Uzay Gökerman

Uzay Gökerman

uzaygokerman@yahoo.com

Tüm Yazıları

Fenerbahçe bir kere daha kriz ortamından çıkamadı; üstelik bu yüzyıl içinde kendi sahasındaki en ağır derbi hezimetini yaşadı.

Trabzonspor maçında ne yazmış, konuşmuş, yorumlamışsak üzerine misliyle ekler yapmamız hakkı olur.

Fenerbahçe her şeye rağmen sezon sonuna kadar bu yarışın içinde kalır mı?

Kuşkusuz!

Hatırlayın eskiden tam tersi yaşanırdı; Fenerbahçe sahasında Galatasaray’ı 4-0 yener ama şampiyon Galatasaray olurdu.

Buralar teselli değil; gerçekler. Fenerbahçe’nin böyle bir kadrosu var.

Süper Ligin genel ortalamasının çok üzerinde ancak büyük maçlar için yeterli değil.

Haberin Devamı

Tabii buralarda Fenerbahçe taraftarının yaşadığı çok travmatik bir durum var. 2000’li yıllarla başlayan derbiler tahakkümü artık sona erdi.

Bu tahakkümün getirdiği çok güçlü bir özgüven vardı; bu da 5 yılda tamamen yok oldu.

Avrupa’nın en büyük liglerinde büyük maçlarda buna benzer sonuçlar hep vardır ve normaldir.

Ama özellikle Fenerbahçe-Galatasaray karşılaşmalarının sonucu Fenerbahçe taraftarı açısından hem çok önemlidir hem de öncesinde yaşanan o özgüven duygusuyla kazanılması bir o kadar kesin maçlardır.

Bugün öyle mi?

En azından bu sabah uyanan Fenerbahçeli böyle hissediyor mu?

Dün stadyumu dolduran taraftarlar içinde kaç kişi daha önce hayatında Kadıköy’de Galatasaray’a karşı bir 0-3 yenilgisi yaşadı?

Televizyon başındakiler?

Bu bir yeni durum aynı zamanda belki de yeni bir dönemin başlangıcıdır.

Fenerbahçe dünkü yenilgiyi neden yaşadı?

Gerçekten kadro olarak bu kadar geride mi?

Dünya Kupası arasında Fenerbahçe çıktığı hemen hemen tüm hazırlık maçlarında başarılı olurken, Galatasaray arasında Fenerbahçe’nin de oynadıkları da olmak üzere birçok karşılaşmayı kazanamadı.

Galatasaray son 3 maçını da kazandı ama karşılaşmaların son 20 dakikalarında çok zorlandı. Ucu ucuna kazandı diyebiliriz.

Süper Lig’de büyük takımların arasındaki kadro farkını çok küçük ayrıntılar belirliyor; ama bir derbi maçında küçük ayrıntılar büyük farklara da dönüşebiliyor.

Mesela kaleciler?

Muslera Süper Lig’in uzak ara en iyi kalecisi olmak bir yana bir takımı şampiyon yapabilme potansiyeli var; defalarca kere bunu gösterdi.

Haberin Devamı

Kadro tercihleri veya bazı oyuncularda sonuna kadar ısrar etme hatası...

Fenerbahçe’nin dün ilk yarıda kazandığı tüm kornerleri Rossi atarken; Galatasaray’da topun gerisinde Mertens vardı.

Çok büyük fark!

Fenerbahçe’nin yere göğe sığdıramadığımız teknik direktörü Jesus, 70 dakikaya kadar sadece 1 değişiklik hakkı kullanırken sahada yolunda gitmeyen bir şeyler olduğunun ne kadar farkındaydı?

Coşku dolu tribünlerin yarattığı atomsfer ile kanatlardan dalga dalga geliştirdiği ataklarla rakibin üzerine kabus gibi çökecek ilk 20 dakikayı oynayacak takımı sahaya sürmek kuşkusuz Jesus’un işi ve sorumluluğudur.

Jesus’un kafasında gerçekten böyle bir atmosfer var mıydı?

Teknik direktör olmak maç elden gittikten sonra sahaya girip oyuncunu azarlamak değildir. Bu işin gösterisidir.

Elinde ne var, hangi oyuncu ile nasıl bir etki yaratırım, bunu anlayabilmek demektir.

Artık futbolcu ismi yazarken zorlanıyorum ve mümkün olduğunca tanım yapmaya çalışıyorum ancak Fenerbahçe’deki bazı oyuncu grubunun bırakın etki yaratması sahada topla ilerlerken veya bir şeyler yaparken rakibini karşılaşmayı kazanmak için daha fazla tahrik ettiği çok açık.

Haberin Devamı

Bu oyuncu grubu ile Hatayspor’a karşı oluyor ama Galatasaray yemiyor!

Oyuncun da komik duruma düşüyor.

Jesus kariyerindeki teknik direktöre mi yazıyorsun bunu?

Evet yazıyorum; yazdığım şey teknik direktörlük değil; Türkiye’de Fenerbahçe-Galatasaray rekabetinin ruhunu anlatabilmek!

O atmosferi Jesus daha önce yaşamamış olabilir; önemsemiyor da... Ama Fenerbahçe’de birileri buna izin vermeyecek, gerekirse teknik direktörünü de havaya sokmasını bilecek!

Girişte yazdığım derbi özel durumunun idrakında olan tek oyuncusunun Ferdi olması; Kulüp yönetiminin de bazı şeyleri ya hiç anlayamadığını veya bilmediğini tekrar tekrar bize göstermiyor mu?

Buraları yönetemeyen Fenerbahçe’nin artık bir derbi maçını kazanması mümkün değildir.

Çok önemli mi?

Bilmiyorum; buna Fenerbahçeliler karar verecek, eğer hedef şampiyonluksa ve bunun için derbilerin gözden çıkarılması sorun oluşturmuyorsa ve mutlu sona ulaşılıyorsa muhtemelen hiç kimse dün sahada alınan hezimeti hatırlamayacaktır bile.

Ancak işte tam da mesele buralarda düğümleniyor; yönetebilmeyi becermek!

Gaziantep FK (D), Ümraniye (D), Kasımpaşa, Adana Demirspor (D), Konyaspor, Kayserispor.

Bu 6 maçlık paketten çıkaracağı sonuçlar Fenerbahçe’nin belki de Süper Lig’deki durumunu belirleyecektir; çünkü sezonun tüm anahtarı olan puanlar burada duruyor.

Geçen sezon Fenerbahçe şampiyonluğu buralarda verdiği puanlarla kaybetti.

Bakalım dejavu mu yaşayacak?