Fikret Bila

Fikret Bila

fbila@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a, “Genelkurmay Başkanı’nı görevden al” telkininde bulunanlar var. Telkinle yetinmeyip “Özal olsaydı alırdı” diyerek kışkırtanlar da mevcut.
Başbakan, Genelkurmay Başkanı’nı niye görevden alacak?
Spor olsun diye mi?
Öneri sahiplerinin atıp tuttuklarına bakarsanız, “Evet, gerekirse spor olsun diye!”
Maksat, Başbakan’ın, Genelkurmay Başkanı’nı görevden alacak güçte olduğunu kanıtlaması. Böylece tarihe Genelkurmay Başkanı’nı görevden almış Başbakan olarak geçmesi...
Ringdeki boksörlere tempo tutar gibi “al, al” diye ısrar etmeleri, “horoz dövüşü” yaptırmaya çalışmaları komik bir görüntü yaratıyor.

Erdoğan-Başbuğ ilişkisi
Başbakan Erdoğan, daha birkaç gün önce canlı yayında, Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ ile aralarında bir sıkıntının olmadığını üzerine basarak açıkladı.
Başbakan “Benim sıkıntım yok” diyor ama bazıları, “Sen bizden daha iyi mi bileceksin, sıkıntınız var, görevden al” diye akıl veriyorlar!
Başbakan Erdoğan ile Org. Başbuğ her hafta görüşüyorlar. Cumhurbaşkanı’nın yaptığı gibi haftalık olağan görüşme sistemine geçtiler. Başbakan ile Genelkurmay Başkanı’nın haftalık görüşme yapmaları, konuların soruna, sorunların krize dönüşmesini önleyen en sağlıklı yöntem. Bu yöntem, birçok gerginliğin ortadan kalkmasında etkili oldu. Sistem bu kanalın açık tutulmasıyla daha sağlıklı işlemeye başladı.
Org. Başbuğ, TSK’da demokrasiye aykırı eğilimler taşıyanlar varsa, onları bu kurumda barındırmayacağını kamuoyuna birkaç kez açıklamış bir komutan. Başbakan Erdoğan, Org. Başbuğ’un aynı sözleri kendisine söylediğini de kamuoyuna açıkladı.
Bu durumda Başbakan, Genelkurmay Başkanı’nın bu tutumundan her fırsatta övgüyle söz ederken, neden görevden alacak? Yeminli TSK karşıtlarını memnun etmek için mi?
Bu öneriyi yapanların tezine göre, Albay Dursun Çiçek’e ait olduğu öne sürülen andıç çalışması görevden almak için yeterli gerekçe oluşturuyor. Oysa bu belgenin aslının ortaya çıkarılmasını Org. Başbuğ da en az Başbakan Erdoğan kadar ısrarla istedi. Hâlâ da istiyor. Gerçek ortaya çıktığında rütbesi ne olursa olsun gereğini yapacağı konusunda da kamuoyuna açık taahhüdü var. TSK’nın demokrasiye ve Anayasa’ya bağlılığını üzerine basa basa söyleyen Org. Başbuğ.
Hal böyleyken, “Görevden al, Özal olsa alırdı” demek, kriz yaratma çabasından başka bir anlam taşımıyor.

Özal almadı
Verdikleri örnek de doğru değil. Rahmetli Turgut Özal, Genelkurmay Başkanı’nı veya bir kuvvet komutanını görevden almadı. 1987 yılında dönemin Kara Kuvvetleri Komutanı Org. Necdet Öztorun’u Genelkurmay Başkanlığı’na atamadı. Atama yapılmadığı için de Org. Öztorun emekliye ayrıldı.
Genelkurmay Başkanlığı görevine de dönemin Genelkurmay İkinci Başkanı Org. Necip Torumtay atandı. Genelkurmay Başkanı’nın kuvvet komutanlığı yapmış orgeneraller arasından atanmasını öngören yasa gereğince Torumtay, önce Kara Kuvvetleri Komutanlığı’na, sonra Genelkurmay Başkanlığı’na atandı.
Ayrıca Genelkurmay Başkanı’nı tek başına başbakan atamıyor. Bu nedenle de tek başına görevden alma yetkisi yok. Genelkurmay Başkanı, Bakanlar Kurulu’nun teklifiyle Cumhurbaşkanı tarafından atanıyor. Nitekim Özal, dönemin Cumhurbaşkanı Kenan Evren‘in onayı olmadan Torumtay’ı Genelkurmay Başkanı olarak atayamazdı.
Örnek gösterilen atamanın gerekçesi ise dönemin Genelkurmay Başkanı Org. Necdet Üruğ’un görev süresi dolmadan bir ay önce istifa ederek Org. Öztorun’un Genelkurmay Başkanlığı’na atanmasını sağlamak istemesiydi. İsteğin de ötesinde istifa kabul edilmeden ve atama yapılmadan, Öztorun Genelkurmay Başkanı olmuş gibi devir-teslim töreni davetiyesi bastırılmasıydı. Bu, Cumhurbaşkanı Evren ve Başbakan Özal tarafından bir dayatma olarak görüldü ve atama yapılmadı.
Öneri sahipleri bunları bilmiyorlar mı? Bilmediklerinden değil, “Nasıl olsa atış serbest” diye düşünüp, hızlarını alamadıkları için birbirinden “parlak” fikirler üretiyorlar.