Cengiz Hortoğlu

Cengiz Hortoğlu

hortogludorduncubakis@gmail.com

Tüm Yazıları

Boşanın artık anneciğim, beni dövmeyin, bana bağırmayın, yatılı okula gönderin

“Eşimle uzun zamandır anlaşamıyoruz. Sürekli geç gelir, beni önemsemez ve değer vermez. Neredeyse her akşam tartışırız.

Hafta sonları ise hayatımız tam bir zehirdir. Daha kahvaltı yaparken kavga etmeye başlarız. Bana karşı şiddet kullandığında ben de karşılık veririm. Örneğin, o bana tokat atarsa ben de yüzünü tırmalarım. Kavga bittiğinde ikimizin de yüzü gözü değişir.

Aslında bitmiş olan bu evliliği, sadece oğlum için devam ettiriyorum. Babası ve annesinin yanında büyüsün istiyorum. Oğlum 13 yaşındadır. Okulunda da çok başarılıdır. Boşanmamızın onun okulunu da etkileyeceği kaygısını da taşıyorum.

Haberin Devamı

Ama dün sabah kalktığımda başucumda bulduğum mektupla adeta yıkıldım. Bu olaylardan hiç etkilenmediğini sandığım oğlumun, yaşadıklarımızdan ne kadar mutsuz olduğunu gördüm.

Bana yazıp bıraktığı mektupta, ‘Anneciğim seninle defalarca konuşmaya çalıştım. Ama dinletemedim. Sizin kavgalarınızdan bıktım.

Siz kavga ederken odama kapanıp gizli gizli ağladığımı biliyor musunuz? Yanına bir şey sormak için geldiğimde, bana bağırıp ittiğinin ve bağırdığının farkında mısın?

Arkadaşlarımın hafta sonlarında aileleriyle birlikte balık tuttuklarını, piknik yaptıklarını, sinemaya, tiyatroya gittiklerini anlatırken, benim boynumun bükük kaldığını biliyor musun?

Babam veya sen bugüne kadar bana ‘oğlum ne yapmak istersin?’ diye hiç sordunuz mu?

Anneciğim lütfen artık bana artık bağırma! Babama her kızdığında acısını benden çıkarma!

Senin de babamın da beni dövdüğünüz hiçbir günü unutmadım. Yanınızda çok mutsuzum, Boşanın artık Anneciğim, beni dövmeyin, yatılı okula gönderin. Orada annem ve babam yanımda olmayacak ama hiç olmazsa arkadaşlarım olacak.’ diyor.

Halbuki, ben tüm yaşadığım sıkıntılara onun için katlandım. Sevmediğim, hatta nefret ettiğim eşimle, evliliğimi onun için sürdürdüm. O bugüne kadar ne istediyse aldık.

Belki birkaç kez sinirle tokat atmış olabilirim. Acımı bazen ondan çıkarttığım, ara sıra bağırdığım da doğrudur. Ama bundan neden bu kadar etkilendiğini anlayamadım. Ben onun annesiyim, o da benim biricik oğlum… Onu çok seviyorum. Onun varlığıyla hayata tutunuyorum.

Haberin Devamı

Ben bu durumda ne yapmalıyım? Artık hata yapmak istemiyorum.”

İşte yapacaklarınız:

*Bu mektubu eşinize de okutun.

*Çocuğunuza bu durumda nasıl davranmanız gerektiği konusunda bir uzmandan yardım alın

*Sonra çocuğunuzu karşınıza alıp, yargılamadan, eleştirmeden saatlerce de olsa dinleyin.

*Daha sonra kavga yapmadan babasıyla birlikte dinleyin.

*Sizden neler istediğini ciddiye alın ve not tutun.

*Onun istediklerini hayata geçirin.

*Örneğin, bu hafta sonu bir olta alıp oğlunuzla balık tutmaya gidebilirsiniz.

*Bundan sonra çocuğunuzun hatırı için kavga yapmayın. Tartışmalarınızı da onun evde olmadığı zamanlarda yapın.

*Bunları başaramazsanız inanın boşanmanız, evli kalmanızdan daha iyi olacaktır.

*Çocukluğunu aile sevgisi olmadan yaşayanlar bunun acısını tüm hayat boyu çekiyorlar. Lütfen oğlunuza kulak verin.

*Onun sevgiye ve hoşgörüye tüm aldığınız giysilerden, pahalı hediyelerden daha çok ihtiyacı olduğunu bilin.

Haberin Devamı

Değerli okurlarım, hayata anlam katan ve mağdurlara güç veren yorumlarınızı bekliyorum.

Harika günler dileğimle…

Cengiz Hortoğlu