askerlik bu” dediği gibi...
Belediye otobüsünün şoförü ehliyetsizmiş, kurumun bünyesinde iki kişiye çarpan Hakan T’ler gibi 17 kişi daha varmış, bunlar hergün yüzlerce yolcuyu taşıyormuş, oymuş, buymuş hiç önemli değil...
Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu olarak, “kader bu” der geçer, olay kapanır gider, iki can öldüğüyle kalır, sorumlulular da koltuklarında oturmaya devam eder...
Yani, Başbakan ile aynı zihniyet...
Kader bu; ne yapalım der geçeriz!...
* * *
Oysa bu iş öyle, sorumluluğu trafik polisinin üzerine yıkmakla, “Ne yapalım, polis ehliyetine el koymamış...”
“Ehliyetsiz bir tek kişi dahi belediye otobüsü kullanamaz” diye bağırıp-çağırıp, “zeytinyağı” gibi üste çıkmaya çalışmakla geçiştirilecek kadar basit bir olay değil.
İzmir Emniyet Müdürlüğü mart ayında, kurumun kendisinden soruşturulmasını istediği şoförlerin anne-baba isimleriyle ehliyetlerinin hangi ilden alındığına dair bilgilerin acil olarak gönderilmesini talep ediyor.
ESHOT ve İZULAŞ, polisin bu isteğine ancak 3 ay sonra 7 Haziran’da yazılı olarak yanıt veriyor ve bu istek de, iki kişinin öldüğü kazanın bir gün öncesinde polise ulaşıyor.
Aziz Bey;
Üç ay uyuyan bu bürokrat ya da bürokratlar kimse, hiç mi suçları yok?
Buna da mı, “kader” deyip geçeceksiniz?
* * *
“Efendim, birileri istifa et dediği diye ben kimseyi görevden almam...”
Böyle diyor Aziz Kocaoğlu, böyle savunuyor bürokratını...
Gönderme yaptığı kişilerden biri de benim...
Kader be bu başkan...
Al o zaman “turşusunu kur...” ne diyeyim...
Sen o bürokratını o görevde tutmaya devam ettikçe, arkasına geçip savundukça, daha neler olacak, neler yaşayacağız, göreceğiz...
İnşallah değer...
İnşallah başına daha büyük dertler açılmaz...
İnşallah bir gün seni koltuğundan edecek kadar başını derde sokmaz...