Cem Kılıç

Cem Kılıç

cem.kilic@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

ILO’nun yeni tahminlerine göre, salgının çalışma sürelerinde yol açtığı kayıp, daha önce tahmin edilenden oldukça yüksek olacak. Bu 125 milyon tam zamanlı eşdeğer iş kaybı demek...

Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) tarafından yayınlanan “Kovid-19 Salgını ve Çalışma Hayatı” başlıklı gözlem raporunun yeni baskısı, küresel toparlanmanın durakladığını, gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler arasında büyük eşitsizlikler olduğunu gösteriyor. ILO raporuna göre, salgın sonrasında gelişmiş ülkeler ile gelişmekte olan ülkelerin yaşadıkları toparlanmanın iki ayrı hızda olması bir bütün olarak küresel ekonomiyi tehdit ediyor. Bununla birlikte, salgının çalışma sürelerinde yol açtığı kayıp, ne yazık ki daha önce tahmin edilenden oldukça yüksek olacak.

Haberin Devamı

ILO’nun yeni tahminlerine göre, 2021’de dünyada toplam çalışma saatinde, küresel salgın öncesini temsil eden 2019’un 4. çeyrek dönemi ile karşılaştırıldığında yüzde 4.3 kayıp yaşanacak. Bu da 125 milyon tam zamanlı eşdeğer iş kaybı anlamına geliyor.

Salgının istihdama etkisi bekleneni aştı

‘Büyük Uçurum’ devam edebilir

ILO verilerine göre, 2019’un 4. çeyrek dönemi ile kıyaslandığında 2021’in 3. çeyrek döneminde yüksek gelirli ülkelerde çalışma sürelerinde yüzde 3.6’lık bir kayıp yaşandı. Diğer taraftan, söz konusu düşüş düşük gelirli ülkeler ile düşük-orta gelirli ülkelerde ise sırasıyla yüzde 5.7 ve yüzde 7.3 düzeyinde gerçekleşti.

 ILO’ya göre, somut mali ve teknik destek olmazsa, istihdamın toparlanması bakımından gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler arasındaki “büyük uçurum” devam edecek.

Aşıda küresel bir dayanışma olsa...

Aşı konusundaki küresel dayanışma daha güçlü düzeyde gerçekleşmiş olsaydı, söz konusu dengesizlikler, belki de hızlı ve etkin biçimde giderilebilirdi. ILO tahminlerine göre, düşük gelirli ülkeler aşıya daha hakkaniyetli biçimde erişebilselerdi, çalışma sürelerinin toparlanması daha yüksek gelir düzeyine sahip ekonomileri üç aydan biraz daha uzun bir sürede yakalayabilirdi.

Diğer taraftan, toparlanma eğilimleri üzerinde etkili olan diğer bir faktör de mali canlandırma paketleri. Mali canlandırma paketleri açığı hâlâ devam ediyor. Bu anlamda, küresel düzeyde canlandırma önlemlerinin yaklaşık yüzde 86’sı yüksek gelirli ülkelerde yürütülüyor. ILO tahminlerine göre, mali canlandırmada yıllık GSYH’nin yüzde 1’i kadar artış sağlanması, çalışma sürelerinde salgın öncesi döneme (2019 yılı 4.çeyrek) göre 0.3 yüzdelik puan artışa yol açıyor.

Haberin Devamı

Salgının istihdama etkisi bekleneni aştı

Aşılar ve mali canlanma ilişkisi

ILO tahminlerine göre, 2021’in 2. çeyreğinde tam aşılanan her 14 kişi başına 1 birim tam zamanlı eşdeğer iş küresel işgücü piyasalarına eklenerek toparlanmaya büyük katkı sağlanmış oldu. Eğer aşılar olmasaydı, küresel çalışma süresinde yüzde 4.8 düzeyinde gerçekleşen kaybın 2021 yılı 2.çeyrek döneminde yüzde 6 seviyesinde olacağı öngörülüyor.

Ancak aşılama çalışmalarının dengesiz yürümesi nedeniyle, en yüksek düzeyde olumlu etki yüksek gelirli ülkelerin işgücü piyasalarında ortaya çıkarken; düşük-orta gelirli ülkelerde ihmale edilebilir düzeyde ve düşük gelirli ülkelerde ise neredeyse sıfır düzeyinde olumlu etki olduğu görülüyor.

Haberin Devamı

Verimlilik açığı arttı

ILO raporunda dikkat çekilen bir diğer husus, Kovid-19 krizinin işçiler ve işletmeler ile verimlilik üzerindeki etkileri. Salgının istihdam üzerindeki eşitsiz etkisinin birçok ülkede istihdam ve işgücüne katılım eğilimleri tam toparlanabilmiş değil. İşgücü piyasası durgunluğu hala önemli düzeylerde seyrediyor. Dahası, gençler, ve özellikle genç kadınlar, daha fazla istihdam açığıyla karşı karşıya kalmaya devam ediyor.

Salgın gelişmiş ülkeler ve gelişmekte olan ülkeler arasındaki verimlilik açığının yükselmesine de yol açtı. 2020 yılında, yüksek gelirli ülkelerdeki ortalama bir işçi, düşük gelirli ülkelerdeki ortalama işçiye göre saat başına 17.5 kat daha fazla çıktı üretti. Bu uçurum, 2021 yılında 18.0’a yükseldi.