Çocuklar, endişeli, üzgün ve korkuyor. Türkiye’nin de yer aldığı 13 ülkede gerçekleştirilen araştırma, onların iklim değişikliği yüzünden böyle karamsar olduklarını gösteriyor. Türk çocuklarının çoğunun bu konuda daha bilgili olmayı istemeleri büyük şans aslında.
Bugün iklim krizine ilişkin karar alıcıların neredeyse tamamı, küresel iklim değişikliğinin yaratacağı kötü senaryoyu yaşamadan aramızdan ayrılacak. Maalesef bütün fatura, bugünün ve yarının çocuklarına çıkacak. Çocuklar, daha sıcak, daha kirli, daha verimsiz ve daha sağlıksız bir dünyada yaşamak zorunda kalacak. Aslında çocuklar da bu durumun farkında. O yüzden Z kuşağının bir bölümünde iklim hassasiyeti çok yüksek.
Araştırmalar, çocukların iklim ve çevre kaynaklı şoklardan dolayı oldukça endişeli olduğunu ortaya koyuyor. Cartoon Network’ün çocukların iklim değişikliğiyle ilgili fikirlerini öğrenebilmek için, aralarında Türkiye’nin de bulunduğu 13 ülkede çocuklarla gerçekleştirdiği araştırmaya göre çocuklar, iklim değişikliği ile ilgili kendilerini endişeli, üzgün ve korkmuş hissediyor. Araştırmaya Türkiye’de katılan çocukların yüzde 20’si, iklim değişikliği hakkında ayrıntılı bilgiye sahip olsa da, neredeyse tamamı (yüzde 95) daha çok şey bilmek ve öğrenmek istediğini belirtmiş.
Anneler rol model
Çocukların bu talebi, iklim kriziyle mücadele için büyük şans. Çünkü iklim sorununu çözecek gerçek adımları, bugünün çocukları atacak. Mevcut sorunu ve çözüm yollarını bilmek, onları belirsiz bir gelecek korkusundan da uzaklaştıracak. Araştırmanın dikkatleri çeken diğer yanı, çocukların iklim değişikliğiyle mücadele konusunda rol model olarak annelerini görmeleri. Yani yük, birçok alanda olduğu gibi yine annelerin sırtında. Çevre hassasiyetine sahip, doğa ile ilişkisinin farkında, karbon ayak izini bilen, tüketim bilincine varmış, dönüşümü ve sürdürülebilirliği önemseyen nesilleri inşa etmekte, annelerin kılavuzluğuna ihtiyaç var.
Anneler için kılavuz
Tabii annelere kılavuz olabilecek çalışmalar da bu noktada büyük önem taşıyor. Cartoon Network’ün hayata geçirdiği “İklim Koruyucuları” projesi, bu açıdan örnek oluşturuyor. İçerikleriyle ekrandan ulaştığı çocuklara, iklim kaygısını yönetebilecek çıktılar veren projede, oyunlar ve keyifli animasyonlarla iklim pozitif yaşam alternatifi de sunuluyor. Projenin mikrositesinde (https://cartoonnetworkclimatechampions.com/tr-tr) plastik atıkları azaltma yolları, geri dönüşüm, temiz enerji, doğa dostu seyahat, yeniden kullanım gibi iklim dostu pratikler eğlenceli videolarla anlatılıyor. Diğer yandan da çocuklar, günlük hayatlarında kolaylıkla gerçekleştirebilecekleri; çalışmayan cihazları fişten çıkarma, ağaç dikme, banyo yerine duş alma, yiyecek artıklarını toprağa kazandırma gibi iklim görevlerini yapmaya yönlendiriliyor. Bugüne kadar Türkiye’den “İklim Koruyucusu” olan çocuklar, 220 bin görevi kabul edip uygulamaya geçirmiş. Genç nesillerde iklim bilinci oluşturma açısından oldukça iyi bir rakam bu.
Etkinliklerde aktif görev
Projeye katılan çocuklar, kıyı temizleme ve doğa gezisi gibi etkinliklere de eşlik ediyor. Hatta bu çalışmalara katılan bazı çocuklar için “çevreci yaşam”, artık hayat şekline dönüşmüş. Mesela “iklim koruyucusu” 8 yaşındaki Gökçe Erkol, geri dönüşüme merak salmış. Arkadaşlarıyla hafta sonları kıyı temizleme etkinliği düzenliyor ve çok sevdiği toprak kokusuna çöplerin engel olmaması için doğayı koruduğunu anlatıyor. 8 yaşındaki Öykü Nil Öner de, “iklim koruyucusu” olduktan sonra ormanların yardımına koşmuş. Ailesiyle birlikte hafta sonları çevresinde bulunan ormanlık alanlara giderek oradaki çöpleri toplayan Öykü, neredeyse tüm canlı türlerini barındıran bir ülkede yaşamaktan dolayı çok mutlu olsa da, hem çevre kirliliği hem de iklim değişikliği nedeniyle birçok canlı türünün yok olmasından dolayı kaygılı. Projenin 2 yılda Türkiye’de ve dünyada on binlerce çocuğa ulaşması, gezegen için iyi bir başlangıç. Umarım, iklim koruyucusu bir nesil devralır bayrağı bizlerden.