AYDIN Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu’na nihayet partisi CHP sahip çıktı.
Ama yetersiz...
Çünkü, Aydın’da yaşananlar için, CHP’nin çıkıp, “Vali Bey’i tanımıyoruz. Hiç bir toplantısına davet edilsek de katılmayacağız. Kendisini bugünden itibaren bu ilde yok sayıyoruz” demek çözüm değil.
Ege’nin bu en zengin ve önemli ilinde, olmaması ve hiç yaşanmaması gerekenler sahneleniyor.
Ve Başkan Özlem Çerçioğlu çok ama çok dertli ve sıkıntılı.
Devletin gücü karşısında adeta korumasız.
Aydın halkının oylarıyla seçildiği kentinde gözler önünde cezalandırılıyor.
Birileri çekinmeden-korkmadan hesap kesiyor...
Ne Emniyet Genel Müdürü’nün ne İçişleri Bakanı’nın, ne de Başbakan ve Cumhurbaşkanı’nın kılı bile kıpırdamıyor.
Bir vali; kim olursa olsun, asli görevi vatandaşının canını ve malını korumak, huzuru sağlamak olan devletin polisini, kişisel intikam hırsı için kullanabilir mi?
Ne yazık ki, Aydın’da yaşananların tam karşılığı bu...
O nedenledir ki, bir çare bulunması, birilerinin çıkıp olaylar iyice çığırından çıkmadan birilerine “dur” demesi gerekiyor.
En küçük sorun ve sıkıntıda kıyamet kopartan bayan gazeteci ve köşe yazarlarına bakıyorum.
Onlarda da “tıkkkkkkk” yok...
Neden?
Korkuyorlar mı?
Yoksa, bayan bir belediye başkanına karşı yapılanlar ilgilerini mi çekmiyor?
Bu ayrıntı Aydın Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu’nun da dikkatini çekmiş.
“Bana sahip çıkmıyorlar... Magazinsel tartışmalar daha çok ilgilerini çekiyor olmalı” diyor.
Neredesiniz hanım meslektaşlarım?...
Yaz aylarında bronzlaşmak için deniz kenarlarından ayrılamıyorsunuz herhalde...
* * *
Özlem Çerçioğlu’nu, seçilmiş meslektaşları da yalnız bırakmakmalı.
Ege Belediyeler Birliği, Kıyı Ege Belediyeler Birliği, yaşanan olaylarda Çerçioğlu haklıysa, “taraf” olmak zorundalar.
Kimse kusura bakmasın ama, ben bu konuda Başbakan gibi düşünüyorum.
Kişiler, kurumlar, olaylar karşısında renklerini açık-seçik belli etmeliler.
Yanar-döner olmak, işine geldiğinde alkışlamak, gelmediğinde eleştirmek “fırıldaklık”tan başka bir şey değil.
Kaldı ki, “taraf” olmayanı bekleyen son, yine Başbakan’ın dediği gibi, “bertaraf” olmaktır.
Aydın’da yaşananları, seçildikleri siyasi partinin rozeti ne olursa olsun, belediye başkanları ile, kadın-erkek tüm sivil toplum kuruluşlarına ders niteliğindeki bir başka atasözü ile noktalamak istiyorum:
Gülme komşuna, bir gün gelir senin de başına!...