13.03.2023 - 07:00 | Son Güncellenme:
Trabzonspor, Spor Toto Süper Lig'in 25'inci haftasında Adana Demirspor'u konuk etti. Bordo-mavililer 1-1 beraberlikle devre arasına girdiği maçta rakibini 4-1'lik skorla devirdi. Spor yazarları, Trabzonspor'un galibiyetini kaleme aldı. Milliyet Gazetesi yazarlarından Aksal Yavuz'un Edin Visca ile ilgili yaptığı benzetme dikkat çekti.
İşte Trabzonspor - Adana Demirspor maçının ardından yapılan değerlendirmeler...
BOSNALININ MUHTEŞEM DÖNÜŞÜ / AKSAL YAVUZ
Bu sezon büyük hayal kırıklığı yaşayan Trabzonsporluların aklı, fikri olağanüstü kongrede.
Ertuğrul Doğan adaylığını açıkladı, kulaklar Ahmet Ağaoğlu’ndan gelecek haberde. Ve gözler başkan adaylarının yanına alacağı isimlerde.
Anlayacağınız; Trabzon’da hareketli günler bizi bekliyor. Anladığımız; kıran kırana bir yarış olacak!
Her Trabzonsporlunun dileği; kıyasıya yarıştan Trabzonspor’un güçlenerek çıkması...
Maça dönecek olursak…
Kim demiş ‘topun canı yok!’ Dün bir kez daha gördük ki topun canı, keyfi isterse oluyor, istemezse olmuyor. Trabzonspor’un attığı ilk golde top mıknatıs gibi yapıştı Yusuf’un ayağına, Adana Demirsporlu oyuncuların araya girmesine rağmen Yusuf’tan ayıramadılar…
Mesela Abdülkadir Ömür ile iki haftadır arası yok meşin yuvarlağın; geçtiğimiz hafta iki, dün de bir topu direkte patladı.
Belhanda, takımını bir kişi eksik bırakmasına rağmen, Trabzonsporlu oyuncular bilhassa ilk yarı bu şansı iyi kullanamadılar, koca zamanı boşa harcadılar. Adana Demirspor bir eksik oynamasaydı, iki arada bir derede fişi çekip işi bitirebilirdi.
Bordo-mavili ekibin bu denli kötü oynamasının nedeni; orta sahada liderinin olmaması, kanatların hiç ama hiç çalışmaması, ayrıkların verdiği hüzün de çabası. Rakibe o kadar çok pozisyon verdiler ki.
Futbol iyi ayaklarla oynanır, kanatları devreye sokabilirseniz uçarsınız. Orhan Ak, önce Markoviç’i sürdü sahaya, kanatlar püfür püfür, Visça’nın girmesiyle Trabzonspor gümbür gümbür…!
Hamşik’in de izleyenleri mest eden servisleriyle keyif veren bir takım çıktı sahneye.
Vişca’nın ikinci golde Hugo’ya, nefesini tutarak, gez, göz, arpacık nişanıyla nokta servisi ile çok uzaklardan keskin tıraş bıçağı kıvamında kaleye attığı topun gol olması, Bosnalı oyuncunun geri dönüşünün muhteşem olduğunun görüntülü ispatıydı.
Bir parantez Markoviç’e açmak gerekirse; sezon başından bu yana kanatlarda büyük sıkıntı yaşayan Trabzonspor’a ilaç gibi geldi. Umut’un attığı gol öncesi Eren ile yaptığı bindirme, yardımlaşma alt yapı eğitimlerinde ders olarak anlatılmalı. Bazı kanat oyuncuları da izlemiştir umarız.
Morallerinin bozuk olduğu şu günlerde alınan 4-1’lik galibiyet, Hamşik ile Vişca’nın dönüşü ve Markoviç’in etkili oyunu Trabzonsporlulara ufak bir tebessüm ettirdi.
En büyük hayallerinden biri çocuğunu Trabzonspor’un başında teknik adam olarak görmek isteyen Trabzonlu (Vakfıkebir) annenin oğlu Orhan Ak, böylelikle rahmetli annesinin de vasiyetini galibiyetle yerine getirmiş oldu.
HAYATA DÖNÜŞ REÇETESİ / CEMAL ERSEN
Ligde hedefsiz kalmak büyük takımlar için en istenmeyecek senaryodur. Futbolcuyu motive edemezsiniz. Taraftar da mutlu değilse. Hele sezonun bitmesine daha 13 hafta varsa. İşkence gibi geçer zaman.
Trabzonspor böyle bir ruh hali içinde idi. Dolayısıyla Süper Lig’in son şampiyonu, on ayda vasat bir takım kimliğine bürünmüştü. Yaşananlar kabus gibi idi.
Bordo-mavili ekibin dünkü rakibi ligin dişli ekiplerinden Adana Demirspor oldu. İşin matematiğine bakarsak, Trabzonspor’un kalan maçlarda toplayacağı puanlarla ilk üçe girme şansı sürüyor. Sonuç gerçeği tescilledi. Vazgeçmemek gerek. Peki ısrarla soruyorum; daha önce nerede idiniz? Siz şampiyon takımın oyuncuları değil misiniz? Elbette bunu açıklayacak bir kaptanınız olacaktır. Uğurcan’ın yeri hep farklı. Soran olursa sen bu takımın başına gelmiş en güzel insansın. Sadece maçı değil, sezonu kurtardın.
Gelelim maça. Bazen oyunun kaderini yediğiniz goller değil, sorumsuz oyuncularınız belirler. Trabzonspor maçın hemen başında Yusuf Yazıcı ile öne geçti. Demirspor adına söylüyorum; futbolda geri düşer, telafi eder, kazanabilirsiniz. Ama kendini kontrol edemeyen oyunculardan biri kadronuzda ise işiniz zor. Belhanda bu isim. Kendisi ile alakası olmayan bir pozisyonda Peres’e yaptığı hareketin cezası ihraç oldu. Hakem Abdülkadir Bitigen karmaşada kolayına kaçıp iki oyuncuya sarı kart gösterse de, VAR ıskalamadı.
Hocam, nasıl göremediniz o tokatı?
Bu arada Abdülkadir Ömür’ün kaçırdığı bir pozisyon vardı ki? Son iki maçta üçüncü kez direkten döndü vuruşu. Kurşun döktürse belki işe yarar.
Trabzonspor’un yediği gollerde aynı sıkıntı var. Savunmada yaşadığı dağınıklık. İlk yarının uzatma dakikalarında faturayı N’Diaye kesti. Doğru bilgiye ulaşmanın önündeki en büyük engel, oyun akıp giderken, gerçekleri saptırmak adına rol biçenler sahne alıyor. Anlıyorsanız susun!
Maçın sonu; Trabzonspor inandı, direndi ve geri dönmeyi başardı.
Merakım; aylardır sakat olduğu gerekçesiyle yedek kulübesini bile göremeyen Marek Hamsik’in Abdullah Avcı’dan sonra sahada olması idi! Dünyaca ünlü yıldızı kim engelledi? Sorun, Hamsik’in küskünlüğü mü, yoksa geçen sezon sonuna doğru üç değerli futbolcunun teknik direktörün kapısını çalıp “hocam bizi rahat bırakın, istediğimiz gibi oynayalım” demesinden sonra dışlanmaları mı?
Gizli kalmaz bazı şeyler hocam; yeter ki hesap verecek cesaretiniz olsun.