TFF Başkanı Yıldırım Demirören’in gazetelerin spor müdürlerinin sorularını yanıtladığı program daha çok hakem tartışmalarına sahne oldu. Aslında böyle olması da normal. Çünkü şu anda ülke futbolumuzun bir numaralı gündem maddesi hakem hataları.
Yıldırım Demirören, Yusuf Namoğlu konusunu çok net bir şekilde açıkladı. Bu tercihi ve nedeni konusunda kimse Yıldırım Demirören’i suçlayamaz. Ayrıca Sayın Demirören’in açıklamalarından Yusuf Namoğlu’nun önümüzdeki sezon olmayacağı da büyük oranda belli oldu.
Elbette MHK Başkanı futbolumuzda önemli bir aktör. Lakin sorun kişilerden çok zihniyetten kaynaklanıyor.
Öncelikle hakemlerin yetiştirilmeleri ve yükselmeleri konusunda daha dikkatli olmak şart. Hakemlik kurumumuzda ‘’ Beşik Ulemalığı’’ sisteminin olmadığını söyleyemeyiz. Oysa asıl dikkat edilmesi gereken yetenek ve liyakat. Eğer bu özellikler ön plana alınırsa daha iyi, daha kaliteli, bir takım tartışmaların içerisinde hiç bulunmamış ve bu nedenle daha özgür karar verebilen hakemler yetiştirilebilinir.
Diğer bir sorun ise hakemler üzerindeki baskı. Maalesef hakemler bu baskıyı taşıyamıyorlar. Kimi zaman herhangi bir karar vermeden önce, bu karar sonrasında başlarına gelebilecekleri düşünüp işi eyyama götürüyorlar. Bu olay, büyük takımların maçlarında daha çok kendisini gösteriyor.
Aslında bunun çözümü de yukarıda değindiğim konuya dayanıyor. Yani hakemlerin özgür karar verebilmelerine. İyi yetişmiş, korkusu olmayan, cesur hakemlere ihtiyacımız var.
Elbette burada MHK ve TFF’ye de büyük bir görev düşüyor. Bu kurumlar yanlışlarında değil, ama doğrularında mutlaka hakemlerinin yanlarında güçlü bir şekilde durmalılar. Eğer hakem kendi kurumuna güvenirse daha özgür kararlar verir.
Hakemler futbolun en önemli aktörleri arasında yer alıyorlar. Çünkü milyon dolarlarla takımlar kurulsa bile kararları onlar veriyorlar. O nedenle iyi hakem, iyi futbolun en önemli etkenlerinden birini oluşturuyor. İyi hakem içinse yukarıda özetlediğim temeller üzerinde hemen harekete geçmek gerekiyor. Dilerim çok geç olmadan bu adım atılır.