Abbas Güçlü

Abbas Güçlü

aguclu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

       BÜTÜN dünyayı kasıp kavuran grip, ülkemizde de etkisini göstermeye başladı. Kendi olmasa da yakın çevresinde bu salgın hastalığa yakalanmayan yok gibi.
Hastalandığımızda doktora gidecek kadar ciddiye bile almadığımız grip, meğer dünyanın en yaygın bulaşıcı hastalığı imiş. Her yıl dünyada 500 milyondan fazla insan bu kolay yakalanılan ama zor kurutulunulan hastalığın pençesine düşüyormuş.
Ciddiye alınmadığında ölümcül hastalığa da dönüşen gripten, yüzyılın başlarında her yıl 35 - 40 milyon insan yaşamını yitiriyormuş. Henüz nedenleri ve tedavisi tam olarak belirlenemeyen grip, kontrol altına alınmaması halinde ölümcül etkisini göstermeye devam ediyormuş.
Griple nezlenin birbirinden farklı olduğu ve soğuk algınlığının bu hastalıklarla pek bir ilgisinin bulunmadığı da öğrendiklerimiz arasında.
Durduk yerde gribe bu ilginiz nedir diye soracak olursanız. Açıklayayım: Çevremdeki aile yakınlarından iş arkadaşlarıma kadar pek çoğu grip olmuş durumda. Ben ve pek çoğumuzda her an olabilir. Belirtileri çoktan başladı. İngiliz gribinin diğer ülkelere olduğu gibi Türkiye'ye de giriş yaptığı günlerdir konuşuluyor. Durum böyle olunca Kanal D için hazırladığımız Karne programında bu konuyu enine boyuna ele aldık. Konuğumuz Alman Hastanesi Mikrobiyoloji Bölümü Başkanı Dr. Cengiz Uzun'du. Öylesine ilginç bilgiler verdi ki, dinlerken ağzımız açık kaldı. Meğer en basit hastalıklardan biri olarak bildiğimiz grip, en ciddi hastalıklar kadar önemliymiş.
39 derecenin üzerinde ateş, şiddetli kas ve eklem ağrıları, halsizlik, bitkinlik, titreme, baş ağrısı ve kuru öksürükle kendisini gösteren gribin en iyi tedavisi dinlenmeymiş. Siz siz olun gribe yakalandığınızda öğrenciyseniz okula, çalışıyorsanız birkaç gün işe gitmeyin. Bu hem kendi sağlığınız açısından, hem de okul ve işyerinizdeki arkadaşlarınız açısından tıbbi bir zorunlulukmuş.
Grip, çocuklar, yaşlılar ve çeşitli hastalıklar nedeniyle vücudu zayıf düşenlerde hala ölümcül noktalara gelebiliyormuş. Bu yüzden bu durumdaki kişilerin gribal hastalıklara yakalandıklarında hemen doktora başvurmalarında ve kesinlikle antibiyotik almamalarında sonsuz yarar varmış.
Okulların tatil olması nedeniyle şu anda grip yaygın durumda değilmiş. Ama yarıyıl tatilinden sonra, bir patlama bekleniyormuş. Grip aşısı, gribe yakalanma riskini yüzde yüz ortadan kaldırmıyorsa da, olumlu etki yaratıyormuş. Yumurtanın embriyosunda geliştirilen grip aşısı, yumurta alerjisi olanlarda yan etki yaratıyormuş. Bu durumda olanlara önemle duyurulur. Aşı mevsimi eylül, ekim ayları imiş. Bu dönemlerde de yapılırmış ama, kesinlikle gribe yakalanmadan olunması gerekiyormuş.
Özetin özeti: Grip çok ama çok ciddi bir hastalıkmış. Diğer ayrıntıları Cumartesi 14.00'te Karne'de izleyebilirsiniz...



Yazara E-Posta: a.guclu@milliyet.com.tr