Vücuda giren plastik parçacıkları, kan-beyin bariyerini aşarak organlara ulaşıyor. Ve her yanımız âdeta plastikle sarılı! Öyle ki; yeni bir çalışma, ambalaja girmemiş çiğ sütlerin de mikroplastik içerdiğini ortaya koyuyor.
Her ne yiyor içiyorsak, bir parça da plastik tüketiyoruz. Bu artık tartışılmaz bir gerçek. Zira günümüzde, hemen her tür yiyecek ve içecek, plastik ambalajlarla kaplı ve bu ambalajlardaki kimyasallar, yediklerimize de sirayet ediyor. Örneğin PET şişede satılan sularla ilgili yeni yayımlanan bir çalışma, ortalama bir litre şişe suda yaklaşık 240 bin plastik parçacık bulunduğunu gösteriyor. Sonuç dehşet verici! Yani her su içtiğimizde bir miktar da plastik yudumluyormuşuz. Peki, bu nano ve mikro plastikler, sağlığımızı nasıl etkiliyor?
Vücuda giren plastik parçacıkların, kan-beyin bariyerini aşarak organlara ulaştığını biliyoruz. Sonra nelere yol açtığı ise hâlâ araştırılıyor. Ne kadarı atılıyor ne kadarı organlarda birikip hastalıklara neden oluyor, henüz tam olarak aydınlatılmış değil. Ancak şunu biliyoruz ki, sadece PET şişeler ya da ambalajlardan kaynaklanmıyor mikroplastikler. Havada, suda hatta sütte bile mikroplastik var. Türkiye’de yapılan yeni bir çalışma, ambalaja girmemiş çiğ sütlerin dahi ciddi oranda mikroplastik içerdiğini ortaya koyuyor.
10 sütten 9’unda
Çalışma (1), Marmara Bölgesi’ndeki süt çiftliklerinden alınan örneklerle yapılmış. 11 ildeki tesislerden cam kaplarla alınan 588 çiğ süt örneği laboratuvarda analiz edildiğinde, örneklerin 525’inin mikroplastik içerdiği görülmüş. Yani her 10 sütten 9’unda değişik miktarlarda mikroplastik var. İncelenen sütlerde toplam 4 bin 836 parça mikroplastik saptanırken, her bir süt örneğinde ortalama 9.21 parça mikroplastik olduğu tespit edilmiş.
En yüksek oranda mikroplastik içeren süt çeşidi ise koyun sütleri. Bazı illerdeki tüm koyun sütlerinden plastik parçacıkları çıkmış. Bursa, Çanakkale, Edirne, İstanbul, Kocaeli, Tekirdağ ve Yalova’dan alınan 5 çiğ koyun sütü örneğinin 5’inde de farklı sayılarda mikroplastik saptanırken, analiz edilen 55 manda sütü örneğinin 51’inde mikroplastik bulunduğunu görüyoruz. Yine analiz edilen 55 keçi sütünün 46’sında plastik parçaları saptanmış. Çalışmada en çok örnek, inek sütü çiftliklerinden toplanmış. 423 çiğ inek sütünün analizi sonucunda, örneklerin 377’sinin plastik parçaları içerdiğini gösteren çalışma, Kocaeli’nden alınan 18 süt örneğinin tamamından mikroplastik çıktığını ortaya koyuyor.
Süte nasıl bulaşıyor?
Sütlerde en yüksek oranda saptanan plastik çeşidi; sentetik kauçuk olarak da bilinen etilen-propilen (EP). İkinci sırayı ise teflon olarak tanıdığımız PTFE alıyor. Peki, bu iki plastik çeşidi nasıl oluyor da süte bulaşabiliyor? Sonuçta çalışma, henüz daha ambalaja girmemiş sütler üzerinde yapılmış. Ya hayvanların yaşam alanlarından ya da beslenmelerinden kaynaklı bir kontaminasyon akla gelse de, çalışmanın sonuç kısmında birincil kontaminasyon kaynağının sağım ekipmanları olduğuna dikkat çekilmiş. Mikroplastiklerin sağım sırasında oda havasından, sağım makinesinin dört emziğine takılı titreşimli vakumlu kauçuk kaplı emziklerden, süt toplama tesislerindeki polietilenden yapılmış boru hatlarından kaynaklanabileceği belirtilmiş.
Tabii ilginç bir tespit de yer alıyor çalışmada: Yoğun yerleşim yerleri, sanayi bölgeleri ve trafikten uzak köylerden alınan bazı süt örneklerinde mikroplastik olmadığı saptanıyor. Bu sonuç, çevresel kirliliğin mikroplastik kirlilikle bağlantısına işaret ediyor. Sonuçta ekosistem birbiriyle bağlantılı. Toprağı, suyu, havayı kirlettiğinde, o kirin süte de bulaşmasını engelleyemi-yorsun!
(1) Sütlerde Mikroplastik Varlığının Araştırılması, İstanbul Üniversitesi, Cerrahpaşa Veteriner Fakültesi.