Asu Maro

Asu Maro

amaro@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Her zaman şuna inanmışımdır; birinin nasıl bir insan olduğunu gerçekten anlamak için ondan ayrılmak lazım. Tabii hani kimse bunu yaşayarak öğrenmek zorunda kalmasın, sevenler sonsuza kadar mutlu yaşasınlar mümkünse ama ya olmazsa? Birisi sizinle çıktığı yoldan dönmek, artık başka bir yöne sapmak, hele hele yola Allah muhafaza başka bir yol arkadaşıyla devam etmek isterse onu nasıl karşılayacaksınız, asıl mesele bu. Attilâ İlhan’ın dediği gibi “Ayrılık da sevdaya dahil” ama hayatta her zaman öyle olmuyor. Ve maalesef bu noktada tanık olduğumuz çirkinliklerin haddi hesabı yok. Eminim “Hiç mi tanımamışım bu insanı?” sorusu kimseye yabancı değildir ve çok acıklı bir sorudur bu.

Haberin Devamı

Bana en hazin gelen, bu noktada hayatınızın o kişiyle beraber geçen kısmından da vazgeçmek zorunda kalmanız. O beraber yürüdüğünüz yolun güzel tarafları da, tatlı anılarınız da, birlikte gülmeleriniz, üzülmeleriniz, mücadele etmeleriniz, başarmalarınız, sonuçta onlar sizin. Ama onlar gidiyor, öfke alıyor yerini. Ve ne yazık ki hayat tekrar tekrar temize çekmek için yeterince uzun değil. Vazgeçişleri zarafetle ve nezaketle karşılamak, bir zamanlar sevdiğiniz insanın yanında siz olmasanız da aynı kişi olduğunu hatırlamak zor ama önemli bir meziyet.

Centilmence bir yol ayrımı

Aynı şey iş ilişkileri için de geçerli. Bakarsınız, birlikte bir sürü işe imza armış ortaklar, iş arkadaşları ayrılır, düşman olur. Halbuki başlangıçlar gibi bitişler de hayatın bir parçası. Bu satırların sebebi de böyle bir ‘ayrılık’ haberi.

Yazar Nermin Yıldırım, yayınevi değiştirdi. 10 yıla yakındır kitaplarının yayımlandığı hepkitap’tan ayrıldı, Everest Yayınları’na geçti. Ve biz bunu hepkitap’ın şu duyurusuyla öğrendik: “Yayınevimizin kurulduğu günden bu yana bizimle olan, birlikte çok başarılı kitapları okurlarla buluşturduğumuz Nermin Yıldırım, artık yeni evinde, Everest Yayınları’nda. Daimi okurları olarak yeni kitaplarını heyecanla bekliyoruz”.

Neredeyse gözüm doldu okurken. Toplum ve tabii dünya olarak öyle bir nezaketsizlik / hoyratlık çukurunda debeleniyoruz ki, sahici bir iyi dilek görmeyi unutmuşuz. İtiraf edeyim, “Herhalde bir iğneleme var altında” diye geçti aklımdan bir an. Nasıl yani, yeni kitaplarını heyecanla beklemek? Üstelik yazarın bundan sonraki adresini de açıklamak?

Haberin Devamı

Sonra Nermin Yıldırım’ın cevabını gördüm, o kadar güzel tanımlamış ki: “Centilmenlik, iyi niyet ve kocaman bir kalp. Ne muhteşem bir uğurlama bu. Ne güzel insanlarla yürümüşüm dedirtiyor.”

Ha işte o yol, sözünü etmeye çalıştığım. Ortak menfaatler ortadan kalktığında da yürünmüş olan yolun ve yol arkadaşlığının kıymetini bilmek, adını koymak. Üzerine Everest’in cevabı geldi, alttaki mesajlardan başkalarının da benim gibi ağlamanın eşiğine geldiğini anladım. Onlar da hepkitap’ın post’unu alıp kendi sayfalarında paylaşmışlar, “Çok teşekkürler sevgili hepkitap” demişler, “bu güzel yolculuğa kattıklarınız hep bizimle olacak. Yolculuğumuz ve yol arkadaşlığımız daima sürecek”.

Herhalde yayıncılık tarihinde böyle centilmence bir ‘devir – teslim töreni’ görülmemiştir. Bu süreci hiç kimseyi kırmadan yürüttüğü için Nermin Yıldırım’ı, bize yılın ilk günlerinde çizdikleri bu iyi niyet tablosu için iki yayınevini de kutluyorum. Hayattaki yol arkadaşlıklarımızın kıymetini bilelim. Yol ayrımına geldiğimizde de…