BAŞARI ayrıntıda gizlidir.
Cumartesi-pazar günü, sıkıntının ne kadar büyük olabileceğini, haftasonu olduğu için tahmin edemedik.
Pazartesi günü herkes çakıldı!...
Şahsen ben Üçkuyular’dan Konak’a; sekiz küsür kilometreyi, Mustafa Sahil Bulvarı’ndan tam bir saat 14 dakikada geçebildim.
Tek nedeni; Fevzipaşa Bulvarı’nın Gümrükönü geçişinin Büyük Kanal Projesi ek isale boru hattı için kapatılmasıydı.
O gün ve dün...
Aziz Bey’den başlayarak, çalışan işçisine kadar “anası-babası-danası” anılmayan(!) kimse kalmamıştır.
Haksızlar mı?
Hem evet, hem hayır!...
Evet...
Bu boru hattı döşenmek zorundaydı.
Onun için de tek çare önce Gazi Bulvarı, sonrasında Gümrük Pompaj İstasyonu bağlantısı için Fevzipaşa kapatılacaktı.
Hayır...
Sıkıntı azaltılabilirdi. Ayrıntılar üzerinde durulabilirdi.
* * *
Nasıl mı?
Çok basit...
ESHOT bu bölgeden geçecek otobüslerin tümünü, körüklü yerine solo araç koyarak sıkışıklığı biraz olsun azaltabilirdi.
Ama nerde öyle bir genel müdür?
Ne otobüse bindiği var ne de işe gidip-gelirken saatlerce trafikte sıkışıp kaldığı.
Klimalı makam odası, hem serin, hem sessiz.
İzmirli yollarda sinir küpüne dönmüş, ne fayda!...
Şair Orhan Veli Kanık’ın dediği gibi:
“Bir elinde cımbız, bir elinde ayna, umurunda mı dünya?...”
* * *
UKOME, yani Ulaşım Koordinasyon Merkezi, Varyant trafiğini Konak’a indirmek yerine, İkiçeşmelik üzerinden Çankaya istikametine yönlendirebilirdi...
Bu da Konak-Gümrük-Borsa Kavşakları’ndaki araç yoğunluğunu düşürürdü.
Gümrük’teki trafik lambalarından itibaren Cumhuriyet Bulvarı, geliş-gidiş; çift yönlü sadece gidiş olarak kullanılabilir, Pasaport’tan itibaren Alsancak-Konak istikametindeki trafik, Birinci Kordon’a kaydırılabilirdi.
Burada kesin park yasağı uyguladığınızda, bu sistemi akşam saatlerinde de tam tersi çalıştırarak sıkışıklık önemli ölçüde giderilebilirdi.
Bunlar gibi, kafa yorulsa daha bir sürü uygulanabilecek tedbir bulunabilirdi.
* * *
Ama ne gerek var değil mi?
Şunun şurasında topu topu altı gün. Bunun iki günü de zaten tatil.
Bu kadar da sıkıntı normal karşılanmalı.
Bizdeki düz mantık bu...
“Yenilen hurmalar, sonradan tırmalar...” denir ya?
İnşallah çekilen bu sıkıntılar unutulur da, sandıkta başa bela olup tırmalamaz!...