Korsanlar ve Suikastçiler Birleşirse...

Assassin's Creed serisi, yakın dönemin şüphesiz en önemli serilerinden biri. Aslında günümüzde geçen oyunda, Animus adı verilen bir teknoloji sayesinde kişiler, genlerinde saklanan atalarının hafızalarına ulaşıp, onları tekrar yaşayabiliyorlar. Biraz illüminati komplo teorilerini anlatan bir şekilde de iki grup, Templar (Tapınak Şövalyeleri) ve Assassin (Suikastçi) grupları çekişiyor. Templarlar dünyayı kontrol etmeye çalışırken, Suikastçilerse özgürlüğün tarafındalar.

Oyunun güzel kısmıysa, bu ataların geçmişte her yerde olabileceği. Örneğin ilk oyun 1000li yılların Orta Doğusunda, ikinci oyun rönesans İtalya'sında ve Osmanlı'sında, üçüncü oyunsa kolonileşme dönemi Amerika'sında geçiyordu.

Son oyunsa, apayrı bir konsepti ele alıyor: Korsanlar. Ünlü Karayip Korsanları filmiyle aynı dönem ve yeri ele alan oyunda, "Korsanlığın altın çağı" diye bilinen dönemin en ünlü korsanları da karşımıza çıkıyor. Örneğin meşhur Karasakal.

Savaş ve gizlilik sistemleri aynı olan oyunda yer yer düşmanlarımızı gizlice dinliyoruz, yer yer de kılıç ve tabancalarımızı kullanarak alt ediyoruz.

Korsan teması olunca, oyunun büyük bir kısmı denizlerde geçiyor tabii. Deniz savaşları üçüncü oyundakinden çok daha gelişmiş ve gemimizi geliştirmemiz de mümkün. Zaman içinde hem daha çok mühimmat, mürettebat ve cephane taşıyabiliyoruz, hem silahlarımız ve geminin dayanıklılğı artıyor, hem de pek çok açıdan görünüşünü geliştiriyoruz.

Görünüşten bahsetmişken, oyunun grafikleri de çok güzel ve Karayipler'de gemi sürdüğünüzü iyice hissediyorsunuz.

Ülkemizde de her platform için bulunabilen oyunu, serinin müdavimleri kesinlikle almalı.