Londra’nın en önemli sanat ve mimarlık okullarından Royal Academy of Arts’ın sosyalleşme alışkanlığını bir Türk firması değiştirdi. Çinli restorancı Alan Yau’nun Soho’da açtığı Türk restoranı Babaji ise hızla büyüyor. Londra’da son günlerde çok konuşulan Türkiye etkisi...
Londra’nın en zor öğrenci alan okullarından Royal Academy of Arts’ın önündeyiz. Tarihi binanın önünde bir köşeye kurulmuş dev bir sosyalleşme alanı var. Yürüyüşten, alışverişten yorulan turistler burada soluklanıyor, öğrenciler burada kahvelerini içiyor, sigara molası verenler burada sohbet ediyor.
Bu sosyalleşme durumu o kadar ileri gitmiş ki bu sokak ilk defa trafiğe kapatıldı ve Browns London Art Weekend kapsamında Burlington Gardens Festival adlı bir sokak partisi düzenlendi.
Peki ama bir Londra sokağında olanlar bizim için niye bu kadar önemli? Çünkü bir “İstanbullu refleksi sonucu” oluşmuş bu alan. So? Mimarlık ve Fikriyat’ın yaratıcıları Royal Academy of Arts’ın Türk Seramik Tanıtım Grubu (Turkishceramics) desteğiyle düzenlediği yarışmaya katılmışlar. Birçok aday arasından, Kalebodur’un en ince ve en büyük ürünlerinden yaptıkları “Beklenmedik Tepe” (Unexpected Hill) projesi ile birinci seçilmişler.
“Ayaküstü kamusal alan eksikliğini fark etmek ve seramiği bunun için kullanabilmek sayesinde” diyor So? Mimarlık ve Fikriyat’tan Sevince Bayrak.
Sevince Bayrak ve Oral Göktaş’ın başka işlerini de daha önce görmüş olabilirsiniz. Bir örnek verelim, İstanbul Modern’deki “Göğe Bakma Durağı”. Londra’da ise yılların akademisinin hiç kullanmadığı bir alanı bir anda en çok kullanılan alanlardan birine dönüştürmüşler.
Bu hafta Royal Academy of Arts’ın meşhur yaz sergisi açılışıyla aynı anda “Beklenmedik Tepe” enstalasyonunun da açılışı yapıldı. Eylül sonuna kadar orada olacak.
Ayrıca Avrupa Birliği tarafından Avrupa’nın en genç 100 yeteneğinden seçilen Tamer Nakışçı’nın yaptığı interaktif seramik duvarı da burada görülmeye değer işlerden.
Çinli aktivistin sergisine sponsor oldular
Türk Seramik Tanıtım Grubu, Royal Academy of Arts’ın destekçilerinden olmuş bu yıl. Dünyanın en önemli sanat ve mimarlık okullarından. Bu nedenle, her ne kadar desteğe ihtiyacımız var deseler de, dünyanın farklı yerlerinden okula destek yağıyor.
Belli ki onları asıl heyecanlandıran maddi destekten çok Türk seramiğinin iyi bir malzeme olması. Bu yüzden kendileri iletişime geçmişler, Türk Seramik Tanıtım Grubu’yla, 18 ay önce Clerkenwell Design Week’te gördükleri Türk seramiği enstalasyonundan sonra.
Bundan sonraki sergilere de sponsor olacak Türk Seramik Tanıtım Grubu. En heyecanla beklenen, Çinli aktivist Ai Weiwei’nin 19 Eylül’de açılacak olan sergisi tabii. Politik görüşleri nedeniyle ülkesinden çıkamayan, hatta sergilerini, filmlerini bile canlı video uygulamaları sayesinde uzaktan yöneten Ai Weiwei’in sergisinin büyük ses getireceği belli.
Royal Academy of Arts’ın direktörleri devlet desteği almadıklarını, bunu özgür kalabilmek için yaptıklarını ısrarla söylüyorlar. Gerçekten de burada o özgürlüğün değerine bir kez daha şahit oluyoruz.
Türk Seramik Tanıtım Grubu’nun mimarlık ödülü ise bu yıl provokatif bir kentsel dönüşüm projesine verilmiş.
Sonraki hedef: Ortadoğu
Gelecek yıl Mimar Sinan başlıklı özel bir kitap ve sergi projesi planlıyor Türk Seramik Tanıtım Grubu.
“Hikayeniz yoksa, verim alamıyorsunuz” diyor grubun başkanı Bahadır Kayan. Çalışmaları İngiltere’yle sınırlı kalmayacak. Bundan sonra hedef Ortadoğu. Dubai’den başlayacaklar.
Takip etmekte fayda var.
Alan Yau, Dubai’de Türk restoranı açıyor
Hakkasan, Wagamama, Busaba Eathai, Princi gibi önemli restoran zincirlerinin yaratıcısı Çinli girişimci Alan Yau. Londra’da Babaji adlı bir pideci açacağı ilk konuşulduğu andan itibaren belliydi Türk mutfağını dünyaya nasıl tanıtacağı. Bizim yapamadığımızı bizden iyi yaptı. Hem dışarıdan bakabiliyor bize hem de bizi çok iyi anlıyor, İstanbul’u çok seven ve özleyen eşi Jale Erentok sayesinde.
Londra Soho’da Babaji açılır açılmaz çok popüler oldu. Ama bir süre sonra kapanmak zorunda kaldı. İşte o zaman Türkiye’de dedikodular başladı, Babaji acaba tutmadığı için mi kapandı diye. Oysa Babaji mutfakta çıkan yangın nedeniyle kapanmıştı, büyük bir tadilat sürecinden sonra geçen hafta yeniden açıldı.
Her detay düşünülmüş
Alan Yau’nun yine Soho’da açtığı Duck & Rice’ta yemek sonrası uğruyorum Babaji’ye. Bir yandan ustalar pide açıyor taş fırının önünde, bir yandan Sezen Aksu çalıyor fonda. Çay bardaklarından Rebul kolonyalara, Türk şarap ve biralarından Niğde gazozuna her detay düşünülmüş burada. Pideci demek de haksızlık, zeytinyağlılardan hünkarbeğendiye yok yok. Bu projenin arkasında ne kadar büyük emek olduğunu bilseniz de bilmeseniz de etkilenilecek bir görüntü.
İşte bu aşamada, Jale Erentok’tan asıl haberi alıyorum. Babaji’nin Londra dışındaki ilk şubesi için anlaşma imzalanmış. İlk şube Dubai’de açılacak. Bu, sadece Alan Yau için değil, asıl bizim için önemli bir gelişme. Çünkü Türk mutfağı ilk defa uluslararası restoran markaları yaratmayı başarmış, Çin ve Tayland mutfaklarını İngiltere’den Amerika’ya birçok ülkede tanıtmış biri tarafından dünyaya açılıyor.
