Fikret Bila

Fikret Bila

fbila@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

“Tarihin gördüğü en büyük devrimci Hz. Muhammed’dir.” Bu söz CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na ait.
CHP İstanbul Milletvekili İhsan Özkes’in ilahiyat profesörleri, din görevlileri, Diyanet çalışanlarının oluşturduğu sendika başkanları ve gazetelerin Ankara temsilcilerine, önceki akşam verdiği iftar yemeği ilginç diyaloglara sahne oldu.
İftara İstanbul’dan katılan, “anti-kapitalist Müslüman gençlik” grubuna mensup olduğu anlaşılan bir genç, kendini, “Devrimci Müslüman” olarak tanımladı.
Bu tanıma bir sendika başkanı itiraz etti:
“Müslüman’ın devrimcisi olmaz. Müslüman Müslüman’dır” karşılığını verdi.

“Atatürk anılır”
Bir başka konuşmacı, “Niye mevlitlerde Atatürk’ün adı anılmaz, bu ülkeyi kurtaran ve kuran Atatürk’e ve silah arkadaşlarına dua edilmez” diyerek bir tartışma açınca, aynı sendika başkanı bu görüşe de itiraz etti. “Bu doğru değil” dedi:
“Belki birkaç din görevlisi mevlitlerde Atatürk’ü anmıyor olabilir. Ama istisnalar kaideyi bozmaz. Mevlitlerde, camilerimizde Atatürk ve arkadaşları anılır, hayır duayla yad edilir, Fatiha okunur. Bu bakımdan birkaç kişinin uygulamasına bakıp tüm din görevlileri hakkında Atatürk’ü anmıyorlar diye genelleme yapmak mümkün değildir.”

“En büyük devrimci”
Bütün konuşmacıları dikkatle dinleyen ve notlar alan CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu da görüşlerini açıklarken bu iki konuya değindi.
“Devrimci Müslüman diye bir şey olmaz, Müslüman Müslüman’dır” sözüne şu karşılığı verdi:
“Devrimlerden söz edildi. Bana göre bütün peygamberler devrimcidir, dünyayı değiştirmişler. Hz. Muhammed, tarihin gördüğü en büyük devrimcidir. Yeni bir çağ açmıştır. İslamiyet’in başlangıç yıllarına bakalım. Geliştirilen bilim, Ortaçağ’ın Rönesans’ına kaynaklık etmiş. Sormamız gereken soru şudur; ‘Neden şimdi Avrupa veya batı bizden çok daha ileride?’ Bunun sorgulanması lazım. Eğer sorunun yanıtını bulabilirsek emin olun çok şeyi çözmüş oluruz, çözmek zorundayız.”

Atatürk’e haksızlık
Kılıçdaroğlu, Atatürk’le ilgili olarak şu değerlendirmeyi yaptı:
“Atatürk’ten de söz ettik. Neden rahmet okunmadığı ifade edildi. O’nun devrimlerini yeteri kadar özümsemiş değiliz. O’na en büyük kötülüğü biz yaptık. Emin olun O’na en büyük kötülüğü yapanlar O’nun adını en çok kullananlar oldu. Atatürk bir bilim adamı değil, bir sosyolog değil. Bir asker. Ömrü cephelerde geçmiş. Cepheden cepheye koşmuş. Düşünün daha 1921’de Çocuk Esirgeme Kurumu’nu kurmuş. Daha cumhuriyet ilan edilmeden önce bu kurumu kurmuş. Neden? Çünkü cephelerde yetim kalan çocukları görmüş. Daha Türkiye toplu iğne yapamazken, 1925’te uçak fabrikası kurmuş. Haliç’te denizaltı yapmaya çalışmış. Ülkeyi küçümsenen demir ağlarla örmüş. Ve dua eden arkadaşımızın dediği gibi bir kefeniyle gitmiş. Maddi, manevi bütün varlığını bu topluma bırakmış. Şimdi ben bu insana Müslüman değil dersem, haksızlık etmiş olmaz mıyım? Kul hakkı yedi mi bu insan? Hayır. O bir devrimcidir. Eğer bu ülkenin minarelerinde 5 vakit ezan okunuyorsa, o insanın sayesindedir.”
Kılıçdaroğlu, ilahiyatçı profesörlere ve din görevlilerine hitap ederken, “Mahallelerimiz farklıydı ama aynı şeyleri düşünüyormuşuz, bizler birbirimizi yeni tanıyoruz” diyerek, iftar konuklarının yaptığı konuşmalardan duyduğu memnuniyeti de dile getirdi.