Hamdi Türkmen

Hamdi Türkmen

hamdi-turkmen@hotmail.com

Tüm Yazıları

KEŞKE, İzmir Körfezi sorununu, iki gün manşetlere taşımasaydık.
Başkan Aziz Kocaoğlu ya da  İZSU yetkilileri, “Körfez kokuyor” sızlanmaları başladığında,  “şikayet”ler, “feryat”a dönmeden  bu açıklamayı yapmış olsaydı.
Başkan Kocaoğlu, İzmir’in seçimlerden önce yaşadığı ve aylarca tartışılan “arsenikli su” olayında olduğu gibi İzmir Körfezi, Çiğli  Arıtma Tesisleri’nde baş   gösteren sıkıntılarda yine bürokratlarının “kurbanı” oldu.
Milliyet EGE, İzmir Körfezi’ni kurtarmak, kirlilikten arındırmak için 1970’li yıllarda projelendirilen, Büyük Kanal Projesi’nin 2000’li yıllarda rahmetli Başkan Ahmet Piriştina’nın İZSU’nun başına getirdiği Hasan Fehmi Mani tarafından “revize”  adı altında küçültülmesiyle “iflas” noktasına geldiğini kamuoyuna duyurdu ve acil olarak alınması gereken önlemlere de yer verdi.
Büyükşehir de, Başkanlık da,  İZSU da önce direndi, “Körfez kokmuyor” dendi, Çiğli Arıtma’da serilen binlerce ton atık çamur bu kokuyu yapmaz diye ısrar edildi.
Büyük Kanal Projesi, Mani tarafından neredeyse yüzde   50 oranında küçültülürken 2.20’lik dev beton borular yerine 1.60’lık evsafı düşük polietilen borularla geçilmesi bugünkü gelinen noktanın en büyük ve birinci nedenidir.
Buna da şükür!..
İZSU tarafından dün yapılan yazılı açıklama Milliyet EGE’nin iki günlük manşetlerini doğruluyor ve yaptığımız tespitlerin ne kadar doğru ve   haklı olduğunu gösteriyor.
Bir sevindirici olayda şu:
Başka Kocaoğlu ve İZSU Genel Müdürlüğü olayın ciddiyetinin  farkında ve İzmir Körfezi’nin o gün için belki de doğru, ama bugün sıkıntının kaynağı olan sorunları  tespit edip, önlemlerini almak   için çalışmalara başlamış.
Samimi olarak söylüyorum.
İZSU’nun açıklamalarını okuduktan sonra İzmir Körfezi’nin, dolayısıyla İzmir’in geleceği için endişelerimden arındım.
Sizler de rahat olun.
Kocaoğlu titizlikle olayın takipçisi.
Biz de Milliyet EGE olarak Körfez’in iyileştirilmesi çalışmalarını izleyecek, takipçisi olacak ve gerekirse yine uyarılarımızı yapacağız.

