GENEL seçimlere kırküç gün kala, herkes İzmir’deki sandıklardan hangi partinin “birinci”, ya da başka bir anlatımla, kaç milletvekili çıkaracağını merak ediyor.
Bu sorunun yanıtı, olaya hangi pencereden baktığınıza bağlı...
2009 Yerel Seçim sonuçlarını baz alırsanız başka...
12 Eylül 2010 Referandum sonuçlarına bakarsanız daha farklı...
2007 Genel Seçimleri derseniz, o daha da farklı.
* * *
Seçim sonuçlarında alınan oy oranı çok önemlidir. İzmir’de bu seçimin “kilit partisi” MHP’dir.
Şayet MHP oyları 12 Haziran’da İzmir’de yüzde 11-12 seviyesinde kalırsa, MHP’nin 2007’deki 4 milletvekili sayısı 2011’de iki seçim bölgesinde birer milletvekilliğine düşecek, toplam 2 milletvekili çıkarabilecektir.
Benzer bir sorun AK Parti için de söz konusu.
Bu partinin oy oranı şayet yüzde 28’lerin altında kalırsa, örneğin yüzde 27’lerde olursa, AK Parti bir ve ikinci bölgeden 3’er milletvekili ile toplam 6 sayısında kalacaktır.
CHP’ye gelince...
Parti tarafından yaptırılan son araştırmaya göre CHP oyları İzmir’de yüzde 50.9.
Şayet bu oran gerçekleşirse ve sandığa yansırsa CHP’nin iki bölgede 9’ardan 18 İzmir milletvekili olacak.
* * *
Mümkün mü?
Kimse “Benim yoğurdum ekşi” demiyor ki?
Siyasi partilerin il başkanlarına, milletvekili adaylarına sorduğunuzda, AK Parti 7+7, CHP 10+10, MHP ise 4+4 milletvekili çıkarmaktan söz ediyor.
Bu ancak İzmir milletvekili sayısının 26 değil de, 40-42 olması halinde mümkün.
O zaman?
Demek ki yapılan tahminlerin hepsi “uçuk...”
Hiç birinin ayağı yere basmıyor...
* * *
İzmir’de son üç sandığın (2007 Genel-2009 Yerel-2010 Referandum) ortalaması ile günün koşulları ve siyasi gelişmeler ele alındığında bugünkü durum üç-aşağı, beş yukarı şudur:
CHP: 6+6= 12 kesin
AKP: 4+4= 8 kesin
MHP: 1+1= 2 kesin
Yani 26 milletvekilinden 22’sinin partilere dağılımı, 12 Haziran’da büyük olasılıkla bu şekilde çıkacaktır.
Geriye kalan 4 milletvekili ortadadır.
Seçimlere kadar kalan sürede siyasi partilerimizin tüm çabası bu 4 milletvekili için olacaktır.
Kim daha yoğun propaganda yapar, seçmenin ayağına gider, kendisini daha iyi anlatırsa, 4 milletvekilinden payına düşeni alacaktır.
Hiç şüphesiz ki İzmir’de 4 milletvekilinin kaderini, biraz da siyasi liderler belirleyecektir.
Seçmeni ikna eden aslan payını kapacaktır.
BLOG
MUSTAFA YENİHAYAT: Kemal Kılıçdaroğlu’nun “İzmiri Tayland yapacağız” demesini sekse bağlayanlara şunları söylemek istiyorum: Dünyadaki tüm turizm hareketlerine bakarsanız, hepsinde seks içeriği vardır. Çünkü seks dünyada bizdeki kadar kötü algılanmıyor. Tabii yetişkin seksinden bahsediyorum. Amsterdam; her cinsel eğilimin rahatça yaşandığı bir şehir, niye o kadar turist çekiyor dersiniz? Tarihi eserleri mi var, ya da doğa güzellikleri mi? Milyonlarca kişinin büyük bölümü meşhur Kırmızı Sokağı görmeye gidiyor. Üstelik sadece erkekler de değil. Karı-koca, ya da sevgililer, kadınlar da dolaşıyor bu ünlü mahalleyi. Paris farklı mı? Ünlü Pigalli’yi bilmeyen var mı? Mikanos ve İbiza; marjinal partileri, çıplaklar kampları ve gece hayatı ile ünlü turistik yerler değil mi? Ama buralarda bizde olduğu gibi kimse saat 24.00’te müziği kesin demiyor, ya da ahlak polisi baskın yapmıyor.
CİHAT GÜRGEN: Yazınıza minik ilave yapmama müsaade eder misiniz? Biz İzmirliler bir zamanlar şu arsenik konusu gündemdeyken İzmir için, Kocaoğlu’nu eleştirenler için şöyle diyorduk: “Arsenikli suyu sek içeriz, ama yine de malum partiye oy vermeyiz...” İzmir’in niçin o malum partiye oy vermediğini bu cümle çok güzel anlatmıyor mu? Keşke bunu da köşenizde yazsaydınız.