Hükümet, çocuklara cinsel istismara karşı top yekün harekete geçti. Çocuk istismarını önlemeye yönelik önceki gün yapılan ve altı bakanın katıldığı toplantıda yeni yol haritası belirlendi. “Caydırıcı ve kamu vicdanını rahatlatıcı ağır cezaların getirilmesi”, mücadeledeki genel çerçeve olurken, çocuk istismarına karşı cezanın da içinde olduğu dört koldan seferberlik başlatılacak. Cezanın dışında yapılacaklar ise şöyle:
1- Medya üzerinden toplum bilinçlendirilecek.
2- Çocuklara ve ailelere okullarda, sağlık ocaklarında hatta evlerde istismara karşı hedef bilgilendirmesi yapılacak.
3- Zarar görmüş çocuklar ve aileleri özel rehabilitasyon ile desteklenecek ve mahremiyet korumasına alınacak.
Toplum bilinçlendirilecek
Çocuk istismarını önlemeye yönelik toplantıya katılan Sağlık Bakanı Ahmet Demircan ile ilk toplantı sonrası konuştum. Demircan, Milliyet’e yaptığı açıklamada, caydırıcı ve kamu vicdanının tatmin olacağı ve kamu vicdanını rahatlatacak cezalar getireceklerini söyledi.
Cezalarla ilgili dünyadaki örneklerin gözden geçirildiğini belirten Demircan, her şeyin masasının üstünde olduğunu, hukuka ve kamu vicdanına göre cezaların belirleneceğini dile getirdi.
Konunun her yönüyle ilgili çalışmanın sürdüğünü ve kesinlikle gerekenin yapılacağını vurgulayan Demircan, “Cezaların caydırıcılığı genel çerçeve olacak. İçine ne konacağı önümüzdeki günlerde netleşecek. Bu kamu vicdanını rahatlatıcı olacak. Ayrıca toplumun bu konuda bilinçlendirilmesi de çok önemli. Diğer bir konu da çocukların ve ailelerin bilgilendirilmesi. Bunun yanında zarar görmüş çocukların ve ailelerin korunması lazım. Medyada bu işi sahiplenmeli. Medyanın da mücadelede önemli yeri ve sorumluluğu var. Bu konuda medya ile birlikte çalışacağız” diye konuştu.
Vicdanları kanatan ağır suç
Çocuk istismarının vicdanları kanatan ve yaralayan çok ağır bir suç olduğunu belirten Demircan, “Bu insanlığa karşı işlenmiş bir suç. Elbette ki buna karşı her türlü tedbiri almak Meclis’in, hükümetin hepimizin görevi. Bununla ilgili bir çalışma hemen başlatıldı. Daha önce de yapılmış çalışmalar var. 2016 yılında bir Meclis Araştırma Komisyonu kurulmuştu ve raporunu yazmıştı. Burada da ilave yapılması gereken ne var şu anda biz gözden geçiriyoruz. Dünyadaki örneklerini de gözden geçiriyoruz. Bu insanlığın yüz karası bir hadise. Ülkelerin, toplumların başında büyük bir sıkıntı. Hepimizin evladı var, torunumuz var. Bu kabul edilebilecek bir şey değil. Dolayısıyla buna karşı tedbirleri bir daha gözden geçirip yapılabilecek ne var, ne yapmak lazım bu çalışma başlatıldı ve sürüyor” dedi.
Medyaya büyük görevler düşüyor
Bu mücadelede medyaya da büyük görevler düştüğünü belirten Demircan, “Kamunun da toplumunda bu konuda medya üzerinden bilgilendirilmesi lazım. Medyanın da bu konuya hassasiyet göstermesi lazım. Bir tarafı var, suçu işleyen o cani ruhlu insanlar, öbür taraftan da bu fiil üzerinde oluşmuş çocuk var. O çocuğun da toplum içinde ifşa edilmemesi lazım. Onu da korumak lazım. Kimliğini, kişiliğini hemen ortaya dökmemek lazım. Toplumun tedbir alması için medya konuyu anlatıp uyarabilir. Ama o çocuğu fotoğrafıyla, adıyla yayınlamak doğru olmaz. Öbür taraftan çocuğun rehabilitasyonu da önemli. Bu yüz kızartıcı beladan, sıkıntıdan kurtulmak için tedbir alınmalı ve önleyici cezalar verilmeli. Bunun üzerine gideceğiz. Noksanları ortadan kaldıracağız. Cezanın ağırlığında kamu vicdanı çok önemli. Kamu vicdanını rahatlatıcı cezaların ortaya konması lazım. Bu çalışma her yönüyle yapılıyor” dedi.