Eylül 2020’de tasarım dünyası çok önemli bir ismi, Terence Conran’ı kaybetti.
Terence Conran, Habitat, Conran Shop, Mothercare gibi markaların ve Bibendum, Quaglino’s, Boundary gibi restoranların da yaratıcısıydı.
Londra Tasarım Müzesi’nin kurucusuydu aynı zamanda.
3-4 yıl önce Londra’da bir tasarım ödülleri davetinde tanıştım büyük oğlu Sebastian Conran ile.
Yaşam boyu başarı ödülü almak için sahneye çıktığında “Bu ödülü doğru Conran’a verdiğinize emin misiniz?” diyerek herkesi güldürmüştü.
Çünkü sadece İngiltere’de değil, dünyada tasarım denince akla ilk gelen isim babası Terence Conran’dı.
Kardeşleri Jasper Conran da Sophie Conran da birer tasarımcıydı.
Sebastian Conran’ı ailenin diğer fertlerinden ayıran en büyük farkı tüm aile fertleriyle iyi ilişkilerinin olması ve tabii belki de bunu sağlamasına neden olan, kendi ismini taşıyan stüdyosu Sebastian Conran Design.
Conran’ın en büyük eseri
Sebastian Conran, sohbetimiz sırasında Londra Tasarım Müzesi hakkındaki fikrimi sorduğunda hiç çekinmeden müzeyi çok sevdiğimi ama sergilerini yetersiz bulduğumu anlatmıştım.
Hiç bozulmadan, “Peki, o zaman birlikte gidelim, ne değişmeli konuşalım” demişti ve hemen sonrasında birlikte müzeyi ve o zamanki Ferrari sergisini gezip müzenin restoranında Türk mutfağından yemekler yemiştik.
Babasının onu 7 yaşındayken marangozluk tezgahının başına oturtmasından kendisine çalar saatler verip “Bütün parçalarını sök, sonra tekrar birleştir ama bozulmasın” diye tembihlemesine çocukluğuyla ilgili birçok anısını konuşmuştuk.
Yaratıcı çözüm
Şimdi ise Kovid-19 önlemleri kapsamında İngiltere’de müzeler, sanat kurumları ve galeriler kapalı.
İşte bu durumda Londra Tasarım Müzesi yaratıcılığını kullanarak, müze mağazasını sanatçı Camille Walala imzalı bir süpermarkete dönüştürerek karşımıza çıkıyor.
Müzeler 19 Mayıs’a kadar kapalı kalmak zorundayken Londra Tasarım Müzesi bu yeni süpermarket girişimiyle hem müzeye destek sağlıyor hem de neyin gerekli neyin gerekli olmadığını sorgulamamızı…
Dün açılan Walala imzalı, cesur desenler ve parlak renklerle dikkat çeken The Supermarket adlı enstalasyon ekmek, kahve, pirinç, tuvalet kağıdı gibi temel ihtiyaç malzemelerini satıyor.
Ayrıca gelecek vaat eden 10 genç sanatçıya özel edisyonlar tasarlatmışlar ve bu özel edisyonları da süpermarket fiyatlarında satıyorlar.
Michaela Yearwood-Dan imzalı tuvalet kağıdı ve Jess Warby imzalı bulaşık deterjanı gibi.
Mimar John Pawson imzalı müzenin pandeminin başlangıcından beri geliri yüzde 92 düşmüş ve süpermarketten sağlanacak gelir genç sanatçılara ve tasarımcılara müzedeki sergilere ve panellere ücretsiz giriş olanağı sağlayacak bağış programına aktarılacak.
Özel bir firma sponsorluğunda gerçekleştirilen enstalasyon hem müzeye destek olacak, hem de işlerini göstermekte güçlük çeken genç sanatçılara yeni bir platform sağlayarak ışık tutacak.
The Supermarket, Londra Tasarım Müzesi’nde 25 Nisan’a kadar sergilenecek.
Belki Türkiye’deki özel müzelere de ilham kaynağı olur.