Çağdaş Ertuna

Çağdaş Ertuna

cagdas.ertuna@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Kültür bakanlıkları ülkelerindeki tarihi ve sanat eserlerini korumak için ellerinden geleni yapınca, vakıflar da destekledikçe her ülke kendi koleksiyonunu koruyabiliyor

 

Londra Sotheby’s’de Kudüs’teki L.A. Mayer İslam Eserleri Müzesi koleksiyonundan aralarında Osmanlı eserleri de olan bir seçki geçen ekim ayında açık artırmaya çıkacaktı. Ancak son anda İsrail hükümetinin Kudüs’te yer alan koleksiyonun Kudüs dışına çıkmasını istememesi nedeniyle müzayede ertelendi. Şimdi ise müzayede tamamen iptal edildi ve eserler müzeye iade ediliyor.

Haberin Devamı

Hatırlayacaksınız, müzayede evi Sotheby’s’in 27 Ekim’de İslam Eserleri Müzayedesi vardı. Öncesinde Orta Doğu satışlarının başındaki Benedict Carter ile Londra’da bir araya gelip açık artırmaya çıkacak eserleri inceleyerek Kovid-19 sonrası sanat piyasasındaki değişiklikleri konuşmuştuk. İslam Eserleri Müzayedesi ile aynı gün ise Kudüs’teki L.A. Mayer İslam Eserleri Müzesi koleksiyonundan bir seçki açık artırmaya çıkacaktı. Ancak son anda İsrail hükümetinin Kudüs’te yer alan koleksiyonun Kudüs dışına çıkmasını istememesi nedeniyle müzayede ertelendi. İsrail Cumhurbaşkanı Reuven Rivlin “Bu değerli eserler satıldığı anda kaybeden toplum olacak. Bu eserlerin İsrail’de kalabilmesi için elimizden geleni yapmalıyız” diye bir açıklama yaptı.

Osmanlı eserleri de var

Müzayedede satışa çıkacak eserler arasında Osmanlı tarihinden değerli parçalar da vardı. Kudüs’teki müzenin koleksiyonundan Sotheby’s’de satışa çıkacaklar arasında İznik çinileri, Osmanlı tombakları ve fermanları dikkati çekiyordu. İzniklerin açık artırma fiyatı 180 bin-220 bin sterlin, tombakların 100 bin-300 bin sterlin ve fermanların 60 bin-80 bin sterlin aralığındaydı. Eserlerin müthiş işçiliğine ve yüzyıllar sonra bile bu kadar iyi korunmuş olmalarına şaşırdığımı görünce, “Müzelerde, depolarda çok iyi korunuyorlar, bazen gün ışığına bile çıkmadıkları için daha da iyi durumda kalıyorlar” demişti Benedict Carter.

Müze, bu açık artırmadan 7.5 milyon sterlin civarında bir gelir elde etmeyi umuyordu. Daha sonra açık artırmanın kasım ayına ertelendiği söylendi ama bir yandan da İsrail hükümetinin açık artırmaya daha sonra da izin verip vermeyeceği henüz belli değildi. İşte bu noktada herkes kendine göre haklıydı aslında; hiçbir ülke kültürel hazinelerinin ülke dışına çıkmasını istemez. Müze yönetimi ise müzeyi ayakta tutabilmek için ek gelir yaratmak durumunda; Sotheby’s ise müzenin anlaştığı müzayede evi olarak müşterilerine verdiği sözünü yerinde tutmak ve açık artırmayı gerçekleştirmek istiyordu.

Haberin Devamı

Yardım Katar’dan geldi

Şimdi ise bir son dakika gelişmesi yaşandı; Katarlı Sheikh (Şeyh) Hamad Bin Abdullah Al Thani tarafından kurulan Al Thani Collection Foundation, müzeye finansal destek sağladı. Böylece müzenin ayakta kalabilmesi için koleksiyonundan eserleri satışa çıkarmasına gerek kalmadı. Al Thani Collection Foundation, bu yıl Paris’te Hotel de la Marine’de büyük bir sergi alanı da açmaya hazırlanıyor. Şaşırtıcı olan, kar amacı gütmeyen bu vakıfla müze yönetimini ve İsrail Kültür Bakanlığı’nı bir araya Sotheby’s’in getirmesiydi. Sotheby’s Londra ofisinde Benedict Carter ile birlikte inceleme şansı bulduğum eserler, şimdi Kudüs’teki L.A. Mayer Müzesi’ne iade edilecek.

Haberin Devamı

Bu aslında tüm dünyaya iyi bir örnek. Müzayedede satışa çıkacak eserler arasında Osmanlı tarihinden değerli parçaları da gördükçe, “Müzelerin ayakta kalmakta zorluk çektiği, bu yüzden koleksiyonlarından bir bölümü satışa çıkardıkları bu dönem her ne kadar müzayede evlerine yarasa da aslında üzücü” demiştim Benedict Carter’a. O da, “Böyle değerli koleksiyon parçalarını alanlar yine müzeler oluyor. Zaten müzeler de depolarında duran ya da birden fazla örneği olan eserleri satışa çıkarıyorlar” diye yanıtlamıştı.

Oysa görüyoruz; aslında kültür bakanlıkları kendi ülkelerindeki tarihi eserleri ve sanat eserlerini korumak için ellerinden geleni yapınca, maddi gücü bulunan vakıflar da onları destekledikçe her ülke kendi koleksiyonunu koruyabiliyor.

Aslında pandemiden sonra ayakta kalmakta güçlük çeken müzeler için yapılması gereken    tam da bu.

Kudüs’ten vetoya çözüm bulundu

Musevi ailenin kurduğu İslam Eserleri Müzesi

Kudüs’teki L.A. Mayer İslam Eserleri Müzesi’nin temeli Musevi bir ailenin kızı Vera Bryce Salomons’un, Musevi-Müslüman çatışması içinde büyüyüp Müslümanları daha iyi anlamak için İslam Eserleri Tarihi okumasıyla atılıyor. Üniversitedeki (Hebrew University of Jerusalem) profesörü Leo Aryeh Mayer’in adını veriyor müzeye Salomons ve kapsamlı bir İslam Eserleri koleksiyonu sergiliyor. Bu müzede aynı zamanda kurucusu Vera Bryce Salomons’un babası Sir David Lionel Salomons’un ve Londra’nın ilk Musevi belediye başkanı olan büyük amcası Sir David Salomons’un çok değerli saat koleksiyonu da sergileniyor ve aralarında Abraham-Louis Breguet imzalı Marie Antonette’in 30 milyon dolar değerindeki saati dikkatleri çekiyor.

Kudüs’ten vetoya çözüm bulundu