Haberin Devamı

BÜYÜK KANAL’A İZSU REVİZESİ


İşte İZSU’nun açıklaması

İzmir Büyükşehir Belediyesi İZSU Genel Müdürlüğü, İzmir Körfezi’ne ilişkin hassasiyetlerinin her zaman öncelik taşıdığını ve bu yönetim anlayışından en küçük bir taviz bile verilmeyeceğini bildirdi. Yapılan açıklamada, “Gerçekleştirdiğimiz ve planladığımız yatırımlar içinde Körfez’in yeri ve önemi ortadadır.  Bu hassasiyet çerçevesinde, artan nüfusla birlikte belli ölçülerde revizeye ihtiyaç duyan Büyük Kanal Projesi için gerekli çalışmalar planlanan şekilde sürdürülmektedir. Bu tür projeler, kentle birlikte yaşayan organizmalardır. Zaman zaman revize edilmeleri de çok doğaldır” denildi.
İzmir Su ve Kanalizasyon  İdaresi Genel Müdürlüğü (İZSU) açıklaması şöyle:
“Artan nüfusla birlikte  arıtma kapasitesinin gelecekte  yetersiz kalmaması amacıyla, Çiğli’deki mevcut kapasiteyi   7 metreküp/saniyeden 9.5 metreküp/saniyeye yükseltecek  4. faz için hazırlık çalışmaları tamamlanmıştır. Hazırladığımız   proje, Çevre Bakanlığı tarafından da incelenerek onaylanmıştır. 4. fazın sisteme dahil edilmesiyle, Türkiye’nin sahip olduğu ileri biyolojik arıtma kapasitesinin yarıdan fazlası İzmir’de olacaktır. İzmir Büyükşehir Belediyesi,  çamurun bertarafı için ihale sürecinin de sonuna gelmiştir. Dünyadaki gelişmiş teknolojilere uygun olarak çalıştırılacak tesis için 2 ay içinde ihaleye çıkılması ve takip eden 2 yıl içinde de inşaatın tamamlanması hedeflenmiştir. Bertaraf işleminden sonra ortaya çıkacak çamurun içinde bakteri olmayacak ve başta süs bitkileri üretimi olmak üzere tarımda da kullanılabilecektir. Alsancak ve Narlıdere hatlarının toplandığı Gümrük Pompa İstasyonu’yla Basmane arasındaki kanalizasyonun ana deşarj hattına 1400’lük ikinci bir hat ekleyebilmek için gerekli proje çalışmaları tamamlanmıştır. Dokuz Eylül Üniversitesi Deniz Bilimleri Enstitü’yle uzun süredir sürdürülen araştırma, gözlem ve geleceğe yönelik ortak çalışma, yeni bir protokolle daha da ileri taşınmıştır. ‘İzmir İç ve Orta Körfezin Batimetrik ve Sismik Özelliklerinin Ortaya Çıkarılması ile İzmir Körfezi’ndeki Akıntı Sisteminin İncelenmesi ve Modellenmesi Projesi’ çerçevesinde, körfezin geleceğine ilişkin önemli adımlar atacağımıza inanmaktayız. Arıtma çalışmalarımızla sadece körfezimizi değil; nehirlerimizi, havzalarımızı, denizimizi ve toprağımızı da koruyoruz. 2 arıtmamızı tamamlayarak devre aldık. 7’sini bitirmek üzereyiz. 5 arıtmamız ise ihale sürecinde. İdaremiz, dere temizliklerine de azami özen göstermektedir. Başta Meles olmak üzere, kış aylarında yağışların fazla olması nedeniyle yatakları dolan dereler, yağışların durmasıyla  birlikte ağızları kapatılarak, süratle temizlenmiş, çalışmalar sırasında   50 bin tona yakın çamur çıkarılmış, çevreye rahatsızlık vermeye başlayan koku kısa sürede giderilmiştir.   Ama unutulmamalıdır ki, çevreyi koruma işi hepimizin görevidir.   İzmirli hemşehrilerimizin de,  derelerin ve körfezin kirletilmemesi konusunda gereken hassasiyeti göstermeye devam edeceğine yürekten inanıyoruz.”

Çamurda kesin çözüme doğru

Körfez’de tespit edilmiş bir  kaçağın bulunmadığını, ekiplerin  dere çıkışlarını sürekli olarak kontrol ettiğini ve 85 derede durum tesbiti çalışmalarının sürdüğünü bildiren İZSU Genel Müdürlüğü, olası bir kaçağa karşı gözlem ve denetimlerin aralıksız devam ettiğini belirtti.
Çiğli Atıksu Arıtma’da 760 bin metrekarelik alan üzerinde açıkta depolanan çamurun kireçle kapatılması işinin, aşırı yağışlar nedeniyle zorunlu olarak geciktiğini kaydeden İZSU Genel Müdürlüğü açıklamasında şöyle denildi:
“Mevcut çamurun yaklaşık üçte ikisini oluşturan 500 bin metrekarelik bölümünü kireç ve toprakla kapatarak havayla olan irtibatını tümüyle kestik. Kalan bölümün tamamını kireçledik. Son günlerde zaman zaman  gündeme gelen koku da, toprakla kapatma çalışmalarını  sürdürdüğümüz bu alandaki  çamurdan kaynaklanmaktadır. Çamur bertarafıyla ilgili çalışmalarımız tamamlandığında, bu soruna kesin  bir çözüm getireceğimize inanıyoruz.”

Boru konusu üzerinde çalışıyoruz

“Çiğli’deki arıtmaya  giden borularda sızdırma” iddiasının “yanlış bilgilenmeden” kaynaklanmış olabileceğine dikkat çeken İZSU Genel Müdürlüğü, “Tüm hatlarımız gibi, Üçkuyular-Halkapınar hattımız da, hiçbir tıkanma olmadan çalıştırılmaktadır” dedi.
Sistem içindeki pompaların yeterli ve yedekli olduğu, sabit ve değişken devirli olarak çalışabildiği belirtilen açıklama şöyle devam etti:
“2.20’lik borular yerine 1.60’lık boruların kullanılması konusu da, bildiğimiz ve üzerinde çalıştığımız  bir konu. Projeyi günün koşularına göre revize ederek ikinci pompaj hattının yapılması için projelerimizi hazırladık. İhale yapıp inşaatına yakında başlayacağız. Körfezdeki  renk değişimi ise zaman zaman ısı, akıntı ve besleyici elementler gibi faktörler nedeniyle ortaya çıkan planktonik organizmaların üremesinden kaynaklanmaktadır.  Bu mevsimsel değişim, doğal  yaşamın bir parçası olarak  geçtiğimiz yıllarda da yaşanmıştır.”