Hiçbir yoruma girmeden öncelikle, Sevilla karşısında son saniyeye kadar turu kovalayan Medipol Başakşehir takımını tebrik etmek gerekiyor. Eğer bazı bireysel hatalar ve kimi seviye farkları olmasa, şimdi turuncu- lacivertlilerin zaferini konuşuyor olacaktık. Ancak Medipol Başakşehir’in UEFA Avrupa Ligi’nde başarılı olacağına inanıyorum.
Maça geçersek, karşılaşmaya Sevilla hızlı başladı. Ev sahibi takımın amacı, boğucu bir presle Başakşehir’i bunaltmak, hataya zorlamak ve erken bir golle maçı koparmaktı. Nitekim Sevilla, üç dakikada iki net pozisyon buldu.
Kabus gibi geçen 16 dakikada Sevilla, Başakşehir’in pas yapmasına ve ileri çıkmasına izin vermedi. Ancak 16.dakikadan sonra Medipol Başakşehir bu direnci kırdı. Nitekim 17.dakikada da turuncu- lacivertlilerin golü geldi.
Medipol Başakşehir’in orta sahadan ileriye yaptığı etkili çıkışlarda Adebayor’un büyük katkısı oldu. Tecrübeli futbolcu, kendi yarı sahasına kadar gelerek aldığı topları rakip sahaya taşıdı. Öte yandan sırtı dönük pozisyonda da mükemmel işler yaptı. Özellikle ilk yarıda kendini attığı boş alanlarda arkadaşları onu topla buluşturabilselerdi, sonuç daha farklı olabilirdi.
İkinci yarının başlamasıyla beraber işler Sevilla’nın lehine değişti. Sevilla bu devrede farkını ortaya koydu. O fark da fizik gücü ve pozisyon bilgisiydi.
Örneğin Correa, Caiçara’ya karşı çok büyük bir üstünlük kurdu ve bu durum beraberlik golünün gelmesinde etkili oldu. Keza Correa’nın yerine oyuna giren Nolito da, hem Caiçara’yı hem de Epureanu’yu zor durumlara düşürdü ve Sevilla’nın üstünlük sayısının gelmesinde baş rolü oynadı.
2-1’den sonra moral üstünlüğü de ev sahibi takıma geçti. Ancak Başakşehir’in beraberlik golü, Sevilla’nın kalan dakikaları panik havasında geçirmesine neden oldu.
Elbette 90.dakikada Emre’nin direkten dönen frikiği asla unutulmayacaktır. Ama açık konuşmak gerekirse Medipol Başakşehir için maçın kırılma anı Emre’nin direkte patlayan serbest vuruşu değildi. Bence Başakşehir için kırılma anı, Napoleoni’nin 74.dakikada soldan kale sahasına girdiği pozisyonda topu ceza sahası içerisinde uygun durumdaki arkadaşlarına, örneğin Emre’ye aktarmayıp kendisinin vurmasıydı. Nitekim bu topun dönüşünde Sevilla 2-1 öne geçti.
Bunun dışında Medipol Başakşehirli futbolcular çok fazla pas hatası yaptılar. Stoper orijinli olmayan Attamah, önemli hatalar yaptı. Hatta benim beğendiğim bir stoper olan Epureanu bile Sevilla’nın ikinci golünde çok ciddi pozisyon hatası yaptı. Diğer taraftan sağ bek Caiçara fiziki açıdan yetersiz kaldığı gibi hem çok top kaybetti, hem de pozisyon hataları yaptı. İki golde de hatası vardı.
Mossoro, bugüne kadar izlediğim en kötü performansı gösterdi. Abdullah Avcı’nın ona 71 dakika tahammül etmesi çok anlamsızdı. Napoleoni, her ne kadar 74.dakikadaki hatalı tercihiyle Başakşehir adına kırılmaya neden olsa da, turuncu- lacivertlilere ciddi bir hareketlilik getirdi. Tur için gole ihtiyacı olan Abdullah Avcı, Napoleoni’yi çok daha önce sahaya sürmeliydi.
Diğer taraftan Mahmut da beni hayal kırıklığına uğrattı. Ama Mahmut’un yerine oyuna giren Gökhan İnler, Mahmut’u da arattı. Anlamak gerçekten çok zor. Geçen bu kadar zamana rağmen sonradan oyuna giren Gökhan İnler ve Kerim gibi futbolculardan verim alamıyorsunuz. Hatta oyun olarak daha geriye düşüyorsunuz. Böylesine isim yapmış futbolcuların hala hazır durumda olmamaları kabul edilebilir bir şey değil. Oysa Sevilla, sonradan oyuna aldığı Nolito sayesinde ikinci golünü buldu. İşte seviye farkı böyle bir şey.
Elbette burada Elia gibi bir futbolcunun, Kerim gibi bir bilinmezle değiştirilmesinin yanlışlığına da değinmek gerekiyor.
Medipol Başakşehir’de övgüyü hak eden isimler de vardı. Şüphesiz bunların başında kaptan Emre geliyor. 37 yaşında, bu seviye bir maçta doksan dakika sahada kalan Emre, pek çok futbolcuya profesyonellik dersi vermeye devam etti.
Sonuca gelirsek, Medipol Başakşehir’i mücadelesinden ötürü tebrik ediyorum. Ama iki takım arasındaki farkları da görmezden gelemeyiz. Öne çıkan farklar: 1- Fiziksel fark, ki bu antrenman seviyesinden kaynaklanıyor. 2- Bireysel performans, bu da kişisel çalışma ve kendine iyi bakmakla alakalı. 3- Pozisyon bilgisi, bu da altyapılarda kazanılıyor ve antrenmanlarda çalışarak geliştiriliyor.
İlk paragraftaki yorumla bitirelim. Medipol Başakşehir’in Türkiye ve UEFA Avrupa Ligi şartlarına göre iyi bir kadrosu var. O nedenle turuncu- lacivertlilerin Türkiye liginde ve UEFA Avrupa Ligi’nde başarılı olacağına inanıyorum.