Deniz Kilislioğlu

Deniz Kilislioğlu

deniz.kilislioglu@ntv.com.tr

Tüm Yazıları

Türkiye’nin 10 ili, 7,7 ve 7,6’lık iki büyük depremle sarsıldı. Yaklaşık 45 bin kişi hayatını kaybetti, çok sayıda kayıp var. İnsanlar bir gecede her şeyini kaybetti, şehirleri yıkıldı. Yeni acıların yaşanmaması için yeni, ama bu kez gerçekten temiz bir sayfa açma zamanı. Şehirlerin yeniden planlaması, kentsel dönüşümün sürdürülebilir olması önemli. En az bunlar kadar önemli bir başka süreç ise ortaya çıkan enkazın çevreye uygun şekilde kaldırılması ve geri dönüşümü. Birleşmiş Milletler’in İnsan Yerleşimleri Programı BM-Habitat bu alanlarda çalışan birim. Geçen hafta sonu bölgeyi de ziyaret eden BM Habitat İcra Direktörü Maimunah Mohammed Sharif ile konuştum, özellikle enkazın geri dönüşümü için yapılacakları sordum.

Haberin Devamı

Enkaz nasıl dönüştürülecek?

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın son verilerine göre 11 ilde 164 bin 321 bina yıkık, acil yıkılacak ve ağır hasarlı durumda. Bu veriler ışığında uzmanlar ortaya çıkan/çıkacak enkazın 230 milyon ton olduğunu, bunun da Erciyes Dağı hacminde olacağını hesap ediyor. Bir karşılaştırma yapmak gerekirse, BM Habitat ekiplerinin en son ayrıştırdığı enkaz 2020 yılındaki Beyrut Limanı patlamasının yol açtığı enkazdı ve Lübnan Çevre Bakanlığı’nın o dönemki verilerine göre patlama yüzünden 650 civarında eski bina yıkılmıştı ve ortaya 800 bin ila 1 milyon ton enkaz çıkmıştı. Yani bir başka deyişle 11 ilin enkazı Lübnan’dakinden yaklaşık 230 kat daha fazla. Böyle bir durumda en zor şey, boya, cam, asbest, gübre gibi birbirine karışan pek çok kimyasal malzemeyi ayrıştırmak. Bu karmaşık yapı enkaz temizleme sürecini de uzatıyor. BM Habitat Direktörü, “Bu örnekte ne kadar zaman alacağını söylemek için çok erken çünkü enkazın büyüklüğü ile ilgili hâlâ yeni veriler alıyoruz. Çıplak gözle bakıldığında bile çok fazla. Size tutulamayacak bir söz vermek istemem. Böyle bir enkazın ne kadar sürede ayrıştırılacağını, geri dönüşüme tabi tutulacağını söyleyebilmem için tam verileri görmemiz gerekiyor” dedi. BM Habitat Direktörü “Bu konuda benim en büyük tecrübem Lübnan’daki patlama sonrası yaptığımız çalışma oldu. Öncelikle unsurları ayrıştırmak gerekiyor. Tehlikeli olanlar var, olmayanlar var. Bunların hangisi ayrıştırılabilir hangileri ayrıştırılamaz, hangileri dönüştürülebilir, hangileri dönüştürülemez, bunu görmek gerek” dedi.

Haberin Devamı

Beyrut patlamasının 230 katı

Beyrut’ta proje nasıl yürütüldü?

Lübnan örneğinde veri toplamak için ilk etapta sahaya 75 mühendis indi. Mühendislere, BM Kalkınma Programı (UNDP) ve AB atık uzmanları da destek verdi. Beyrut 139 bölgeye bölündü. 36 bölge, patlamaya en yakın bölge olarak “kırmızı alan” ilan edildi. Bir ay içinde bu alanda 700’ün üzerinde bina incelendi. Konut, ticari ve sanayi olarak bina tipleri ayrıldı. Binaların boyutlarına göre enkazda metrekare ve metreküp cinsinden hesap yapıldı. Yapısal hasar kategorisi çıkarıldı. Binaların yapısal hasar kategorisini çıkarmak, geçmiş deneyimlerine göre enkaz boyutunu hesaplamada en önemli veri. Genellikle tamamen tahrip olmuş ve iç duvarı hiç olmayan endüstri tarzı binalardan kaynaklı yıkım, bina hacminin yüzde 5 ila 15’ini oluşturuyor. Tamamen yıkılan okullar, ofis ve banka gibi ticari yapıların enkazı, bina hacminin yüzde 15 ila 20’sini, tamamen yıkılan konutlar ise yüzde 25 ila 35’ini oluşturuyor. Bu hesaplamalar doğrultusunda BM en büyük hasarı alan kırmızı bölgede 800 bin ila 1 milyon ton enkazın oluştuğunu tespit etti. Mühendisler tek tek bina yapılarına göre, cam, alüminyum pencere ve kapı, kolon-kiriş-beton-taş, çelik-demir-kereste, asbest, tıbbi ve ilaç atığı, patlayıcı ve parlayıcı madde, otomobil, buzdolabı, klima, ısıtma sistemleri, elektrik sistemlerinin envanterini çıkardı. Veriler toplandıktan sonra enkaz hızlıca geçici depolama alanlarına taşındı. Bu sürecin ikinci ve üçüncü adımı da ayrıştırma ve tesislerde atıkların geri dönüştürülmesi oldu.

Haberin Devamı

Maliyet ne olacak?

Türkiye’deki enkazın boyutunu hâlâ tam olarak bilemiyoruz. Hal böyle olunca geri dönüşüm maliyetini de hesaplamak şu aşamada çok mümkün değil. Lübnan örneğinde, enkazın temizlenmesinin maliyeti 100 milyon dolar olarak hesap edildi. Atık yönetimi şirketleri ise bu tip enkazı geri dönüştürmek için ton başına 266 dolar talep etti. Yani maliyet iki katına çıktı. Dolayısıyla Türkiye örneğinde çok çok büyük büyük bir meblağdan bahsediyoruz.

Birlemiş Milletler üye ülkelere ilk etapta bir milyar dolar yardım çağrısı yapmıştı. BM Habitat’ın çağırısı ise 500 bin dolar içindi. BM Habitat Direktörü, enkazın geri dönüşümü için Birlemiş Milletler çatısı altındaki diğer ajanslarla, yani Çevre Programı ve BM Kalkınma Ajansı ile çalışmaları gerektiğinin altını çizdi. Bunun için de fona ihtiyaçları olduğunu söyleyerek BM üyesi ülkelere çağrı yaptı: “Biz para dağıtan bir ajans değiliz. Ülkelere BM ile bir araya gelme çağrısı yaptık. Onlar destek versin ki, biz de BM olarak -sadece Habitat değil- BM’nin diğer kuruluşlarındaki uzmanları harekete geçirebilelim”.