- Çok kısa bir süre önce 400den fazla milletvekilinin oyuyla seçim kararı alınmış. Arkasından seçim bütçesi yasası çıkarılmış. Bunlar ciddi işlerdir. Şimdi listelerde yer alamadıkları gerekçesiyle milletvekillerinin seçimi ertelemeleri elbette Meclisin itibarını zedeler. Bu bakımdan Sayın Cumhurbaşkanının yaklaşımını ve uyarısını paylaşıyorum.Küskünler, YTP ve ANAP öncülüğünde gensoru ve Meclisi olağanüstü toplantıya çağırmak için imza toplamayı sürdürüyorlar. Hafta başında Meclis Başkanlığına başvurmaları bekleniyor. Bu arada küskünlerin, YSKnin Tayyip Erdoğan ve Necmettin Erbakan hakkında verecekleri kararı da bekledikleri söyleniyor. YSKnin Erdoğan ve Erbakanın aday olamayacaklarına karar vermesi halinde AK Parti ve SPyi de küskünler cephesine katmayı planladıkları gelen haberler arasında.Küskünlerin Meclisi toplama, hükümeti düşürme ve seçimi erteleme girişimleri ve muhtemel gelişmeler konusunda Meclis Başkanı Ömer İzgiyle söyleştik. İzgi, sorularımızı şöyle yanıtladı:- Küskünler 110 imzayla Meclisi olağanüstü toplantıya çağırırlarsa tavrınız ne olur?- Çağrı konusunda benim bir takdir yetkim yok. Çağırmak zorundayım. Ancak zamanlama konusunda takdir yetkim var. İçtüzük, bir hafta içinde karara bağlar diyor. Bir haftalık bir değerlendirme sürem var. Örneğin, bana, ayın 16sı veya 17sinde başvurur ve 20sinde Meclisin toplanmasını isterlerse, ben bunu hemen yapamam. Başvurudan bir veya iki gün sonra Meclisi toplayamam. Değerlendirmem gerekir.- Meclis 1 Ekimde normal olarak açılacak. Bu tarihi beklemeniz söz konusu olur mu?- O da olabilir. Örneğin 1 Ekime çok yakın bir tarihte olağanüstü toplantıya çağırmak söz konusu olursa, zamanlama yetkimi kullanıp 1 Ekimi beklemeyi de uygun görebilirim. Yapacakları başvuru ve oluşacak koşulları değerlendiririm.- Küskünlerin başvurusuyla alınacak karar, seçim kararının ertelenmesi şeklinde mi olacak?- Öyle olması gerekir. Meclis 3 Kasımda seçim kararı aldı. Bu kararın iptalini isteyen bir önerge vereceklerdir. İptali veya ertelenmesi diyeceklerdir. Yeni bir seçim tarihi belirtmeleri zorunlu değil. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, yetkilerini seçimlerin 3 Kasımda yapılmasını sağlayacak şekilde kullanacağı mesajı verdi. Sezer, seçimlerin ertelenmesinin Meclisin itibarını zedeleyeceğini de ima etti. Sezerin yaklaşımına Meclis Başkanı Ömer İzgi de katılıyor. İzgi, dünkü söyleşimizde şu değerlendirmeyi yaptı: Hükümet düşürülürse... - Önce hükümeti düşürürlerse, o zaman Sayın Cumhurbaşkanı devreye girer. Hükümet kurulması için yeni bir görevlendirme yapar. 45 günlük süre işler. Tabii hükümetin düşürüldüğü ve yeni görevlendirmenin yapıldığı tarih önemli. Görevlendirmeyle birlikte 45 günlük süre işleyecektir. Bu sürede güvenoyu alacak bir hükümet kurulmazsa yine seçime gidilir. 45 günlük süre 3 Kasımı da kapsayacağı için, eğer seçimi iptal kararı almadan hükümet düşürülürse, yeni hükümet kurulamadığı halde 3 Kasımda seçim yapılır. - Aynı zamanda bir gensoruyla hükümetin düşürülmesinden de söz ediliyor. Hükümet düşerse nasıl bir süreç yaşanır? Önce seçim iptal edilirse - Seçimi iptal kararı aldırıp sonra hükümeti düşürürlerse, yine Cumhurbaşkanı devreye girecektir ve 45 günlük süre işleyecektir. Bu sürede yeni hükümet kurulamaz veya güvenoyu alamazsa Sayın Cumhurbaşkanı, Meclis Başkanı olarak bana danışarak ülkeyi üç ay içinde seçime götürür. - Önce seçimi iptal edip sonra hükümeti düşürürlerse ne olur? Hükümet düşmeden iptal olursa - O zaman ancak Sayın Başbakanın istifası halinde 45 günlük süreç başlayabilir ve bu süre 55 - 60 güne taşar. Başbakanın istifasıyla yine Cumhurbaşkanı devreye girer ve güvenoyu alacak bir hükümet kurulamazsa Anayasada belirtilen süre içinde seçime gidilir. Güvensizlik oyuyla düşürülme veya Başbakanın istifası halinde belirtilen sürelerde hükümet kurulamaz ve kurulsa bile güvenoyu alınamazsa Cumhurbaşkanı, Meclis Başkanına danışarak seçimlerin yenilenmesi kararı alır. Üç ay içinde de seçim yapılır.- AK Parti lideri Erdoğan ve Erbakan hakkında YSKnin vereceği karar gelişmeleri nasıl etkiler?- Sayın Başsavcı Kanadoğlu, Yargıtay 8. Ceza Dairesindeki davayı esas alarak hareket ediyor. Ben de bu görüşe katılıyorum. Bence Sayın Erdoğanın yeniden yargılanması gerekir. 312/2de yapılan değişiklik yeniden yargılama sebebidir. Eğer YSK, Erdoğan ve Erbakanın adaylığını kabul etmezse, küskünler hareketi, AK Parti ve SPnin desteğiyle güçlenebilir.İzginin muhtemel gelişmelere ilişkin sorulara, Anayasa ve İçtüzük açısından verdiği yanıtlar böyle.Cumhurbaşkanı, Meclis Başkanı ve Başbakan seçimlerin 3 Kasımda yapılmasını istiyorlar, erteleme kararının Meclisin itibarını zedeleyeceğini, halkı da inciteceğini düşünüyorlar. Giderek güçlenseler bile küskünlerin işi kolay değil. fbila@milliyet.com.tr - Küskünler sadece seçimi iptal edip hükümeti düşürmezler ve 45 günlük sürenin işlemesine böylece engel olmaya çalışırlarsa ne olur?