Ali Eyüboğlu

Ali Eyüboğlu

aeyuboglu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Kanal D’de yayınlanan ‘İnci Taneleri’ dizisinin yaratıcısı ve yıldızı Yılmaz Erdoğan ile Necati Akpınar ortaklığında kurulan Beşiktaş Kültür Merkezi (BKM), 2025 yılında 30 yaşında olacak. BKM bu nedenle ‘Yönetmen Yılmaz Erdoğan - Sinema benim çocukluk arkadaşım’ adlı bir kitap çıkardı. A4 boyutunda 184 sayfalık kitapta Erdoğan, sanat yolculuğunu, filmlerini ve BKM’yi anlattı.

Amacı, gişeye ve müzeye film

Sinema eleştirmeni Mehmet Açar’ın yaptığı nehir söyleşide Erdoğan; ‘Vizontele’, ‘Vizontele Tuuba’, ‘Organize İşler’, ‘Neşeli Hayat’, ‘Kelebeğin Rüyası’, ‘Ekşi Elmalar’, ‘Tatlım Tatlım’ ve ‘Organize İşler: Sazan Sarmalı’ filmlerinin perde arkasına dair birçok bilgiyi ilk kez açıkladı.

Haberin Devamı

Ferhan Şensoy ve Levent Kırca’nın çıraklığını yapan bir senaristin, asistanlığını dahi yapmadığı yönetmenliğe nasıl başladığı da var kitapta, “Sinemanın başka hiçbir şeye göz açtırmayacak kadar kıskanç bir manita olduğunu bilmiyordum” itirafı da.

Arzu Film’in izinde

“BKM, ekol anlamında Arzu Film’e benziyor. BKM’yi Arzu Film’in çırağı sayıyorum” diyen Erdoğan, ‘Hababam Sınıfı’ serisi ve birçok filmle Türk Sineması’nda iz bırakan ünlü senarist, yönetmen ve Arzu Film’in sahibi Ertem Eğilmez’le ortak bir yanını da şöyle açıkladı:

“Benim yazmaya başladığım yıllarda bir oyun yazarına, bir senaryo yazma adayına yardımcı olacak hiçbir kitap yoktu, Lajos Egri’nin ‘Piyes Yazma Sanatı’ndan başka. Şükran borçluyum bu adama. Tiyatro gelmiş bilmem kaç yaşına? Bir tane kitap var; ‘Piyes Yazma Sanatı’. Dünyada da herhalde çok fazla öyle kitap yoktu. Onun Ertem Eğilmez’in de başucu kitabı olduğunu öğrendim.”

Yılmaz Güney sinemasından etkilendiğini vurgulayan Erdoğan, “Bazı filmler gişeye, bazı filmler müzeye yapılır. Bazıları hem gişeye hem müzeye yapılır; benim peşinden gittiğim bu. Filmlerim gişede de başarılı olsun, zamana da dayansın isterim. Fena da gitmiyorlar yani” dedi.

Amacı, gişeye ve müzeye film

Sette ilk açık büfe

BKM olarak sinemaya getirdikleri yeniliklerden birinin açık büfe yemek sistemi olduğunu vurgulayan Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Sette mutlaka seyyar bir tuvalet ve catering olmalı dedik, yeni bir set dizaynı yaptık. O gün bugündür de bu set dizaynı sinemamızda uygulanıyor. Yani, onu BKM icat etti. O açık büfe yeme sistemine kadar. Eskiden herkese bir şeyin içinde gelirdi yemek; kumanyanın. Kumanyadan buraya getirdik. Sinema çok pahalı bir iş, ama para kısılacak şey insanların yemesi, içmesi değil. Zonguldak çarşıda insanlar birbirine söylerken duydum, ‘Oğlum Kelebeğin Rüyası’nın setine gel, yemekler 10 numara!’ Çok hassasım yemek konusunda. Çünkü sette yemek molası altın bir saattir ya, dünyanın en yorucu işini yaparken, ‘yemek saati’ lafı bile insanı heyecanlandırır. Çay ve yemek çok güzel olacak. Orada pintilik yapmayacaksın hiçbir zaman.”

Haberin Devamı

Erdoğan ayrıca, ileride filmlerinde yapay zekâya yaptırdığı müzikleri kullanabileceğinin işaretini verdi.

Dipnot: Yarın da Yılmaz Erdoğan’ın söyleşisinden alıntılara devam edeceğim.

GÜNÜN SÖZÜ

“Yaşlanmak bir dağa tırmanmaya benzer. Çıktıkça yorgunluğunuz artar, nefesiniz daralır, ama görüş açınız genişler.” (Ingmar Bergman)