Londra’nın karpuz martinileriyle ünlü kokteyl barı Eclipse, 9 Aralık’ta İstanbul’da açılacak. Öncesinde Eclipse’in hikayesini, kurucusu Matt Hermer ve “Ladies of London” reality şovuyla tanıdığımız eşi Marissa’dan dinledim
-Akaretler’de güzel bir biracı vardı.
- Artık yok.
- Bebek’te deniz kenarında çok güzel bir balıkçıya gitmiştik.
- Poseidon mu?
- Evet.
- Orası da kapandı.
Daha birçok yeri eliyle koymuş gibi tarif ediyor Matt Hermer. Kendisi İngiltere’nin önemli restoran ve gece kulübü işletmecilerinden. Prens William ve Harry’nin müdavimi olduğu gece kulübü Boujis’nin de sahibi o, Londra’nın ilk kokteyl barı olan 17 yıllık Eclipse’in de... Kraliyet ailesini ağırlamaya çocukluğundan alışık Hermer, babası Cardiff valisi olduğu için.
“Ladies of London” geliyor
Şimdi karpuz martinisiyle meşhur Eclipse’i İstanbul’a getiriyor. Le Meridien otelin nefis manzaralı terasında 9 Aralık’ta açılacak L’Eclipse. Hermer ve kendisinden artık daha da meşhur olan, reality şov yıldızı eşi Marissa da o akşam açılış partisi öncesinde bir yemek daveti verecek.
Marissa Hermer Amerikalı bir halkla ilişkiler uzmanı, aynı zamanda “Ladies of London” adlı, Londra sosyetesinden altı kadının birbirleriyle kıyasıya mücadele ettiği reality şovun yıldızı. Şovun diğer Türkiye bağlantılı yıldızı Türk işadamı Cem Habib’in eşi Caroline Stanbury. Marissa ise şovdaki favorim, en iyi kalpli ve en doğal olduğu için.
Matt ve Marissa ile Yöntem Akmen İnanç sayesinde Londra’da bir araya geliyorum. “Senin hayranınım, hiç kaçırmadan izliyorum” diyorum Marissa’ya. “‘Ladies of London’ Türkiye’de de yayımlanıyor mu?” diye soruyor hemen. “Hayır, Apple TV’den izliyorum” diyorum. “Artık, bir bölümü kesin İstanbul’da çekmeliyiz. Uçak ve otel için sponsor bulabilir miyiz?” diye soruyor. “Tabii, İstanbul için çok güzel bir tanıtım olur” cevabını alınca hesaplamaya başlıyor hamileliğinin kaçıncı ayında en son uçabileceğini.
“Nisanda çekersek iyi olur” diyor. Matt hemen lafa giriyor, “İstersen 17 Mayıs’ta (doğum için beklenen gün) git, İngiliz ve Amerikandan sonra bir de Türk pasaportu olur bebeğin” diye takılıyor.
Gece hayatının bu kadar içinde olup beş yıllık evli, iki çocuklu ve birbirine bu kadar sevgi dolu bir çifti uzun zamandır görmediğimi fark ediyorum.
Her detayı bilmek istiyorlar
İstanbul hakkında soruları ben onlara soracakken, soruları onlar yağdırıyor. Yeni nereyi görmeleri gerektiğinden Soho House’un iş yapıp yapmadığına, hangi hamamda kese yaptırabileceklerinden Kapalıçarşı’da alışveriş için ne kadar zamanları olacağına, hatta Türkiye’deki sosyal medya yasaklarına kadar her detayı bilmek istiyorlar.
Yemek boyunca Serdar Bilgili’nin kulakları çınlatılıyor sık sık. “Eminim çok iyi bir işadamı, çok da karizmatik ama mümkünse birlikte iş yapmayalım” diyor Matt. Nedeni basit, “Sadece yatırımcı değil, işin çok içinde olduğu belli. Ben işlerime karışılmasından hoşlanan biri değilim” diye açıklıyor.
Londra’daki Eclipse
Matt tesadüfen bu sektöre girmiş, aslında finans kökenli. Daha 30 olmadan milyonlar kazanmaya başlamış, 1998’de 26 yaşındayken Walton Street’te çok sevdiği ve sürekli gittiği barın satıldığını duyunca, o zaman biraz da kazıklanarak, satın almış. Eclipse çok başarılı olunca, altı ay sonra finans sektörüyle vedalaşmış, şimdi büyüyen şirketi Ignite Group’un temeli de böyle atılmış. Eclipse hâlâ aynı yerde devam ediyor. Bir yandan da şubeleriyle ve pop up’larıyla büyüyor.
Yeni markaları var
Londra’da Bumpkin adlı organik malzemelerin öne çıktığı İngiliz mutfağı ağırlıklı bir restoran zincirleri var. Notting Hill şubesi David-Samantha Cameron’ın favorisi.
“Yaşlandıkça kulüp ve partilerden çok, yemek ve şarapla daha ilgili oluyorum” diye anlatıyor Hermer, bu değişimin nedenini. “Ayrıca barda ve gece kulübünde eğlendiğimiz müşterilerimizin çocukları ve anne-babalarıyla da vakit geçirecek yerlere ihtiyaç var” diyor.
Şimdi bir de Top Dog adlı hot dog zinciri kurmuş durumda. Tabii bunda Amerikalı eşi Marissa’nın da etkisi çok. İstanbul’da düşündüğü restoran ise ne Bumpkin’e ne Top Dog’a benzeyecek.
Marissa da Matt gibi çok canayakın ve alıştığımız “celebrity”lerin aksine çok iştahlı. Bir oturuşta hamburger-patates kızartması da, makarna da, pizza da, tatlı da yiyecek kadar.
“‘Ladies of London” izleyicileri de artık restoranlarımızı, barlarımızı merak edip geliyor. Bu da bizim için güzel” diyor Marissa. Ne de olsa o bir PR kadını.
Şimdi 9 Aralık’ı heyecanla bekliyoruz, hem Eclipse’i ve karpuzlu martinilerini hem de “Ladies of London”ın İstanbul çıkarmasını...