Değerli okurlarım, hayatınızda yapacağınız tek bir değişiklik bile tüm hayatınızı olumlu olarak değiştirir.
Günlük koşuşturmalar, acele işler, hep bir yerlere yetişmeye çalışmalar ve de gecikme kaygıları… Hep panik halindeyiz.
Hep yapmamız gereken acele işler var. Bir şeylerin peşinden koşuyoruz. Böylece gelecek tüm şimdiki zamanımızı eritiyor.
Bir de bakıyoruz ki akşam olmuş. Ertesi gün yine aynı senaryoyu yaşıyoruz. Bütün bir ömür böyle geçiyor. Peki, böyle nereye kadar gider?
Ancak başımıza bir şey geldiğinde hayatı koşarak yaşamanın yanlışlığını anlıyoruz.
Kaybettiğimiz değerli bir dostumuzun ağır hastayken, “Daha çok kazanma hırsıyla sevdiklerime yeterince zaman ayıramadım. Biliyor musun, en büyük pişmanlığım budur,” sözleri hiçbir zaman aklımdan çıkmadı.
***
Bir an durup gözlerinizi kapatın, tüm hayatınızı film şeridi gibi gözden geçirin. Siz de çok hızlı yaşıyorsanız, aşağıdaki önerilerimi okuyun.
Sahip olduğunuz hayat, nasıl bir hayat olursa olsun, o hayatı daha güzel yaşamanın yolu:
Hayatı biraz ağırlaştırmak, hayatın sadece içinden hızla koşarak geçmek yerine tüm güzelliklerin farkına vararak ilerlemenin daha güzel olduğuna inanıyorum. Bunun en büyük önemi bakmak yerine görmemizi sağlamasıdır.
***
Bu söylediklerimin doğruluğunu kendi hayatımda uyguladığım için çok iyi biliyorum.
Peki nerelerde acele etmeden ve hızlı gitmeden yavaşlayalım?
*Sevdiklerimizle zaman geçirirken,
*Denizi, yakamozları, yıldızları izlerken,
*Çayımızı yudumlarken,
*Spor yaparken,
*Arkadaşlarımızla sohbet ederken,
*Yemeğimizi yerken,
*Tatil yaparken,
*Bir arkadaşımıza kart veya mail yazarken,
*Bir sorunu çözerken,
*Bir olaya öfkelenirken,
*Yolculuk yaparken,
*Konuşurken ve birisine cevap verirken,
Yavaşlarsak hayat hem daha anlamlı hem de daha güzel yaşanır.
***
Mutluluk ve sağlık dileklerimle…
Cengiz Hortoğlu
hortogludorduncubakis@gmail.com
http://twitter.com/cengizhortoglu