Bu hafta yazın kazananlarını ve kaybedenlerini masaya yatırıyoruz. İstanbul’dan Yunan adalarına öne çıkanlar, yükselenler ve inişe geçenler...
-“Eğlenmek ayıp mı, sonuna kadar eğlenmeli mi?” meselesi:Seçimler, ramazan, yaşanan gerilimler, üzücü olaylar, ateşin düştüğü yeri yaktığı acı kayıplar derken herkes kendine has bir baş etme mekanizması geliştirmek durumunda kaldı. Bazıları böyle bir durumda eğlenmeyi ayıpladı, sosyal medyada paylaşılan her mutlu anı acımasızca eleştirdi. Bazılarında ise farklı bir tepki yarattı olanlar. Her anın son günümüzmüş gibi tadını çıkarma, hatta daha da ileri gidip “vur patlasın çal oynasın” hissi ağır basanlar da oldu. Tepkiler ne kadar farklı olsa da kabul etmeliyiz, bu yaz hepimiz için zor bir yazdı.
Artık az bilinen Yunan adaları tercih ediliyor
-Uber’in önlenemez yükselişi:Park ve nakit taşıma derdine son verdi Uber. Bütün dünyada zaman zaman taksiler tarafından protesto edilse de kullanıcı sayısı giderek artıyor. Artık gece kulüplerinin önünde dizi dizi siyah minibüsler görünce şaşırmıyorsunuz, çünkü hepsi birer Uber aracı. Bu yaz İstanbul’da bir adım daha ileri giderek Ubertekne servislerine de başladı. Tek kötü yanı, birçok ülkede taksi fiyatlarından daha uygun fiyatlıyken bizde hâlâ taksilerden biraz daha pahalı olması.
-Alaçatı kurtuldu:Alaçatı’ya akın akın gidenler artık Çeşme’de farklı koylara dağılıyor. Malum, bir ara Alaçatı’da kalabalık nedeniyle sokakta yürümek bile imkansız hale gelmişti. Sonunda o abartılı coşku geçti. Eğlence Hacımemiş mahallesine kaydıkça daha iyi oldu. O katlanılmaz hal bitti.
-Yalıkavak yerine Tilkicik Koyu:29, Türkbükü’ndeki Maki’den sonra Bodrum’daki yazlığını Tilkicik Koyu’nda açtı. Biliyorsunuz, Yalıkavak son yıllarda Türkbükü’nden çok daha popüler. Highlight otele kurulan, içinde Chef Mezze ve Etiler Şamdan’ın yazlığının da olduğu X Beach yine Tilkicik Koyu’nda. Teşvikiye’nin popüler spor salonu Urban Health Pilates de yazın burada. Şimdi bir de Aksoy Holding’in bu koyda açacağı Epique Island adlı marina, otel ve
villalar ile Tilkicik Koyu, Yalıkavak’ın da önüne geçti.
-Leros ve Mikonos çılgınlığı bitti:Uzun zamandır devam ediyordu. Bu yaz Leros’a Turgutreis’ten kalkan feribotlarla gitmek kolaylaştı. Nasıl bir dönem Simi’de Manos popüler olduysa Leros’ta da Mylos ve sahibi Takis o kadar popülerdi. Oysa şimdi Takis’i tanımayan kalmadı. Her masa Türkiye’den gelenlerle dolu olduğu için, görmek ve görünmek istemeyenler artık daha az kişi tarafından keşfedilmiş Yunan adalarını tercih ediyor. Bu adalarda kriz sonrası her ne kadar kredi kartları geçmese de... Mikonos’a ise gitmeye bile gerek kalmadı birçok kişi için. Nedeni belli, Nammos gelecek yaz itibariyle Bodrum Cennet Koyu’na Mandarin Oriental’e geliyor. 4 Ağustos’ta Bodrum’da yapılması planlanan Nammos partisi son günlerde yaşanan gerilimler nedeniyle iptal edildi. Bu yıl Mikonos yerine daha çok Ibiza tercih edildi. Biraz daha gözlerden uzak, biraz daha ulaşılması zor, biraz daha geceleri uzun olduğu için...
-Spago’nun teras atağı:İstanbul’da bu yazın en popüler terası Spago oldu. Hayır, Wolfgang Puck imzalı yemekleri sayesinde değil, eski Maçka Oteli’nin yerinde açılan St. Regis otelinin tepesinde olması nedeniyle. İstanbul’un en merkezi ve püfür püfür teraslarından oldu Spago. Ayrıca Spago’nun terasından Harbiye Açıkhava Tiyatrosu’ndaki konserleri izlemek de mümkün.
-Mikla’nın müthiş geri dönüşü:Bu yaz en çok konuştuğumuz restoran Mikla’ydı. Mehmet Gürs’ün restoranı hem dünyanın en iyi 100 restoranı arasına girmesiyle, hem de bir gecelik “Gelinaz! shuffle” uygulaması sayesinde Roma’daki Hotel de Russie’nin şefi Fulvio Pierangelini’yi ağırlamasıyla ve tabii nefis terasıyla da bu yaz müthiş bir
geri dönüş yaptı.
Kan kaybetse bile farkını ortaya koydu
-İstanbul’un kilitlendiği İtalyan:Tepebaşı’ndaki Cecconi’s’in kalabalığı İstanbul sanki bu anı, bu açılışı bekliyormuş hissi yaratıyordu. Bellini’lerin yerini kısa sürede negroni’ler aldı.
-Lucca’nın “skinny” kokteylleri:Lucca, ekibinden ayrılanlar nedeniyle kan kaybetmesine rağmen yine her zamanki gibi farkını ortaya koydu. Özellikle “skinny” kokteylleriyle ve sıfır kalorili toniği herkesten önce servis etmeye başlamasıyla...
-Backyard’dan yazlık havalı bar:Yazın en büyük çıkış yapanlarından biri de Backyard oldu, Backbar sayesinde. İstanbul’un eski yazlık mekanlarını andırması, barda tünemekten çok çimenlerdeki koltuklara yayılma yeri olması da Backbar’ı daha da cazip kıldı.
