Aldatılan kadının içinden çıkamadığı zor durumu
İşte gerçek bir öykü: “Evliliğimizin üzerinden bir yıl bile geçmeden aramızda sorunlar çıkmaya başladı.
Haftanın dört beş günü eve neredeyse sabaha karşı geliyordu.
‘Kiminleydin’ dediğimde kıyameti kopartıp hakaret ederek üzerime yürüyordu.
Bir gün annemlere gitmek için evden ayrıldım. İçimde bir huzursuzluk hissettim. Nedense bir an önce eve dönmek istedim. Saat 14:00 sularıydı. Kapıyı açıp içeri girdim. İçeriden sesler geliyordu. Koridorda kadın iç çamaşırı gördüm.
Yatak odamıza girdiğimde de gördüklerim karşısında şok olmuştum. Eşim bir kadınla sevişiyordu.
Kendimi öylesine kötü hissettim ki, anlatamam. Kadın, beni görür görmez ayağa kalkıp giyinmeye çalıştı. Ben ‘Utanmıyor musunuz? Hem de yatak odamızda...’diye bağırmaya başladım.
Kadını saçından tutup yerlerde sürüdüm. Birkaç tokat attım. Eşim de ‘kadına ne hakla karışıyorsun’ diye beni kıyasıya dövdü.
Eşim, ‘Hani akşam gelecektin. Erken gelirsen sonu bu olur,’ diyerek bana vurmaya başladı.
Ağzım burnum kan içinde evden ayrıldım. Ama ne yazık ki ne bir mesleğim var, ne de cebimde bir kuruşum… Ailemin de durumu iyi değil. Onlar da “kızım evine dön” dediler. Yirmi gün sonra eve dönmek zorunda kaldım.
Bazen alkollü gelip benimle olduğunda tiksinti duyuyorum. Kendisinin üzerinde hiçbir mal varlığı yok. Babasının yanında çalışıyor, görünüyor. Boşanma davası açsam da fazla bir nafaka alamayacağım, söyleniyor. Bana bir yol gösterin. Ben ne yapmalıyım?”
Değerli okurlarım ne yazık ki çok sayıda kadın benzer sorunları
yaşıyor. Sizden bu konuda çözüm önerileri ve yorumlar bekliyorum.
Cengiz Hortoğlu