Uzay Gökerman

Uzay Gökerman

uzaygokerman@yahoo.com

Tüm Yazıları

Fenerbahçe geçen sezon bundan çok daha iyi oynayıp kaybettiği karşılaşmaları olmuştu; hatta hafta arası oynanan ve Olympiakos’un 3-0 kazandığı maçta bile Kasımpaşa karşısında sergilediği oyundan daha fazlasını yaptığını rahatlıkla söyleyebiliriz.

İyi olmadığı, kendi oyununun çok uzağındayken sonuç almak Fenerbahçe adına bardağın dolu tarafı oluyor; çünkü sezon sonunda işler yolunda giderse “ama Kasımpaşa karşısında da çok zorlanmıştı” diye kimse hatırlamayacak.

Futbolda 3 puan tüm kilitleri açan ve nefes aldıran bir sonuçtur.

Haberin Devamı

Kuşkusuz buralardan da çıkarılması gereken dersleri sorumluları kendilerine ödev olarak alıyorsa...

Fenerbahçe, Kasımpaşa karşısına diğer tüm maçlarda olduğu gibi iyi başladı. Ancak ilerleyen dakikalarda akışkanlığı, devamlılığı olmayan bir takım görüntüsü veriyordu.

Bunun en önemli sebebinin orta saha olduğu çok açık.

Olympiakos, Perşembe akşamı orta alanı kapattığından başta Gustavo olmak üzere pas istasyonunu kuramamıştı.

Cihat Arslan da aynı taktiği devam ettirdi, diyebiliriz. Kasımpaşa orta alana yığınak yapıp, pas bağlantısını kesmeye çalıştı.

Daha önceki yazılarımda da belirtmiştim, 1995-96 sezonunda sistemine eklenen ve oradan itibaren kesintisiz devam eden ön liberolu oyun anlayışı ile oynamıyor Fenerbahçe.

Bu nedenle ön alanda yapılan baskı Fenerbahçe’nin oyununu bozmakla kalmıyor, burada yapılan top kayıpları kaleye büyük bir tehdit olarak geliyor.

Kasımpaşa’nın golü öncesinde Miha’nın kaybettiği top savunmayı tamamen çaresiz bıraktı.

Olympiakos karşısında da topla ileri çıkarken Attila’nın kaptırdığı top gibi...

Sezon başında gerçek bir hücum zenginliğine dönüşen bu opsiyon bir iki maçtır rakiplerin orta alanda yaptıkları baskıyla çözüldü.

Öyle olunca da top çok daha fazla kenarlarda oynanmaya başladı.

Buraya bir ilave yapmamız gerekiyor; sezon başındaki oyunda Zajc ile çok dinamik bir orta saha kurgusu vardı; futbolcu pas alışverişlerini o kadar çok yapıyordu ki orta alandaki yığılmanın etkisi de azalıyordu. Onun olmadığı dönemde yerine bu görevi yapmaya çalışan Meyer, Mert Hakan ve Crespo ile aynı oyunu oynayamadı Fenerbahçe, başka bir düzene evrildi.

Haberin Devamı

Başakşehir karşısında da Fenerbahçe’nin oyun kuramamasının temel nedenlerinden biri bu oldu.

Top kanatlara inince burada elinize 2 seçenek kalıyor; ya çok hızlı oyuncularla boş koşular yapıp savunmanın düzenini bozacaksınız ya da isabetli ortalarla ceza sahası içinde etkili olmaya çalışacaksınız.

Kasımpaşa karşısına Vitor Hoca bir hücum tandemi ile çıktı sahaya. Serdar ve Berisha birbirinin ikizi gibi oynayan iki futbolcuya benziyor ve aynı anda sahada olmalarının sonucundan ne çıkacağını ilgiyle izledim.

Kuşkusuz hücum zenginliği olarak sahaya yansıyan bir durum göremedik. Hatta Berisha gol atıp, Serdar Dursun verimsiz bir oyun oynayınca bu sefer sevimsiz hale geldi. Bir sonraki maç tam tersi de yaşanabilir.

Hoca’nın sürekli bir arayış içinde olduğunu, elindekinden en verimli bir takım çıkarmaya çalıştığını görüyoruz.

Bu bölümde 2-0 müthiş bir verimlilikti.

İkinci yarı Kasımpaşa takımı biraz daha sert baskı ile ileri çıkınca tüm akışkanlık ortadan kalktı.

Haberin Devamı

Yine pandemi dönemiyle hayatımıza giren 5 oyuncu değişikliği ile takım düzeninin tamamen alt üst olduğunu belirtmek gerekiyor.

Crespo-Miha değişikliği orta alanda az önce anlatmaya çalıştığım sorunu gidermeye yönelik yapılmıştı. Ancak Rossi-Mert Hakan değişikliği ile hem oyuncuların hem de takım kurgusunun kafasının karıştığını görebildik.

Rossi için daha zaman var diyerek bir avuntu cümlesi kuracağım; geldiği günden bu zamana kafasına göre saha içinde takılan bir futbolcu izledik. Kesinlikle çalışıyor, bir şeyler üretme gayretinde ama biraz klişe olacak ne yaparsa yapsın bir Ferdi olamıyor. Hatta kesintilerle de olsa Muhammed’in yaptığını yapamıyor.

Asist yaptı daha ne yapsın şeklinde bir karşılık gelebilir, evet ona zaman veren de bu zaten.

Ferdi dün çok olumlu işler yaptı; sol yerine sağ kanatta oynadığında çok daha etkili oluyor, Samuel Osayi ile kıyaslandığında rakipsiz hale geliyor. Ancak dün ilk yarı ona yakın oynayan Crespo ile beklenen uyumu sergileyemedi, hatta sık sık orta alana kaydığını gördük.

Bu da bir başka soruyu gündeme getirdi; acaba Ferdi Kadıoğlu merkezde, Rossi’nin (Pelkas’ın) yerinde oynar mı?

Cevap tek başına bu oyuncuya takım içinde en ideal yeri bulmakla bitmiyor, onun boşluğunu kimle dolduracağınız sorusuna da karşılık bulmak gerekiyor.

Bence bu haliyle Osayi kanat oyununa hiç uygun değil; bu nedenle şimdilik, sanki Ferdi’ye iyi bir pas tandemi oluşturarak mevcut düzenin işlemesini sağlamak en doğrusu oluyor.