İşin erbabı, sağduyulu bilim insanlarına her zamankinden daha fazla ihtiyaç duyduğumuz bir dönemden geçiyoruz!
Tercihler elbette çok önemli ama okulların açılması sanki çok daha önemli.
Veli ve adaylardan gelen soruların en başında da “Okullar ne zaman açılacak?” sorusu geliyor!
Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ceyhan’ın okulların açılmasına yönelik çok önemli tespitleri var. Bir metrelik sosyal mesafe yetmez diyor, okulların kademeli açılmasını öneriyor, okulların risk taşıdığını söylüyor!
Peki, Ziya Hoca ilk ve orta dereceli okullar, Yekta Hoca da üniversitelerin açılması konusunda ne düşünüyor?..
Kademeli eğitim
Mehmet Ceyhan Hoca, pandemi konusunda ülkemizdeki ve dünyadaki gelişmeleri çok yakından takip eden, değerli bir bilim insanımız. Geleceğe, özellikle de okulların açılmasına yönelik önemli kaygıları var. Gelin önce onlara bir göz atalım. Sonra da hep birlikte irdeleyelim:
New York’ta her gün 70 bin test yapılması ve Covid-19 pozitif oranının yüzde 1’in altına inmesi durumunda okulların açılması kararı alındı. Biz de 100 binler civarında test yapmalıyız. O zaman yüzde 2’nin üzerine çıkarsa okulları kapatacağız gibi şartları önceden belirleyerek, ancak öyle açabiliriz.
Bütün sınıfları bir anda açmanın ben çok doğru olmayacağını düşünüyorum. Genellikle uygulamalarda şu var; Öncelikle 6’ncı sınıf ve üstü çocukların sınıflarını açmak, onları bir süre ‘riskler nereden geliyor, ne kadar oluyor’ diye gözledikten sonra küçük çocukları başlatmak daha doğru.
Örneğin bizde de 6’ncı sınıf ve yukarısı açılabilir. 31 Ağustos’ta, daha küçük çocuklar bir ay bekleyebilir ve o bir ay gözlendikten sonra, işte sorunlar neler oluyor, nasıl kontrol altına alabiliyoruz gibi, ondan sonra açılabilir.
Evde eğitim?
New York’ta salgın nedeniyle çocuklarını okula göndermek istemeyen ailelere hak tanındı. Tabii ki o insanlara, ‘Hiç korkmayın, hiçbir şey olmayacak’ diyemiyorsunuz. Çünkü okullar gerçekten çok riskli salgın açısından. Hatta o yaş grubu çocuklar özellikle yetişkinlerden daha çok bulaştırıyorlar. O yüzden bir grup aile, eğer çocuğunu göndermek istemiyorsa, şu anda bunun için hukuksal engeller var ama, o ailelere bu dönem için çocuklarının evde eğitimine devam edebilmesi, internet üzerinden de olsa ve sene kaybetmemeleri ve herhangi bir yaptırım olmaması şeklinde bir hak verilmesi gerektiğini düşünüyorum.
Yani okullar açılabilir, ardışık eğitim ya da karma eğitim uygulanabilir, bazı dersler okulda bazı dersler evde gibi, ama isteyen de bu derslerin tamamını evde alabilmeli. Bu şartları sağlayabilirsek hem sınıflardaki kalabalıklar önlenmiş olur, hem daha az çocuk okula gider, mesafe sağlanabilir.
Sosyal mesafe!
Okullar için hazırlanan salgın rehberinde yer alan öğrenciler arası sosyal mesafenin 1 metre olması kuralı çok riskli! Minimum 1,5 metre olmalı, hatta maskelerini çıkarıyorlarsa çocuklar ders sırasında; ki mutlaka çıkaracaklar belli dönemlerde, güvenli mesafe 2 metre aslında. Ama 1,5 metrenin altı gerçekten ciddi şekilde riskli. Rehberde bazı yerlerde düzeltmeler yapılması lazım!
İsrail’de bin 335 çocuğa virüs bulaşması nedeniyle okullar kapatıldı. Şimdi 6’ncı sınıftan itibaren tekrar açılması planlanıyor! Daha küçük çocuklar için henüz açılış kararı vermediler. Şu andaki tartıştıkları şey, açarlarsa da o gruplara şeffaf plastiklerle bölünmüş, birer kişilik kafes gibi ortamlarda eğitim verdirmek.
Peki biz ne yapacağız?
Bu konular, dünya genelinde enine boyuna konuşuluyorsa, bizde de konuşulmalı, tartışılmalı ve orta noktada buluşulmalıdır.
Biz yaptık oldu mantığından özellikle bu dönemde uzak durmalıyız.
İleride hiç kimse, böylesi bir konuda, biz söylemiştik demez ya da haklı çıkmak istemez.
Mehmet Hoca’nın söyledikleri sadece kamuoyunun, bilimin, aklın sesi değil, sağduyunun da dile gelmiş hali.
Bu yüzden sosyal mesafeden kademeli eğitime, evde eğitimden sınıf mevcutlarına, halkla ilişkilerden algı yönetimine kadar her şeyi bir kez daha gözden geçirmeliyiz!..
Ve son soru: Okulların ve üniversitelerin açılışı hangi koşullarda gerçekleşecek, hangi koşullarda ötelenecek?..
Özetin özeti: Korona ile mücadelede, suçlu aramak yerine güç birliği yapmamızın zamanı hâlâ gelmedi mi?..