Depremzedelerin yaralarını sarmak amacıyla düzenlenen, Türkiye’nin yanı sıra Azerbaycan, Kırgızistan ve KKTC’den 213 televizyon kanalının ortaklaşa yayınladığı “Türkiye Tek Yürek” birçok açıdan bir “ilk” oldu.
Türkiye’de ilk defa sekiz ulusal eğlence kanalı ortaklaşa yayın yaptı. Her kanalı bir sunucu temsil etti. Kantar Medya’nın verilerine göre “Türkiye Tek
Yürek” yayınının reytingi 28.25 oldu. O gece açık televizyonların yüzde 74.10’unda bu yayın izlendi.
Depremzedeler için bağış rekorunun kırıldığı tarihi yayını gecenin ekran yüzlerine sordum. Sadece Show TV’den Didem Arslan Yılmaz, kızının sağlık sorunu nedeniyle mazeret bildirdi, o gecenin yedi sunucusu ise “Türkiye Tek Yürek” yayını için bakın neler söyledi?
‘Örnek bir dayanışma’
Deniz Bayramoğlu (Kanal D): Birincisi benim açımdan toplumsal bir görevdi. O yüzden de en iyi biçimde yapmaya çalıştım.
İkincisi; cennet vatanımızı vuran deprem sonrası ihtiyacımız olan en önemli toplumsal haslet birlik ve dayanışma. Bu yüzden sekiz kanalın bir araya gelmesi ve bu yayının tüm televizyon ve radyolardan aynı anda yayınlanması bu dayanışmanın en iyi örneklerinden biri oldu. Üçüncüsü; sağ elin verdiğini sol elin bilmemesi gerekir. Bu söz elbette temel düsturumuzdur.
Fakat bunun yangında yaşadığımız büyük felaketler zamanlarında da iyilikte yarışmak gerekir. Örnek olmak, teşvik etmek gerekir. Bu bağış kampanyasının kamuya açık bir yayın olarak yapılması da tüm bu maksatlara yönelikti. Nitekim maksat hasıl oldu.
Son olarak ben bu kampanyaya bağış yapan tüm bağışçıların, özellikle de dişinden tırnağından artırdıklarıyla bağış yapan dar gelirli vatandaşımızın karşısında saygıyla eğiliyorum. İş insanları açısından ise bunun bir ödev olduğunu düşünüyorum. Bu topraklarda kazananlar bu topraklara borcunu ödemeliydi, nitekim öyle de oldu. Bu ödevi yerine getirdikleri için iş insanlarına da saygılarımı sunuyorum.
‘Duygu seli yaşadık’
Nazlı Çelik (Star TV): Tarihi bir gecenin ufacık da olsa bir parçası olmaktan gurur duydum. Türk televizyon tarihinde ilk kez böyle bir ortak yayın ve dayanışmaya tanıklık ettik. Deprem bölgesinde günlerini geçirmiş, oradaki çaresizliği görmüş, acıyı en derinden hissetmiş biri olarak tüm Türkiye’nin yardım çığlıklarına kayıtsız kalmadığını görmek olağanüstüydü.
Saatlerce süren gecenin her dakikasında duygu seli yaşadık. Dünya üzerinde vicdanı bu kadar yüksek bir millet yok. Kumbarasından, harçlıklarından, biriktirdiklerinden bağışlayanlardan elindeki tek arabasını satıp gönderen, geçmiş depremlerden kurtulanlara kadar herkes seferber oldu. Askerler ve polislerimiz maaşlarını bağışladı. Siyasiler, iş insanları, kurumlar, STK’lar el ele verdi. Telefonları kilitleyen çağrılara yetişemedik. Bu gece birlik ve beraberliğin, ayrım yapmadan istisnasız her kesimden yurttaşın bir dayanışmada nasıl buluştuğunun en net örneği olarak tarihte yerini alacaktır. Gidenleri geri getiremeyiz elbette, ama umarım toplanan her kuruş hayata güçlüklerle devam etmek zorunda kalanların yaralarına merhem olur.
‘Türkiye Tek Yürek’ oldu!
Acun Ilıcalı (TV8): Ortak yayın ile tüm kanallar birleştik, daha önce görülmemiş bir birlik ve beraberliğe imza attık. “Türkiye Tek Yürek” oldu. Birlik ve dayanışma içinde yaralarımızı sarmaya çalıştık. O gece elimden geldiğince yakınım olan hayırseverleri daha çok motive edip, daha yüksek bağış yapmaya teşvik ettim. Herkes elinden geleni yapıyor, ama limitleri zorlamak gereken bir dönemdeyiz. Ben de ilk günden beri yardımlar yapıyorum, yapmaya da devam edeceğim. Türk televizyon tarihinde gurur duymamız gereken bir yayın oldu. Ülke olarak farkımızı gösterdik. En büyük temennim aslında özümüzde olan sevginin böyle zor zamanlarda ortaya çıkması değil, her zaman olması. Birbirimizi sevmemiz için depreme gerek yok.
