Çünkü pek çok imalatçı ihracatçı veya ihracatçı açısından KDV iadesini süresinde almak nakit akışı açısından hayati öneme sahip. En ufak bir gecikme bile bu şirketleri batma noktasına getirebilir. Çünkü bunlar ihracatı gerçekleştirebilmek için ödedikleri KDV’yi iade alacaklar, yani ceplerinden çıkmış paranın peşindeler…
Mükellef lehine verilme ve ödeme süresi uzatılan KDV beyannamelerinde “ödenecek KDV” çıkmayıp “iade KDV” çıkıyorsa, bu mükellefler tabii ki beyanlarını uzatma süresi içinde son günü beklemeden verebilirler. Bunda bir tereddüt yok.
Dolayısıyla KDV iade talebinde de bulunabilirler. Mahsuben iadede sorun çıkmayacağını düşünüyorum. Çünkü mahsuben iadeye hak kazanabilmek için, iade talep dilekçesini vermek ve gerekli bilgi ve belgeleri sisteme yüklemek yeterli. Mahsuben iade sonradan gerçekleştirilse bile talep tarihi itibariyle iade yapılacağı için sorun yok. Ancaaak, nakden iade veya teminat karışlığı iadede sorun yaşanabilir. Çünkü her ne kadar biz erken KDV beyannamesi versek de bizim KDV ödediğimiz (veya borçlandığımız) satıcılar/mükellefler mücbir sebep kapsamında beyanname vermemiş olabilirler. Maliye kendisine intikal etmeyen KDV’yi nakden iade etmeyecektir.
Maliyenin acilen bu konuya el atması ve en azından 3 ay boyunca sistemini değiştirmesi gerekiyor…