Ayşe Özgener

Ayşe Özgener

ozgenerayse@gmail.com

Tüm Yazıları

İnsanı insan yapan en önemli duygulardan biri pişmanlık duygusudur. Bu duyguyu kişiliğinde barındıran, hata yaptığında pişman olmayı bilen ve pişmanlık duygusuyla hatasını ifade edebilen kişileri daha samimi bulurum.

Burada aklınıza hemen “Nasıl yani, hataları yapıp yapıp sonra da çok pişmanım diye çıkıp gelen, herkes kabulünüz mü?” sorusu gelebilir. Bu konuya yazının başından açıklık getireyim. Pişmanlığı bir davranış haline getirmiş, yani aynı hatalı davranışını sürekli olarak tekrar eden kişilerden bahsetmiyorum. Hatta onları kırmızı kalemle bir çerçeve çizip, bu çerçevenin dışında bırakıyorum.

Onlar pişman olanlar değil, “Pişmanım” lafının arkasına sığınanlardır. Pişmanlık kelimesi onlar için anı kurtaran, basit bir kelimeden başka bir şey değildir. Karşılarındaki, onların bu huyunu öğrenene kadar işe yarar ve sonra foyaları ortaya çıkar. Onların gerçekten pişmanlık duygusu hissettiğine kimse inanmaz.

Haberin Devamı

Kendimizi de üzeriz

Pişmanlık lafta olan değil gönülde hissedilen, akılda yaşanan bir olgudur. Yani insan bu duyguyu zihninde, yüreğinde, bedeninin içinde hissettiği zaman bu duygu gerçek oluyor.

Gerçekten pişmanlık duygusu altında olanlar bu şekilde davranırlar. Hatalarını düzeltmek için bir şansları varsa bunu kullanmak isterler. Bu duygularındaki samimiyeti hisseden karşı taraf, konuya daha yumuşak yaklaşabilir.

İnsanın pişmanlıkları sadece başkalarına karşı olmaz, kendine de olur. Yani pişman olmamız için mutlaka başkasını kırmış veya başkasına karşı yanlış bir davranışta bulunmuş olmak gerekmez. İnsan kendisini de üzer ve kendi adına da hatalar yapar. Bu durumda kendine karşı sorumludur. İçten bir pişmanlık yaşadığında kendini de daha kolay affeder.

Sürekli her yaptığının arkasından pişmanlık duygusu yaşayan kişiler de var. Ancak onların psikolojisi de bu durumdan olumsuz şekilde etkilenir. En çok kullandıkları kelime ‘keşke’dir. Yaptıkları veya yapmadıkları hiçbir şeyi içlerine sindiremezler. Haliyle sürekli bu duygunun altında kalmak da baskı yaratır. Benim bu yazıda vurgulamak istediğim ise, gerçekten pişman olmamız gereken, hata yaptığımız durumların arkasından gelen duygu ve davranış şeklimiz!

Haberin Devamı

Pişmanlık duygusu

Bu duyguyu yaşamayanlar

Hayatta en korktuğum ve çekindiğim kişiler bunlardır. Kuşkusuz her insan hata yapar. Önemli olan bu hatadan sonraki hissettiklerimiz ve davranışlarımızdır. Hatasından dolayı herhangi bir üzüntü hissetmeyen kişi, bunu davranışına da yansıtmaz.

Örneğin; bir yakınıyla, eşiyle, arkadaşıyla üzücü bir tartışma yaşamış ve haksızlığa uğramış bir kişiyle sohbet ederken şu soru aklıma gelir: “Peki, şu anda pişman mı?” Çünkü pişmanlık, hatasının farkında olmanın ilk adımıdır.

Hiç pişmanlık duymayan ve hiçbir şey olmamış gibi davranmaya devam eden kişiler ya hep kendini haklı görme eğilimindedir ya da duygusal okuryazarlığı yoktur. Empati yapamaz, karşısındakinin duygularını anlamaya çalışmaz. Hayata sadece kendi penceresinden bakar.

Kimileri de pişman olur, ama bunu ifade etmeyi zayıflık olarak gördüğünden pişman olmamış gibi davranır. Sahi kimi kandırır ki onlar? Bence en çok kendilerini!