‘Şerefli bir görevdi’
Nihat Hatipoğlu (ATV): “Asrın felaketi” olarak nitelenen ve hepimizi acıya boğan bu depremin yaralarını sarmak için düzenlenen bu dev organizasyonda sunucu olmak benim için şerefli bir görevdi. “Türkiye Tek Yürek” yardım programı tarihi bir meblağa ulaştı. Umarım yaraları biraz olsun hafifletir.
Programın benim program yaptığım stüdyoda olması ayrıca duygulanmama sebep oldu. Rabbim milletimize bir daha benzeri bir acı yaşatmasın. Olmaması için de hepimiz elimizden geleni yapmalıyız.
‘Gözyaşlarıma zor engel oldum’
Pelin Çift (TRT): Yüzyılın faciasıyla yüreğimiz kanarken, yine tarihin en büyük kenetlenmesi ile yaralarımızı sarmaya başladık.
Kampanya, Cumhuriyet tarihinin en büyük yardım organizasyonu oldu. Acımız çok büyük ve biliyoruz ki acının ağır yükü paylaşarak hafifletilebilir. TRT’yi temsilen bu tarihi yayında görev almaktan onur duydum. Milletimizin benzersiz yardımseverliğini, birlik duygusunu kalbimin derinliklerinde hissettim. Sevdiklerini, evlerini, hatıralarını kaybetmenin kederini yaşayan teyzelerimizin, amcalarımızın, kardeşlerimizin hayatı yeniden kuracakları, sıcak yuvam diyebilecekleri evlerine kavuşmalarına bir nebze olsun katkı sunabilmek çok kıymetliydi.
O sebeple bağış miktarı arttıkça duygularımı dizginlemem zorlaştı. Gözyaşlarıma zor engel oldum. Gelin olurken takılan “kefen parası” dediği altın bileziğinden vazgeçen, geçim kaynağı büyükbaşını satarak, parasını gönderen teyzeler, kumbarasını depremzede kardeşleri için bozduran çocuklar, tek varlığı arabasını satıp, bağışlayan yüce gönüllü insanlar...
Ve bu milletin bir ferdi olmaktan yine gurur duydum.
‘En duygu ve gurur dolu yayınım’
Tümer Doğru (Kanal 7): 30 yıla yakın meslek hayatımın en duygu ve gurur dolu yayınıydı.
İmkanı olan veya aksine kendine bile zor yetebilen insanlar “Çorbada benim de tuzum olsun” diye yarıştı. Gerçekten bir bağış yarışı gecesi yaşadık.
Ne için?
Her açıdan acılar içinde kalan insanlarımızın geleceklerine umut olmak için. Enkaz altından kurtulanların iyileştikten sonra yardıma koştuğu, Marmara depreminin acısını yaşayan insanlarımızın el uzatmak için çaba gösterdiği, çocuklarımızın kumbaralarındaki paraları, üzerlerindeki montları bağışladığı, kurtarma ekibinin, “Bizim canımız yok, şu an canımız Türkiye” dediği bir atmosferde gerçekleştirdik biz bu yayını.
“Türkiye Tek Yürek” ortak yayını yardım/bağış toplama gecesi gibi görünse de özünde aslında çok hasret kaldığımız duyguları da su yüzüne çıkarma konusunda önemli bir işlevi yerine getirdi. Neydi o duygular; birbirimizi sevme, sağduyu, merhamet, vefakarlık... Aslında toplumumuzdaki her bireyin aynı hassasiyetle yüreğinde barındırdığı duygular...
Netice itibarıyla bu yayının gerçekleştirilmesine onay verenlerden destek veren tüm televizyon ve radyo kanallarına, yayını yöneten bütün basın emektarlarına ve en büyük alkışı hak eden Türkiye’nin cömert, hayırsever, kadirşinas necip insanlarına sonsuz teşekkürler ediyorum.
‘Çok duygusal anlar yaşadık’
Çağla Şıkel (FOX): Tarihi bir yayına imza attık, Türk televizyon tarihinin en büyük yardım gecesinde görev aldık. Tüm kanallar beraber sırt sırta verdi, unutulmayacak miktarda bağış toplandı.
Stüdyodaki değerli dizi ve program yüzlerimiz, dört bir yandan arayan ve SMS atan, kurum ve kişilerle topladığımız bu bağışların en kısa sürede en doğru şekilde değerlendirileceğini umuyorum. Yaşadığımız bu felakete bir nebze de olsa merhem olacağını temenni ediyorum.
Tabii ki çok duygusal anlar yaşadık, kendimi tutamadığım zamanlar da oldu. Küçük çocuklarımızın kumbarasındaki parayı paylaşmaları hepimizi umutlandıran ve ne kadar birlik beraberlik içinde tek yürek olduğumuzu hissettiren anlardandı.
GÜNÜN SÖZÜ
“Yumurta dıştan kırılırsa yaşam son bulur, içerden kırılırsa yaşam başlar; zira önemli dönüşümler hep içten başlar.” (İbn-i Rüşd)