BU iş artık iyice çığırından çıktı.
Tadı kaçtı...
CHP’ye, İzmir’de zarar vermeye başladı.
Buca Belediye Başkanı Ercan Tatı’nın seçildiği günden buyana hep yönetim biçimini eleştirdik.
O kendine göre “doğru” yaptığını savunuyordu.
Biz ise, “yanlış” diye ısrar ettik.
Olayın boyutları, Buca Belediye Başkan Yardımcısı ile Bucamar Genel Müdürü’nün temizlik ihalesinde rüşvet alma iddiasıyla tutuklanmasıyla, “akçeli işler”e dönüştü.
Ardından Antalya Cumhuriyet Savcılığı, Başkan Tatı’ya, “Gel bakalım buraya” dedi.
Sorguladı, ifadesini aldı.
Tutuklamadı ama, yurt dışına çıkış yasağı koydu.
* * *
İddialar çok ağır.
Tutuklanan iki Buca Belediyesi bürokratının, basına yansıyan polis sorgularının tutanaklarında, Buca Belediyesi’nin temizlik ihalesinin verilmesi karşılığı merkezi Antalya’da bulunan şirketten 150 bin lira rüşvet istendiği ve alındığı yer alıyor.
Yine iddiaya göre, bu temizlik şirketi, Başkan Tatı ile cezaevinde tutuklu bulunan iki bürokratı Antalya’da ağırlayıp tüm masraflarını ödemiş.
Polis kayıtlarında 150 bin liralık “rüşvet” isteminin ve ödemenin bu seyahat sırasında sözü edilen kişilere yapıldığı yer alıyor.
Ve bir de Bucaspor olayı var.
Ne yazık ki, İzmir’in Süper Lig’deki tek temsilcisi bu güzide kulübümüzün adı da bu rüşvet skandalına karıştırılmış.
Aralık 2009’da, Buca Belediyesi’nden çöp ihalesini alan firmadan, Bucasporlu futbolcuların alacaklarının ödenmesi için 30 küsür bin liralık çek alındığı iddiaları var.
Yani Bucaspor’un böyle bir olayla şampiyonluğuna “gölge” düşürülüyor.
* * *
İddialar doğruysa çok yazık...
Buca Belediye Başkanı Ercan Tatı derhal istifa etmeli.
Etmiyorsa, CHP yönetimi, sayın Tatı mahkeme tarafından aklanıncaya kadar, parti üyeliğini askıya almalı.
Çünkü siyaseten büyük zarar görüyor.
Kemal Bey’e bravo...
Kemal Kılıçdaroğlu, CHP’nin pek alışık olmadığı bir lider profili çiziyor.
Özellikle CHP’liler Kılıçdaroğlu’nu “hayranlıkla” ve “göğüsleri kabararak”, keyifle izliyorlar.
CHP’nin yeni lideri, her yere yetişmeye çalışıyor.
Günde en az iki ilde miting yaptıktan sonra, akşam bir de iftar yemeklerine katılıyor.
Başbakan Erdoğan, sanki ünlendiği “Durmak yok, yola devam” sloganını Kılıçdaroğlu’na kaptırmış gibi...
Çünkü Kemal Bey hiç durmuyor, 100 metre engelli koşan bir atlet gibi zamanla yarışıyor.
Uluslararası İzmir Fuarı’nın açılışına gelmesi de bunun bir örneği.
Fuar, Kemal Bey’in programında yoktu.
İzmir’e miting için 7 Eylül’de gelecekti.
Ama İzmir ve ülke ekonomisi için çok önemli olan Uluslararası İzmir Fuarı’nın açılış davetiyesini alınca, son anda 26 Ağustos programına bunu da ekledi.
İzmir’de belki pek uzun kalmayacak ama, eski genel başkanın nedense ısrarlı davetlere rağmen her defasında “mazeret”ler üreterek gelmediği açılışa, Kılıçdaroğlu “naz-niyaz” yapmadan, üstelik de bu kadar sıkışık programına rağmen “Geliyorum” dedi.
Bu Kemal Bey’in İzmir’e verdiği önemin de bir göstergesidir.