Ali Eyüboğlu

Ali Eyüboğlu

aeyuboglu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Arjantinli Lionel Messi’nin futbolculuk kariyerindeki tek eksiği Dünya Kupası’ydı, 18 Aralık’ta onu da kazandı.
Messi, Dünya Kupası’yla çekilen fotoğrafını paylaştığı Instagram’da da 72,6 milyon beğeniyle bir rekora imza attı. Instagram tarihinin en yüksek beğeni alan paylaşımı Messi’nin oldu.

Bild.de’nin “Tüyleri diken diken eden hikâye” diye verdiği videosu da olan şu haberden sonra Messi’ye bir kez daha şapka çıkarttım.

İşte nedeni:

Arjantin ile İzlanda maçı 1 1 bittikten sonra basın mensuplarıyla sohbet eden 35 yaşındaki futbolcuya, gazetecilerden biri şöyle dedi:

Haberin Devamı

“Annem, şans getirmesi için bunu sana vermemi söyledi. Annem seni benden daha çok seviyor. Eğer istersen sana verebilirim.”

Messi’nin ayağındaki kırmızı bandın uğuru

Messi, kırmızı kurdele veya bandı kabul ettikten bir hafta sonra Arjantin, Nijerya ile oynadı. Messi’nin attığı golle öne geçen Arjantin, maçı 2-1 kazandı.
Maçtan sonra gazetecilerle bir araya gelen Messi’ye o muhabir, annesinin hediyesini hatırlattı.

Çorabını sıyıran Messi, “Şuna bak” deyip, sol ayak bileğindeki kırmızıyı gösterdi. Messi, “Golü o ayakla mı attın?” diye sorulunca da “Hayır, diğer ayağımla ama önemli değil bu” diye yanıt verdi.

Messi gittikten sonra o muhabirin, “Anne, Messi o kurdeleyi taktı” diye attığı sevinç çığlığı görülmeye değerdi.

Arjantin Dünya Kupası’nı kazandıktan sonra takım arkadaşı Enzoj Fernandez, soyunma odasında Messi’yle bir fotoğrafını Instagram’da paylaştı. Final maçında o kurdelenin Messi’nin sol ayak bileğinde olduğu ortaya çıktı.

Messi’nin ayağındaki kırmızı bandın uğuru

Messi, tek eksiği olan Dünya Kupası’nı kazanmak için sahada elinden geleni yapmakla yetinmedi. Yıldız futbolcu, şansın yanında olması için de ona uğurlu gelen hayranı bir annenin hediyesini amacına ulaşana kadar takmayı da ihmal etmedi.

Sosyal medya mahkemeleri!

Yargıtay Başkanı Mehmet Karaca’nın Kayseri’de katıldığı bir sempozyumda yaptığı konuşma, adil kararlar veren ama hızlı işleyen bir yargı kadar sosyal medyada yargıçlığa soyunanları da ilgilendirmesi adına önemli.

Yargı kararının hâkimin asli görevi olduğunu, bunun kimseye devredilemeyeceğini vurgulayan Karaca’nın dediği şu:

Haberin Devamı

“Karar verme yetkisi kamuoyuna ait olsaydı mahkemelere gerek kalmazdı. Hepinizin bildiği üzere çokça sosyal medya mahkemelerine tanıklık ediyoruz. Buradan yargı zarar görüyor. Toplum zarar görüyor, devlet zarar görüyor. Yargıya olan güven azalıyor. Onun için herkesin çok dikkatli olması gerekir. Hüküm kesinleşinceye kadar yargısal haberlere yorum katılmamalıdır. Aksi takdirde verilen karar ne olursa olsun kamuoyunda yargıya güven zedelenmektedir.

Demokratik bir toplumda yargı kararları da eleştirilebilir. Ancak eleştirilerin insaf ve vicdan ölçüleri içerisinde mantıklı, hukuki ve bilimsel olması gerekmektedir. Bir adli olay duyulur duyulmaz henüz deliller dahi toplanmadan, yargılama sürecine ilişkin kamuoyu baskısı oluşturmak amacıyla yazılı ve görsel medya ile sosyal medya üzerinden gerçek dışı ve sansasyonel haberler yayılması son derece vahimdir ve hatta bunlar suçtur.”

Yargıtay Başkanı haklı ama yıllar içinde gördük ki, geniş kitlelerin yakından ilgilendiği bazı davalarda hukuki sürecin hızlanması ve adil bir yargılama yapılması sosyal medya sayesinde oldu.

Haberin Devamı

19 yıl sonra aynı sahnede

1992 yılında evlenip 2004’te boşanan Zuhal Olcay’la Haluk Bilginer’in 1999’da kurdukları Oyun Atölyesi, sosyal medyadan duyurdu:

“Zuhal Olcay ve Haluk Bilginer, tekrar aynı sahnede! ‘Kel Şarkıcı’ 2023’te Oyun Atölyesi’nde!”

Messi’nin ayağındaki kırmızı bandın uğuru

İki sevilen sanatçının daha önce birçok oyunu sahneledikleri Oyun Atölyesi’nde yıllar sonra bir araya gelecek olması hayranları ve tiyatro severler için sevindirici bir haber…

Eugène Ionesco’nun yazdığı, iki küçük burjuva çiftin sıradan ve anlamsız hayatının anlatıldığı Zuhal Olcay ve Haluk Bilginer’li ‘Kel Şarkıcı’nın 2023’ü kapalı gişe kapatacağı kanaatindeyim.

GÜNÜN SÖZÜ

“Ne kazandığını bilmiyorum ama umarım beni kaybettiğine değmiştir.” (Che Guevara)