Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, beklenen hamlesini yaptı.MİT Müsteşarı ve mensuplarının terör suçları, örgütlü suçlar gibi suçlar nedeniyle soruşturulmalarını Başbakan’ın iznine bağlayan yasa değişikliği teklifi Meclis’e sunuldu.
Böylece Başbakan Erdoğan, bir kez daha MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın arkasında durdu. Erdoğan, gerekirse yasa çıkarırım ama yine Fidan’ı vermem, diyerek, kararlı bir duruş sergiledi.
Bu teklif yasalaştığı anda özel yetkili savcılık, Fidan ve diğer MİT mensupları hakkında başlattığı soruşturmayı yürütebilmek için Başbakan Erdoğan’dan izin talep edecek.
Başbakan Erdoğan’ın bu izni vermeyeceğini tahmin etmek kuşkusuz zor değil.
Görevlendirdiği kişi
Verilen yasa teklifinde MİT mensuplarının yanı sıra, “Başbakan’ın görev verdiği kişiler” de kapsama alınıyor.
Bu hüküm, Fidan’ın Oslo görüşmelerini yürütürken bulunduğu pozisyonu güvence altına aldığı gibi bundan sonraki süreçte benzeri görevler verebileceği kişileri de kapsıyor.
Danıştay yolu
Erdoğan’ın, Fidan ve çalışma arkadaşlarını korumak için yapacağı yasa değişikliği, tam anlamıyla bir koruma sağlar mı?
Bazı hukukçular soruşturma zaten açılmış olduğu için savcının izin yoluna başvurmadan soruşturmayı sürdürebileceğini savunuyor. Ancak teklif yasalaşırken geçmişe de işletileceği yönünde emredici hüküm konulursa savcının izin istemekten başka yolu yok. Başbakan’ın soruşturma izni vermemesi nihai karar niteliği taşımıyor.
Erdoğan’ın yasa yürürlüğe girdiğinde böyle bir karar vermesi karşısında ilgili savcılığın Danıştay’a başvurmasının yolu açık. Savcılık Danıştay’a başvurarak, soruşturmaya izin verilmemesi yönündeki kararın iptalini talep edebilir.Nihai kararı vermeye Danıştay yetkili bulunuyor.
Başbuğ ve Ergenekon etkilenmiyor
Meclis’e sunulan değişiklik teklifi, sadece MİT Kanunu’nda değişiklik öngördüğü için tutuklu bulunan eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ’u ve Ergenekon, Balyoz gibi davalardan tutuklu yargılananları etkilemiyor.
Değişiklik, CMK 250. maddeyi değiştirmediği için diğer görevliler bakımından koruma sağlamıyor.
Siyasal anlamı
Başbakan Erdoğan’ın MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ı korumak için yaptığı yasa değişikliği hamlesinin siyasi anlamı da var.
Fidan, Başbakan Erdoğan’ın verdiği yetki ve görevle PKK ile Oslo görüşmelerini yürütmüştü.
Başbakan’ın verdiği bir talimatı yerine getirdiği için, siyasal sorumluluk Erdoğan’a aitti. Erdoğan, bu sorumluluğun gereği olarak Fidan’ın soruşturulmasını kendi iznine bağladı ve, “O benim talimatımı yerine getirdi, sorumluluk ona ait değildir” mesajı vermiş oldu.
Başbakan, Danıştay yolu açık olmak üzere Fidan ve çalışma arkadaşlarını koruma altına almış olsa da, bu sürecin bir diğer siyasal sonucu da PKK ile müzakere yolunun en azından uzun bir süre kullanılmasının zorlaşmış olduğudur.
Fidan zaman kazandı
Verilen teklif yasalaşıncaya kadar mevcut hükümler geçerli.
İstanbul Özel Yetkili Savcılığı, diğer emekli MİT mensupları için yakalama kararı verirken Müsteşar Fidan’ın ifadesinin Ankara Özel Yetkili Savcılığı’nca alınmasını kararlaştırdı. Bu yönde Ankara Özel Yetkili Savcılığı’na yazı gönderdi.
Bu karar, MİT Müsteşarı Hakan Fidan’a zaman kazandırmış oldu. İstanbul’un yazısını alan Ankara Özel Yetkili Savcılığı, Fidan için bir gün belirleyecek ve ifadeye davet edecek.
Ankara Özel Yetkili Savcılığı, gün belirleyip davet çıkarıncaya kadar, Meclis’e sunulan teklif yasalaşırsa, bu kez Fidan’ın ifadesinin alınması için Başbakan Erdoğan’dan izin talep edilmesi gerekecek.
