Ramazan ayı ön yargılarımızdan kurtulduğumuz içimize döndüğümüz, bedenen ve ruhen dinginlik bulduğumuz aydır. Stres ve huzursuzluktan uzaklaşıp güzelliğe, iyiliğe odaklandığımız dengeyi yakalamak için elimize geçmiş bir fırsattır. Sessizlik, sakinlik ve hoş görü ile etrafımızı, nefsimizden uzaklaşmakla bedenimizi tanımamız için değerli bir zamandır.
Sağlıklı beslenme yalnız beden sağlığı değil, ruh ve bedenin bütünüdür. Peki, ramazan ayını sakinlik, huzur ve sağlıkla geçirmek için neler yemeli ve nasıl düşünmeliyiz?
Yaz aylarına denk gelen ramazan ayında yaklaşık 16-17 saat aç ve susuz kalan bedenimiz ani gelişen bu değişime tepki vererek kıtlık metabolizmasına girer. Bu değişim metabolizma hızında ortalama %40 oranında yavaşlamaya sebep olurken vücut aldığı besinleri depo etme eğilimde olur. Gıda yokluğuna kendini hazırlar, halsizlik ve bitkinlik hissetmemize ve karbonhidratça zengin besinlere yönelmemize sebep olur ki rahatça depo enerji sağlayabilsin.
Uzun zamandır karbonhidrattan yoksun, yağ ve proteinden zengin beslenme diyetleri üzerinde duruluyor. Düşük karbonhidratlı yüksek proteinli diyetleri uygulamak zor ve sağlıksızdır. Beslenmenizde hayvansal protein ve