04.03.2021 - 17:19 | Son Güncellenme:
Saklı cennet olarak adlandırılan ve Karagül’ün vatanı olan Halfeti görülmeye değerdir. Tarihin en önemli kalıntılarına rastlanan Halfeti de tekne turu düzenlenmektedir. Sular altında kalan Eski Halfeti, günümüzde gezilebilecek Rum Kalesi ve Aziz Nerses Kilisesi bulunmaktadır. Taş ustalarının yaptığı evler de oldukça dikkat çekicidir. Sular altında kalan büyük bir kısmı olmasına rağmen hala doğal güzelliği ile insanları çekmektedir. Üç bin yıllık tarihi olan Halfeti ilçesine en sakin yer unvanı da verilmiştir. Kıyı boyunca uzanan restoranlar, taş evler, toplanma alanları ve tekneler harika bir manzara oluşturmaktadır.
En eski kült yapılarından oluşan bölge Şanlıurfa merkeze 22 km uzaklıktadır. 2018 yılında UNESCO tarafından Dünya Mirası Listesi’ne alınmıştır. Tarihin ilerleyişine nokta koyan Göbeklitepe’nin bulunması ile tarihin en büyük ve en eski tapınağı dünyaya tanıtılmıştır. Mağara duvarlarında yer alan hayvan figürleri ise hayvancılığın ön planda olduğu bir dönemi yansıtmaktadır. Göbeklitepe eteklerinde yetişen buğday en eski medeniyetlerin geçim kaynağı olarak değerlendirilmektedir.
Şehir merkezine yakın mesafede bulunmaktadır. Şanlıurfa’nın simgesi olan Balıklıgöl, inanç turizm şehirlerinde önem verilen bir noktadır. Kutsal sayılan balıkların bulunduğu göl ve çevresindeki tarihi eserler ziyaretçilerin ilgisini çekmektedir. İslam inancında İbrahim Peygamber’in ateşe atıldığında düştüğü göl olarak Balıklı Göl olduğu bilinmektedir.
Şanlıurfa merkezde Balıklıgöl’ün olduğu yerde bulunmaktadır. Tek minareli bir camidir. Balıklıgöl’ün simgesi olarak görülen cami eskiden yerinde bir kilise bulunmaktaydı. Fakat Osmanlı zamanında buraya cami yapılarak İslam inancına uygun bir mekân oluşturulmuştur.
Otantik hanların bulunduğu çarşılar uzun yıllardır geleneksel dokusunu korumaktadır. Çarşının avlusunda mırra, menengeç ve çay keyfini çıkarabileceğiniz mekânlar bulunmaktadır. Yöresel kıyafetler, kilim, halı ve keçe bulunduğu Halıcılar Çarşısı da yer almaktadır. Bakırcıların ve kuyumcuların yer aldığı çarşıda ise hala bakraçlara ve geleneksel takılara rastlamak mümkündür.
1948 yılında tarihi eserler bir araya getirilmeye başlanmış fakat müze 1969 da açılmıştır. Asur, Babil ve Hitit gibi çok eski medeniyetlere ait taşların bulunduğu bir müzedir. Eski çağlardan kalma tarihi eserler Göbeklitepe’ye benzer yapı içerisinde sergilenmektedir.
Dambak Tepesinde bulunan kale Hz. İbrahim’in ateşe atılmak üzere çıkarıldığı yer olarak bilinmektedir. Kaledeki farklılık ise iki sütun bulunmasıdır. Bu sütunlar mancınık kullanılarak Hz. İbrahim’in ateşe atılması için yapılmıştır. Oldukça dikkat çekici olan kale M.Ö.2000 yıllarında yapıldığı düşünülmektedir.
Şanlıurfa’nın güneydoğusunda yer alan Harran Kalesi, düzensiz dikdörtgenlerden oluşmaktadır. Fakat dikdörtgenlerin bir araya gelmesiyle dört köşede onikigen şekliden birer kale bulunmaktadır. İslami kaynaklara göre eskiden tapınak olan bu yapı sonradan kale ismiyle anılmaya başlanmıştır. Kalenin belli kısımları zarar görmesine ve yıkılmasına rağmen turistlerin ilgisini çeken tarihi yapılardan biridir.
İlk üniversite yapısının olduğu düşünülen Bazda Mağaraları gizemini korumaktadır. Mağara içinde eski bir taş ocağı olduğu düşünülen bölümler yer almaktadır. Arapça kitabelerin bulunduğu yapıda kayaların üzerinde bazı kayıtların tutulduğuna rastlanmıştır. Fotoğrafçıların ilgisini çeken ve yerli turistlerin mutlaka gitmek istediği yerlerden biri olmaktadır.
Balıklı Göl’ün çok yakınında bulunan Aynzeliha Gölü, Nemrut’un evlatlığı olan Zeliha’nın kendisini Hz. İbrahim den sonra ateşe attığı yer olarak bilinmektedir. Hz İbrahim’in ateşe atılmasına dayanamayan Zeliha’nın buradaki ateşe kendisini atmasından sonra göl oluştuğu söylenmektedir.