Terörle mücadele, yeni işbirlikleri ve enerji hamleleri...
Bölgede taşlar yerinden oynayacak gibi gözüküyor.
Türkiye Yüzyılı önümüzdeki günlerde kendini daha çok hissettirecek.
Mısır ile başlayan diyalog Suriye ile devam edecek gibi gözüküyor. Esad ile Putin’in ev sahipliğinde bir görüşme olabilir.
Suriye ile diyaloğun artması terörle mücadele ve Suriyelilerin geri dönüşü açısından da önemli olacak.
Bölgedeki işbirlikleri özellikle Yunanistan başta olmak üzere Türkiye düşmanlarına korku salmaya başladı bile.
Terörle mücadeleye yönelik Suriye’nin kuzeyine yönelik yapılacak kara harekâtı da vekalet savaşları açısından çok önemli.
Batı ülkeleri gelişen savunma sanayi ile Türkiye’nin terörle mücadelede sonuna kadar gideceğini anlamaya başladı.
Türkiye’nin önüne vekalet savaşları ile çıkan kendi kaybedecek gibi gözüküyor.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Tel Rıfat, Münbiç, Ayn el-Arap gibi çıban başı yerleri bir bir halledeceğiz” sözlerini de kara harekâtı açısından altını çizelim.
Enerji merkezi, Doğu Akdeniz sahası ve Avrupa’ya geçiş kolaylıkları başta olmak üzere yeni enerji hamleleriyle de Türkiyesiz Avrupa’nın çok zorluklar yaşayacağını gösteriyor.
Galatasaray Üniversitesi’nde nostalji
Galatasaray Üniversitesi 30. yılını nostalji ile kutladı. Davetli olduğum gecede 30 yıl önceki mezunlardan oluşan müzikal ve drama kulübü korosu 30 yıl önceki söyledikleri eserleri tekrar seslendirdi. Lüküs Hayat, Sefiller...
Gece daha önce yanan ve restore edilen tarihi binada yapıldı. Etkinliğe Galatasaray Spor Kulübü Başkanı Dursun Aydın Özbek’in de içinde olduğu Galatasaray camiasından çok sayıda isim katıldı.
Gecede sohbet ettiğim Galatasaray Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ertuğrul Karsak, “nostalji konserle unutulmaz bir gece yaşadık. Müzikal ve drama kulübü üniversitenin kurulan ilk öğrenci kulübü. Özellikle 90’lı yılların sonunda sahneledikleri eserleriyle ülke çapında ses getirmişlerdi. Geçmişte müzikallerini sergileyen mezunlarımız bugün bize o harika gösteriyi tekrar izlettiler” vurgusu yaptı.
Külliye’de çocuk zirvesi
Salı günü Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ndeki önemli bir davete katıldım. 15 ülkeden gelen çocuklar Emine Erdoğan ve Aile Bakanı Derya Yanık ile bir araya geldi.
UNICEF ve Aile Bakanlığı’nın işbirliği ile Uluslararası Çocuk Forumu yapıldı. İklim değişikliği ve sıfır atık konularında çocuklara önemli mesajlar verildi.
Emine Erdoğan’ın çocuklara verdiği mesajlardan şu cümlelerin altını çizmek lazım:
“Dünya bir değişim ve dönüşüm sürecinin başında. Yarının yetişkinleri olarak bu süreçte sizlerin aktif rol almanıza hepimizin çok ihtiyacı var. Yapılacaklar listemiz uzun ama o meşhur sözde de dediği gibi, ‘Binlerce kilometrelik bir yolculuk bile tek bir adımla başlar.’ Hepimizin birinci sorumluluğu, tabiatla dengeli bir ilişki kurmaktır. Onun çağrısına kulak vermek, ihtiyaçlarına kayıtsız kalmamaktır. Sizlerin de çok iyi bildiği gibi, iklim değişikliği insan faaliyetlerine bağlı gelişen bir olgu. Dolayısıyla bu sorunun üstesinden gelecek yegane formül, yeniden doğa dostu bir yaşam kültürü oluşturmaktır.”
İstanbul depreme hazır mı?
Düzce’ye büyük geçmiş olsun. Biz Ankara’da bile hissettik.
İstanbul çok sallanan iller arasında. Sanırım depremi hep deprem olduğu zaman hatırlıyoruz.
Düzce depremi İstanbul’daki depremi tetiklemez deniyor ama acaba İstanbul depreme hazır mı?
Düzce’de binaların yıkılmamasının nedeni olarak kentsel dönüşüm öne çıktı.
İstanbul ne kadar dönüşebildi. Yenilenmesi gereken çok bina var.
Marmara Bölgesi arada sallanarak kendini hatırlatıyor.
Düzce depreminden dersler çıkararak hazırlıklara hız verilmesi lazım.
45 saniyelik 17 Ağustos Marmara depreminin üzerinden 23 yıl geçti.
17 bin 480 bin kişi hayatını kaybetti. 66 bin 441 ev yıkılmıştı. 285 bin 211 ev hasar görmüştü.
Unutmayalım, hazırlanalım...