Senelerdir Karagöl’e gideriz. Hangimiz uğradık bugüne kadar Yamanlar köyüne? Mesela, hangimiz biliyoruz buranın yerel domatesini? Hatta buralarda tarım yapıldığından kimin haberi var?
Belki de ilk kez duyuyorsunuz köyün adını di mi?
Geçen Pazar günü Karşıyaka Belediyesi ‘Yamanlar Köy Şenliği’ adı altında bir etkinlik düzenledi. O kadar çok gezmeme rağmen, ben de ilk defa gittim köye. Demek ki beni cezbedecek bir şey görmemiştim bugüne kadar. Ama varmış! Organizasyonda öğrendim.
Yamanlar’ın domatesi bu yöreye hasmış. İnce kabuklu, biraz şekilsiz, sulu ve şahane bir lezzeti olan, yerli tohum bir ürünmüş. Hatta Karşıyaka Belediyesi bu konuda bir çalışma başlatmış. En doğru tohumu elde edip Yamanlarlı üreticiyle paylaşacakmış. Sonra da bu lezzetli, yerli tohum domatesin yaygınlaşması için gerekeni yapacakmış.
Dedim ya, Karşıyaka Belediyesi’nin yaptığı şenlikle haberdar oldum bunlardan. Çok güzel bir organizasyon oldu. Köylüler ellerinden ne geliyorsa yapmışlar, ürettikleri ne varsa tezgâhlarına koymuşlar. Samimi bir sohbetle satıyorlar ürünlerini. Belediye, çocuklar için mini bir Pinokyo oyunu hazırlamış, yürüyen sahnede sergilenen oyunu coşkuyla seyretti çocuklar. Sonrasında halk oyunları, tiyatro ve konserle sürdü eğlence, zaman su gibi aktı Yamanlar’da... Karşıyaka Belediye Başkanı Cemil Tugay ve eşi, organizasyonun başından sonuna kadar köydeydi, bütün etkinlikleri izlediler. Başkan’ı, yapılan her organizasyonda başından sonuna kadar bulundukları ve mütevazı tavırları için tebrik ediyorum. Ve elbette eşini de...
Son olarak, her zaman dediğimi tekrarlayacağım.
Evet! Bu ve bunun gibi organizasyonlar, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin Yarımada Projesi çerçevesinde yapıldı, yapılıyor, yapılmalı da!
Ama kesinlikle İzmir’de büyük bir finali, eğlencesi, şenliği olmalı. Ve bu öyle bir organizasyon olmalı ki, Türkiye’nin ve hatta dünyanın her yerinden misafirler gelmeli. Güzel İzmir’de bu potansiyel var.
İzmirli bunu istiyor!
20 yıldır aynı köşede
Sokak lezzetlerini oldum olası sevdim. Bunu da gerek köşemden, gerekse instagram sayfamdan anlatıyorum. Ben söyledikçe birçok tepki de alıyorum. Yok hijyeniydi, vergisiydi, algısıydı, eldiven taksaydı gibi bir sürü eleştiri yazıyor insanlar. Belki de haklılar. Ama ne olursa olsun, sokakta yapılan ve bence bir kültür halini alan güzel sokak lezzetlerinden vazgeçmemizi gerektirmez bu durum.
İşte size bi lezzet durağı.
İzmir Manavkuyu Eczane Durağı’ndan hemen içeriye girdiğinizde köşede bir kahve göreceksiniz. Hah işte Babacan Döner Yavuz (Korkmaz) ve ağabeyi, 20 yıldır bu köşedeler.
Sevgili arkadaşım @bugünbiraradayız Özgür’le pek seviyoruz burayı. Zaten Özgür’ün tavsiyesidir bana da. İkimiz de lezzetin samimiyette gizli olduğunu düşünenlerdeniz.
Babacan Döner Yavuz da böyle bi arkadaş. Samimi, içten ve güler yüzlü... Asıl dönerci babaları Yahya Korkmaz. Mahallede Yahya Emmi diye tanınıyor. Rahatsızlanınca çocukları bıraktırmış işi. İki kardeş sürdürüyorlar döner tezgâhını. Erzurumlu bir aile Korkmaz ailesi. Et döner yapıyorlar.
Babaya, “Nasıl, becerebiliyorlar mı ustam?” diyorum.
“Bunlar beni geçtiler döner işinde” diyerek, ustalıklarını teslim ediyor çocuklarının.
Yavuz hem sipariş alıyor, hem sohbet ediyor, hem de döner kesiyor. Biz Yahya Emmi’yle konuşurken sürekli araya giriyor, “Tek lavaş mı, soğan olsun mu, acı atiim mi?”
Ve işte dürümümüz hazır. Kahveden bi de gazoz söylüyoruz yanına. Oh! Değmeyin keyfimize.
Bi dürüm kesmiyor, bi tane daha söylüyoruz. Bi gazoz daha! Aklımız yerine geliyor.
Ellerine sağlık Yavuz!
Siz o köşede oldukça biz o döneri yiyeceğiz... Elleriniz dert görmesin...
Dönerci Mehmet Usta’yı kaybettik
Evet, benim işim lezzet. Yediklerimde acıya, tatlıya, lezzete, en çok da muhabbete bakıyorum.
Geçen hafta aldığım bir haber, çok ama çok üzdü beni. Muhabbeti güzel, kendi güzel, işi güzel bi insanı kaybettiğimizi öğrendim.
Önceki haftalarda yaptığı şahane dönerini ve muhabbetini yazmıştım köşemde Mehmet (Doğan) Usta’nın. Sosyal medyada da birçok fotoğrafını paylaşmıştım ustanın. Facebook’ta bir takipçimin, ustanın rahmetli olduğunu yazmasıyla haberim oldu ölümünden. Açıkçası, keyfimi kaçırdı bu yorum. Daha doğrusu, kötü bir şaka zannettim önce.
Hemen telefona sarılıp aradım Mehmet Usta’yı. Ama maalesef haber doğruydu. Yeni tanıdığım, ama çok sevdiğim Mehmet Usta’ya Allah’tan rahmet, yakınlarına da başsağlığı diliyorum. Ve onu hep böyle dönerinin başında hatırlamak istiyorum...
Mekânı cennet olsun.