Elektrikli otomobilleri şarj etmek için kullanılan elektriğin nasıl üretildiğine odaklanıldığında, “sıfır emisyon” etiketi biraz bulanıklaşıyor.
Avrupa Birliği, 2035 yılından itibaren benzin ve dizel motora sahip otomobilleri yasaklama konusunda önemli bir karara imza attı. Bu tarihten sonra artık Avrupa’da, sadece elektrikli otomobiller satılacak. Tabii bu durum, zamanla bizim coğrafyamıza da sirayet edecek. Yollarda fosil yakıtla çalışan arabalardan çok, elektrikli araçları göreceğiz. Peki “sıfır emisyon” reklamlarıyla hayatımıza giren elektrikli otomobiller gerçekten çevreci mi? Elektrikli otomobil tercihi, dünyayı ısıtan karbon emisyonlarını azaltabilir mi? Yanıt için, öncelikle ulaşımın iklim krizindeki payına bakalım. Günlük hayatta ulaşım amaçlı kullandığımız tüm araçlar, hem imalatları hem de kullandıkları yakıt nedeniyle karbon ayak izi oluşturuyor. Ulaşım faaliyetlerinin toplam karbon emisyon kirliliğindeki payı yüzde 20 ve bu miktarın yüzde 70’i de karayollarındaki araçlardan kaynaklanıyor. Fosil yakıtla çalışan bu araçlar, yanmayan partiküllerin çevreye saçılmasından dolayı da hava kirliliğinin en önemli kaynağı.
Şarjın kaynağına göre
Elektrikli otomobiller ise fosil yakıtla çalışmadıkları için egzoz emisyonu saçmıyor. Bu hem çevre hem de insan sağlığı açısından büyük bir fırsat. Ancak elektrikli otomobilleri şarj etmek için kullanılan elektriğin nasıl üretildiğine odaklanıldığında, “sıfır emisyon” etiketi biraz bulanıklaşıyor. Çünkü, otomobilin kullanıldığı bölgede elektrik, karbon kirliliği yayan kömür ya da doğalgazdan üretiliyorsa elektrikli otomobil de açığa çıkan emisyon kirliliğinden sorumlu hale geliyor. Ama elektrik, rüzgâr, güneş ya da hidroelektrik gibi yenilenebilir kaynaklardan sağlanıyorsa elektrikli otomobilin emisyonu sadece üretim aşamasıyla sınırlı kalıyor. Tabii yapılan araştırmalara göre; en iyi benzinli aracın, en kötü senaryoda üretilen elektrikle şarj edilen araçtan çok daha fazla karbon emisyonuna yol açtığını vurgulamak gerek. Mesela Avrupa Çevre Ajansı raporuna göre, elektrikli araçların sera gazı emisyonları, benzinli ve dizel arabaların emisyonlarından yaklaşık yüzde 17-30 daha düşük.
Sera gazı denklemi
Elektrikli araçların karbon emisyonlarını artıran ana unsur ise şarj edilebilir büyük lityum-iyon piller. Üretimde açığa çıkan emisyonun yarısından pil sorumlu tutuluyor. Ayrıca pilde kullanılan lityum, kobalt ve nikel madenciliğine yönelik, özellikle su kaynaklarında yarattığı tahribata ilişkin ciddi endişeler var. Yine pillerin kullanım ömrü sonrası geri kazanımında da teknolojik gelişmelere ihtiyaç duyuluyor. Ancak tüm bu çekincelere rağmen elektrikli araçlar, sera gazı denkleminde fosil yakıtlı araçlardan çok daha çevreci. Zira bir elektrikli otomobil, kullanım ömrü boyunca, benzinli bir arabaya göre, kilometre başına yüzde 45 daha az karbon ayak izine sahip. Egzoz emisyonuyla havayı kirletmemesi de cabası. Elbette hiçbir araç, yüzde 100 temiz değil! Kullandığımız tüm araç gereçler, -bu yazının yazıldığı bilgisayar da dâhil- karbon ayak izine sahip. Ama önemli olan; iklim krizine karşı bu ayak izini en aza indirebilmek.
Eğer araba kullanmanız şartsa, elektrikli olanı, çevre için daha iyi bir seçim. Ancak, yakın mesafelere yürüyerek ya da bisikletle gitmek veya tren gibi toplu ulaşım araçlarını kullanmak çevre için her zaman çok daha iyi olacaktır.
Rakamlar ne diyor?
MIT’nin Insights Into Future Mobility çalışmasına göre benzinli arabalar, her 1.6 kilometrede ortalama 350 gramdan fazla karbondioksit kirliliğine neden oluyor. Hibrit motorlu araçlar ise her 1.6 kilometrede 260 gram karbondioksit atarken, tamamen elektrikli araç sadece 200 gram karbondioksite neden oluyor. En kötü enerji üretimi senaryosunda, Çin’de üretilen ve Polonya’da kullanılan akülü bir elektrikli otomobil, dizelden yüzde 22, benzinden yüzde 28 daha az karbondioksit yayar. En iyi senaryoda ise İsveç’te üretilen ve İsveç’te kullanılan akülü bir elektrikli otomobil, dizelden yüzde 80 ve benzinden yüzde 81 daha az karbondioksit yayar. Öte yandan 80 kWh lityum-iyon pil imalatı, 2.5 ila 16 ton arasında karbondioksitin açığa çıkmasına neden olurken, bu yoğun pil üretimi nedeniyle elektrikli araba imal etmek, fosil yakıtla çalışan araba yapmaktan çok daha fazla emisyona neden olur.