2 Mayıs’ta ilk, 21 Kasım’da da ikinci operasyon yapıldı...
İlkinde de ikincisinde de; siyaset ve siyasetçiler benzer yorumu yaptılar.
Ama son operasyon, nitelik olarak daha çok tartışıldı.
Bunda da gözaltılar ve sonrasındaki adli süreçte yaşananlar etkin oldu.
Özetlersek;
Son operasyonda 44 kişi gözaltına alındı.
Operasyonun yargı sürecindeki ilk 48 saat, dosyaya bakan hakim İsmail Şahin’di...
Savcılıktan gönderilen belediye bürokratları ve sendikacıların çoğu savcının istemi doğrultusunda Şahin tarafından tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Sonrasında...
İsmail Şahin’in süreç devam ederken “rapor” aldı.
Ve polisten adliyeye sevk edilen 15 sanık, daha öncesinde olduğu gibi, savcının tutuklama istemine rağmen, Şahin’in yerine aynı dosyaya bakan başka bir hakim tarafından serbest bırakıldılar.
* * *
CHP İzmir milletvekilleri, bu yaşananlar üzerine, tutuklamaları yapan İsmail Şahin’i topa tuttu.
İddiaları şöyle:
İsmail Şahin, Erzincan’daki Ergenekon soruşturmasının hakimidir.
Bugün CHP Denizli Milletvekili olan, o dönemin Cumhuriyet Savcısı İlhan Cihaner’in makamının ve evinin aranması emri ve tutuklama kararını veren hakimdir.
İzmir’deki operasyon sonrası Anadolu Ajansı’na yazılı açıklama yapan İzmir Cumhuriyet Başsavcısı Durdu Kavak ise “Habur Savcısı” olarak bilinen eski Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcısıdır.
Bu iddiaların sahibi kim?
CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, CHP İzmir Milletvekili Alaattin Yüksel ve CHP İzmir Milletvekili Mustafa Moroğlu...
Kısacası; İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne yapılan operasyon, CHP’lilere göre siyaseten sahneye konular ve oynanan bir oyun.
Aziz Bey de aynı görüşte.
Nitekim Paris’ten dönüşte ayağının tozuyla Konak’ta yaptığı konuşmada şu sözleri, bunu doğruluyor:
“İzmir üzerine birileri oyun oynuyor. Bu işin nereye varacağını ben bile bilmiyorum. Sonucu sadece bu oyunu yazan, oynayan ve oynattıran kişi biliyor...”
* * *
CHP’liler Aziz Bey’in Büyükşehir’ine düzenlenen iki operasyonu siyaseten böyle değerlendiriyor da, AK Parti nasıl yorumluyor?
İlk operasyon 12 Haziran genel seçimlerden 40 gün önce yapılmıştı.
CHP mağdurdu.
Bunun CHP’ye yarayacağı, oylarını artıracağı görüşü hakimdi.
Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay; o gün olayı şöyle yorumlamıştı:
“Ben bunu bize karşı (AK Parti’ye) tehlikeli bir oyun olarak görüyorum. Türkiye’de son birkaç yıl içinde bizimle ilgili her kritik dönemeçte, yargı büyük operasyonlar yapıyor. Gündem birden kayıyor. Bizim projelerimiz güme gidiyor.”
İkinci operasyon, İzmir’de CHP’nin güç kaybettiği, Aziz Kocaoğlu’nun bir daha seçim kazanma şansını zora soktuğu, AK Parti oylarının tırmandığının konuşulduğu günlerde yapıldı.
Bakan Binali Yıldırım, operasyonun yapılış biçimine; insanların polis tarafından şafak vakti evlerinden alınıp götürülüşüne karşı çıktı...
AK Parti İzmir Milletvekili Ali Aşlık, partisinin oylarının İzmir’de tırmanışa geçtiği bir süreçte, bu operasyonun CHP’nin ekmeğine yağ süreceğini söyledi.
Yani; onlara göre, hakimler ve savcılar CHP’ye çalışmışlardı.
Sonuç:
Diyelim ki; siyaseten iki taraf için de adalet, bir günah keçisi!...
İyi de; tutuklanarak demir parmaklıklar ardında yatanların bunda günahı ne?