11.01.2004 - 00:00 | Son Güncellenme:
Kadıköy, mart ayında iki seçim heyecanını aynı anda yaşayacak. Biri 28 Mart yerel seçimler; diğeri 14 Mart kritik buluşmalarının yaşandığı, kulislerin döndüğü Büyük Kulüp seçimleri...
Sonuçta Büyük Kulüp çevresi ile Kadıköy Belediyesi birlikteliği oldukça sıkı fıkı.
Yalnızca bir örnek vereceğim. Kadıköy Belediyesi Sağlık ve Sosyal Dayanışma Vakfı (KASDAV) Başkanı inşaatçı İlhan Aydınoğlu, Büyük Kulüp'te muhalefeti temsil eden Rönesans Grubu'nun içinde.
Büyük Kulüp kulisi
İki seçimin benzer yanları da yok değil. Büyük Kulüp'te "Rönesans Grubu" olarak kendilerin ifade eden, İ.Ü İşletme Fakültesi Dekanı Prof.Dr. Hayri Ülgen ve ekibi "Biz adayız" diyecek durumda değiller, haklarında kulüp tarafından verilen 1, 3, 6 aylık sürelerle geçici ihraç kararları bulunuyor.
Kulübün kararlarının iptali için Ülgen ve arkadaşları mahkemeye gidiyor. Mahkeme de verilen disiplin cezalarını, genel kurul kararı alınmadan uygulanamayacağı gerekçesiyle bozuyor.
Büyük Kulüp'te 16 yıl yönetim kurulu üyeliği, 2 yıl ikinci başkanlık, 8 yıl da başkanlık yapan Duran Akbulut, yeniden aday olurken güçlü destek buluyor. Denizcilerin "Abisi" ve Büyük Kulüb'ün kapı komşusu Şadan Kalkavan, AKP milletvekili Gündüz Kaptanoğlu, işadamları Şehmuz Tatlıcı, Necati Kurmel, Emin Cankurtaran, Okan Oğuz; siyasetçilerden Hikmet Çetin, Mehmet Ağar, Bedrettin Dalan, Celal Adan gibi isimler bugüne kadar Akbulut ile birlikte hareket ettiler. Yeni üye Tansu Çiller'in tavrı ne olacak o henüz belli değil.
Çetin geçeceği şimdiden belli olan Büyük Kulüp seçimlerinde "Rönesans Grubu" ile "eskiler" çarpışacak. Duran Bey bu durumlara alışkın. Bundan önceki seçimlerde de Mehmet Kuriş ve İlter Türkmen ile aynı mücadeleyi vermişti.
Kamuoyuna döndüler
Kadıköy'ün durumu da sancılı...
Kadıköy Belediye Başkanı Selami Öztürk ile 1994'den beri rekabet eden Galatasaray camiasından Kadıköy İlçe Başkanı Şefik Toprak, Deniz Baykal'dan işaret almayı beklemedi, bu seçimlerde de aday adayı oldu ve görevinden istifa etti.
Bundan önceki seçim yoklamalarında yarışı kıl payı Öztürk'e kaptıran Toprak, Baykal'a "Kamuoyu yoklaması yapılsın. Eğer Öztürk'ün oyu, CHP'nin alacağı oydan yüksek çıkarsa aday olmayacağım, düşük çıkarsa adımı örgüte sorun. Eğer teşkilat yine beni değil de, Öztürk'ü seçerse aday değilim. Ancak hem kamuoyu, hem de teşkilat benden yana olursa adayım" diyor.
Uzun, kararlı bir yol...
1964 yılından beri Kadıköy'de aynı evde yaşayan Toprak, teşkilatın arkasında olduğunu bilmese, demokrasinin keskin kılıcını çekmeye cesaret edebilir mi?
Baykal bu seçimlerde kamuoyunun sesini duymaya odaklı bir tutum içinde. Ertuğrul Dokuzoğlu'nun Antalya Belediye Başkanı adaylığını da aynı yöntemle ilan etti.
Gürtuna - CHP
İnsanın aklına, "Ali Müfit Gürtuna'yı CHP adayı gösterme fikri de böyle bir kamuoyu yoklaması sonucunda mı gelişti" sorusu geliyor.
Özal döneminde ANAP Kartal İlçe Başkanı olan Gürtuna'nın yolu, rahmetli Adnan Kahveci ile arası Ferhat Paşa mahallesi münibüs hatları ihalesi nedeniyle açılınca, Refah/Fazilet Partisi'ne çıkmıştı. Partisi kapatılan Gürtuna ne ak, ne de kara dedi...
Baykal 3 Ocak günü, İstanbul CHP İl Başkanı Şinasi Öktem, İl Yönetim Kurulu Üyesi Orhan Kavukcuoğlu, Kadıköy Belediye Başkanı Selami Öztürk ve yardımcısı Gürsel Tekin ile birlikte Fasoncular Derneği'nin toplantısına gidiyor. Yemekte Öztürk, Gürtuna konusunu açıyor...
Öztürk, Baykal'a "Gürtuna 10 yıldır ilk kez 6 Ocak günü beni belediye işlerini konuşmak üzere çağırdı, adaylık gündeme gelirse, görüşeyim mi" diye soruyor.
Baykal'ın yanıtı "Konuşma, dinle" oluyor...
6 Ocak'ta CHP - Gürtuna adaylığı basında fısıltıları yankılanıyor ve Gürtuna bunun üzerine randevuyu iptal ediyor.
Bu durumda ortada "adaylık teklifinin" teklifi var ama ne CHP'den çağrı, ne de Gürtuna'dan katılım iradesi beyanı var.