“7 yıllık evli 30 yaşında bir ev kadınıyım. İki çocuğum var. Son günlere kadar, eşimle çok mutlu bir evliliğim vardı.
İlk çocuğumuz doğduğunda, çocuğumla daha yakından ilgilenebilmek için işten ayrıldım.
Daha sonra ikinci çocuğumuz doğduğu için tekrar işe dönmedim. Son günlerde eşimle ciddi sorunlar yaşıyoruz.
O, zaman zaman eve geç saatlerde geliyor, bu da beni çok üzüyordu. Sorduğumda işleri nedeniyle geciktiğini söylüyordu.
Ben de buna inanıyordum. Ama arkadaş sohbetlerinde kafam iyice karışıyordu.
Onlar bana ‘Eşin eve geç geldiğine göre mutlaka bir kadın vardır, araştır, öğren, saf olma,’ diyorlardı.
Bazen de kendilerinin veya başkalarının aldatılmalarıyla ilgili olaylar anlatıyorlardı.
Ben de bu konuşmaların etkisi altında kalarak, bir akşam eşim uyurken cep telefonunu karıştırdım ve konuştuğu kişilerin listesini çıkardım.
Bunlardan bir kadınla sık sık telefonlaştığını görünce iyice şüphelendim. Ertesi gün o kadını aradım.
‘Eşimle aranızda ne var?’ diye biraz da suçlayarak sordum. Kadın bana çok sinirlendi.
‘Ben eşinizin iş yaptığı firmanın müdürüyüm, bu ne cüret!’ deyip telefonu yüzüme kapattı.
Aradan bir saat geçmeden eşim aradı. Bana çok kızmıştı.
‘Yaptığını beğendin mi? Aradığın kadının çalıştığı firma en çok mal sattığımız firmalardan birisiydi. Artık bizimle iş yapmayacaklarmış,’ dedi.
Akşam da eve gelip valizini hazırlayıp evden ayrıldı. Bana da boşanmak istediğini söyledi.
Aradan 8 gün geçtiği halde eşim eve dönmedi. Yuvamın yıkılmasını istemiyorum. Ama ne yapacağımı bilemiyorum. Bana bir yol gösterin.”
***
Değerli okurum, evliliğin en temel unsurlarından birisi karşılıklı güvendir. Eşinizin sadece geç kalması nedeniyle böyle bir şüpheye düşmeniz doğru olmamış.
Daha da önemlisi arkadaşlarınızın sizi yanlış yönlendirmesine izin vermişsiniz.
Yapmanız gereken açık yüreklilikle eşinizden ve o kadından özür dilemenizdir. O kadını da nasıl bir itham altında bıraktığınızı bir düşünün. Bunun aynısı size yapılsa ne hissederdiniz.
Özür dilemek önemli bir erdemdir. Doğrudan konuşamasanız bile eşinize bir mektup yazıp, hatalı olduğunuzu ve çocuklarınızın ve sizin ona ihtiyacı olduğunuzu belirtin. Umarım her şey düzelir. Beni de gelişmelerden haberdar edin.
***
Değerli okurlarım, evliliği yıkan gizli tehlikelerin en önemlilerinden birisi de dedikoduların etkisi altında kalarak hareket edilmesidir.
Gerek bana gelen mektuplar gerekse yaptığım araştırmalar bunu kanıtlamıştır. Bu nedenle bu konuda uzmanı olmayan hiç kimseyle evliliğinizi konuşmamanızda yarar var.
***
Değerli okurlarım, bana güvenerek yaşadığınız sorunları benimle paylaştığınız için çok teşekkür ediyorum.
Her şeyin istediğiniz gibi olması dileğimle…
Cengiz Hortoğlu