20 yıl önce sonbahar-kış defilesinde sehpayı eteğe çevirdiği koleksiyonuyla moda tarihinde kendine yer edinmişti Hüseyin Çağlayan. Digital Pearl adlı tek kişilik yemek takımı da ilk bakışta bu sehpanın eteğe dönüştürülmesini hatırlatıyor
Hüseyin Çağlayan müthiş bir yetenek, bağımsızlığını koruyarak 27 yıldır moda dünyasında ayakta kalmayı başarabilmiş sayılı moda tasarımcısından biri. Hüseyin Çağlayan’ın işlerini takip edenler bilir; Çağlayan sadece bir moda tasarımcısı değil, aynı zamanda bir sanatçı ve endüstriyel tasarımcı.
Chalayan markasının yanı sıra başka işlerle de ilgileniyor. Marc Newson, Thomas Heatherwick ve David Adjaye gibi değerli isimlere de verilen Londra Tasarım Madalyası’nın da sahibi Hüseyin Çağlayan.
Dünyanın önde gelen üniversitelerinde ders veriyor, Uzak Doğu’da önemli markalarla iş birlikleri yapıyor, hatta Saddler’s Wells Tiyatrosu’nda dans gösterisi “Gravity Fatigue” (Yerçekimi Yorgunluğu) adlı bir eser bile sahneye koydu, sadece kostümlerini tasarlamakla da kalmadı, tüm kreatif direktörlüğünü de üstlendi.
Çok yönlü bir yetenek ve değeri ne yazık ki Türkiye’de yeterince bilinmiyor, her ne kadar Hüseyin Çağlayan yurt dışında kendini her zaman Kıbrıslı bir Türk olarak anlatsa da. “Farklı hikâyeler anlatıyorum defilelerimde, farklı kültürden geliyorum. Kıbrıslı Türk’üm, savaşla bölünen bir Ada’dan geliyorum, Müslümanım ama laik yetiştirildim. Kendimi Türk olarak görüyorum. Londralıyım aynı zamanda ama İngiliz değilim” diyor Hüseyin Çağlayan.
Karaca gibi önemli bir yerli markanın Hüseyin Çağlayan’la iş birliği yapması sevindirici bir gelişme, özellikle de birçok başka değerli Türk markası yabancı tasarımcılarla, hatta tasarımcı bile olmayan yabancı isimlerle uluslararası başarılar elde etmeye çalışırken.
Turk by Fatih Tutak restoranda tanıtılan Digital Pearl, tek kişilik bir yemek takımı, takımın tüm parçaları üst üste dizilip iç içe geçtiğinde bir piramidi hatırlatıyor.
Her kültüre uygun
Fatih Karaca, Hüseyin Çağlayan’a Wallpaper’da ayrılan sayfalardan ne kadar etkilendiğini anlatıyor “Karaca x Chalayan” koleksiyonunu tanıtırken. Digital Pearl, tek kişilik bir yemek takımı, takımın tüm parçaları üst üste dizilip iç içe geçtiğinde bir piramidi hatırlatıyor. Tek kişilik yemek takımı seti aslında yeni yaşamlarımıza da çok uygun. Fiyatı da uygun 250 lira. Poly kahvaltı takımı ise parçaların tümü birbiriyle yan yana da ayrı ayrı da kullanılabiliyor. Her kültüre uygun parçalar düşünülmüş. Bu seri şu anda 3 renkten oluşuyor, tüm setin aynı renk olan edisyonları da ileride yapılabilir.
İki seri için de ana malzeme inci kullanılmış. Fincanlarda elin yanmaması için iki kat arasında boşluk bırakılmış, sadece tasarım değil işleve de önem verilmiş. Bu iş birliği için tam 4 yıl boyunca çalışmışlar. Hüseyin Çağlayan’ın diğer koleksiyonlarında da olduğu gibi burada da transformasyon öne çıkıyor. 2000 yılında sonbahar-kış defilesinde sehpayı eteğe çevirdiği koleksiyonuyla moda tarihinde kendine yer edinmişti Hüseyin Çağlayan. Digital Pearl adlı tek kişilik yemek takımı da ilk bakışta bu sehpanın eteğe dönüştürülmesini hatırlatıyor.
MBE nişanı var
Müthiş yeteneği ve İngiltere’de modaya katkıları nedeniyle daha 36 yaşındayken Kraliçe Elizabeth’den MBE nişanını da alan Hüseyin Çağlayan son derece mütevazı. Oysa Rihanna’dan Lady Gaga’ya birçok yıldızı giydirdi. 2005’te Venedik Bienali’nde “Olmayan Varolma” adlı video çalışmasında Tilda Swinton’ı oynattığında Türkiye’den kimse daha Tilda Swinton’ı tanımıyordu bile.
Defilelerinde, koleksiyonlarında hep değişen formlarla dikkatleri çekti. Kariyerinin 27’nci yılında, daha neler yapmak istediğini anlatıyor, gerçek bir tasarımcı ya da bir sanatçı için yaptığı iş asla bitmiyor, her zaman daha da ilerisi var.
İşte zaten o yüzden bu kadar başarılı oluyorlar.