Şimdiye kadar Michelin yıldızlı restoranlarda çalışan Türklerin hikâyelerini ve hayallerini dinledik hatta Michelin kazanan Türk şefler de oldu, ama kendi Türk restoranıyla Michelin yıldızı alan bir Türk şef yoktu. İlk kez İrlanda’daki Dede adlı restoranıyla şef Ahmet Dede, bir Michelin yıldızı kazandı
Bu hafta Michelin yıldızlarının açıklanmasıyla birlikte Hakkasan, Wagamama, Yauatcha, Busaba gibi restoranların yaratıcısı Alan Yau’nun birkaç yıl önce İstanbul’da Gastroekonomi Zirvesi’nde yaptığı konuşmayı hatırladım. “Yemek en güçlü duygu” diye başlamıştı gastronominin önemini anlatmaya. Serotonin ve dopamin hormonlarını salgılamamıza yol açtığı için. 1992’de kendi yarattığı Wagamama markası öncülüğünde o yıllarda dünyada esamesi okunmayan ramen pazarının önceki yıl 24.4 milyar dolar büyüklüğüne ulaştığını anlattı.
Alan Yau, Türkiye’yi İspanyol, Fransız, İtalyan, Japon ve Çin mutfağı gibi dünyanın en popüler 5 dünya mutfağının ligine çıkarmak için çözümler de açıkladı: “New York, Londra, Tokyo gibi şehirlerde 3 Michelin’li restoranlarla mutfağınızı temsil edin; İstanbul ve Gaziantep’e Michelin yıldızını getirin, Gaziantep’i San Sebastian yapın. Sosyal medyada dijital yemek içeriği paylaşın, Türkiye yemekleri ve malzemeleri için ürünün nerden geldiğini açıklayan garanti belgeleri yapın; ticaret engellerini kaldırın, daha çok sayıda uluslararası iş vizesi anlaşması sağlayın. Devlet katkısından daha çok işletme yararlanabilsin; pide, döner ve Türk kahvesi gibi Türk ‘comfort food’ sayılabilecek lezzetleri dünyaya tanıtın. Böylece 150 milyar dolarlık gastro turizm pastasından da daha büyük bir dilim alın.”
Michelin önemli bir ölçü
Malum, her yeni restoran açılışında konu dönüp dolaşıp Michelin yıldızına geliyor. Her yurt dışında çalışıp Türkiye’ye dönen şef, Michelin’li restoranlarda çalıştığını ballandıra ballandıra anlatıyor. Sonraki aşama da belli, İstanbul’da açtığı restoranla Michelin’e aday olacağını söylüyor. Oysa artık ne müşteriler bu söylenenlere kanıyor ne de Michelin’in henüz Türkiye’ye gelme planı var. Gastronomi tüm dünyada en önemli yumuşak güçlerden biri. Dünyanın En İyi 100 Restoranı listesi zaman zaman gastronomi dünyasında Michelin’in önüne geçebilse de Michelin hâlâ çok önemli bir ölçü. Şimdiye kadar Michelin yıldızlı restoranlarda çalışan Türklerin hikâyelerini dinledik, hatta Michelin kazanan Türk şefler de oldu, ama daha önce kendi Türk restoranıyla Michelin yıldızı alan bir Türk şef yoktu. İşte o yüzden, “Dede” adlı restoranıyla şef Ahmet Dede’nin bir Michelin yıldızına layık görülmesi çok önemli.
Bu ödül daha değerli
Restoranların uzun süre kapalı kalmak zorunda kaldığı zor bir süreçten sonra Michelin Guide tarafından dağıtılan 2021 Büyük Britanya ve İrlanda Michelin Yıldızları bu hafta dijital bir ödül töreniyle açıklandı. Ödül töreninde, İrlanda’nın Cork şehrinde Baltimore kasabasında, Haziran 2020’de açılan, Türk mutfağından esintiler taşıyan, en yerel lezzetlerin en iyi malzemelerle harmanlandığı restoranı Dede ile Ahmet Dede de bir Michelin Yıldızı’nın sahibi olunca Türk gastronomi dünyası çok sevindi. İngiltere ve İrlanda genelinde sadece 5 restorana Michelin yıldızı verildi. Ahmet Dede, şu ana kadar dünyada kendi Türk restoranı ile Michelin yıldızı alan ilk Türk.
Bu, Ahmet Dede’nin ilk yıldızı değil, ilk 2018’de Michelin yıldızı aldı ve daha sonra Dede’yi açmaya karar verdi. Bu ikinci yıldız, kendi adını taşıyan kendi restoranıyla ve kendi mutfağıyla alınan bir ödül olduğu için daha değerli.
Michelin rehberinde ne deniliyor
“Türkiye doğumlu Şef Ahmet Dede, Baltimore’un sahil kasabasında kendisine bir yuva kurdu. Kasabalılarla çok iyi anlaştı. Dede, güvenilir bir yerel tedarik ağına ve arkadaşlara sahip. Yemekler minimum atık yaklaşımıyla yapılıyor ve orijinal yemekler Dede’nin Türk geçmişiyle yorumlanıyor. Restoran sakin ve modern bir görünüme sahip ayrıca arkada barbekü için ayrılmış güzel bir teras da bulunuyor” diye anlatıyorlar Michelin rehberinde şefi ve restoranını.
“Bu ödül çok çalışmanın, adanmışlığın, kendine güvenin, inanmanın ve ustalığın sonucudur” diyor Ahmet Dede.
Umalım, Türk mutfağını dünyaya tanıtacak böyle daha çok başarı öyküleri çıksın.