TRT 1’de yayınlanan Politik Açılım programında Derya Sazak, Fehmi Koru, Prof. Dr. Fuat Keyman ve Prof. Dr. Mustafa Erdoğan’ın konuğu olan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan önemli açıklamalar yaptı. Erdoğan, meslektaşlarımızın sorularıyla gündemdeki hemen hemen tüm konulara ilişkin görüşlerini açıkladı.
Erdoğan’ın yaptığı açıklamalar içinde en çok eleştirilen Sudan Devlet Başkanı Ömer el Beşir’le ilgili görüşleriydi. Erdoğan’ın, Darfur’a gittiğini, orada bir katliam görmediği anlamındaki sözleri ile “Müslüman katliam yapmaz” cümlesi, eleştirilere en çok hedef olan ifadeleriydi.
Başbakan’ın bu sözlerini CHP lideri Deniz Baykal da eleştirdi. Baykal, dünkü görüşmemizde, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün ve Başbakan Erdoğan’ın Beşir’e sahip çıkma gayretlerinin yanlış olduğunu söyledi. Baykal, şu değerlendirmeyi yaptı:
‘Sahiplenmek yanlıştır’
“Sudan Devlet Başkanı, uluslararası hukuka göre suçlanan biri. Hakkında Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin katliam yaptığına ilişkin kararı var. Hal böyleyken Cumhurbaşkanı Gül, ‘İstanbul daveti için kim ne karışır’ dedi. Başbakan Erdoğan ise Beşir’in katliam yapmadığını savunmaya çalışıyor. Bunlar çok yanlış gayretler. Niye Beşir’i bu kadar sahipleniyorsunuz? Bütün dünya uluslararası hukuka, uluslararası kuruluşlara bakıyor. Ama Cumhurbaşkanı ve Başbakan, Beşir’i koruma yarışına girmişler. Girdiler de ne oldu? Beşir, Türkiye’ye yine gelemedi. Bir yandan ‘kim karışır’ diyeceksiniz, bir yandan da el altından haber gönderip ‘gelme’ diyeceksiniz. O zaman niye sahipleniyorsunuz?”
Darfur’da ne oldu?
Baykal, Başbakan Erdoğan’ın Darfur’a yaptığı ziyarete bakarak Beşir’i aklamaya çalışmasının da çok dikkat çekici olduğu yorumunu yaptı ve şöyle devam etti:
“Başbakan ‘Ben Darfur’a gittim, onlar gitmeden konuşuyor. Biz orada böyle bir şey görmedik’ diyor. Ne yani, Sayın Başbakan Darfur sokaklarında cesetler mi göreceğini sanıyordu? ‘Sokaklarda ceset görmedim, o halde katliam da yapılmadı’ diye bir mantık olur mu? Herhalde Başbakan görsün diye katledilenleri sokaklarda bekletecek değillerdi.”
Din ölçüsü
CHP lideri Baykal, Beşir’i “Müslüman, o halde katliam yapmaz” diye savunmanın da mümkün olmadığını kaydetti. Bu konuda şu yorumu yaptı:
“Böyle bir ölçü olmaz. Madem Beşir Müslüman, o halde böyle bir şey yapmaz, diye kestirip atılacak bir konu değil. Bu Sayın Başbakan’ın zihninin nasıl çalıştığını gösteriyor. Kullandığı tek ölçünün din olduğu anlaşılıyor. Bu ölçüyle gerçekleri yok sayabiliyor.”
Kilidi açacak belge
Baykal, Başbakan Erdoğan’ın, Albay Dursun Çiçek’e ait olduğu öne sürülen ıslak imzalı belgenin kilidi açacak belge olabileceği yönündeki yorumunu da şöyle eleştirdi:
“Sayın Başbakan diyor ki, ‘Adli Tıp’ın kararını esas alın, ona göre karar verin’. Bir kere bu yargıya doğrudan müdahaledir. Yargı hangi bilgi ve belgeye ihtiyacı varsa o bilgi ve belgeyi ilgili kurumdan isteme yetkisine sahiptir. Bir kurumun kararını da yeterli görmeyebilir. Başka kurumların kararını da incelemesini de isteyebilir. Ama Başbakan, ‘bu karara iktifa edin’ diyor. Bu olmaz. Bu Başbakan’ın işi değildir. Eğer ıslak imzalı belge kilidi açacaksa o zaman bu belgenin orijinalini neden askeri savcılığa göndermekten kaçınıyorlar? Göndersinler, onlar da incelemelerini yapsınlar. Yargı özgürce çalışsın ve olayı aydınlatsın.”
Baykal konuşmayacak
TBMM’de bugün açılım süreciyle ilgili ön görüşmeler yapılacak. Bu konunun Atatürk’ün ölüm yıldönümü olan 10 Kasım’da yapılması CHP ve MHP tarafından eleştirilmişti. Baykal, sorum üzerine, bugün yapılacak ön görüşmelerde partisi adına Onur Öymen’in konuşacağını söyledi. Baykal, bugün konuşmayacak. CHP lideri, bu konudaki soruma, “Önce İçişleri Bakanı ne diyecek, onu bir görelim, anlayalım istiyoruz” yanıtını verdi.